Önümüzdeki aylar Türk üzümcülüğünün hasad dönemidir.Bu bakımdan bu yazı dizimizde Türk bağcılığının sorunlarını,özellikle pazarlama sorunlarını ele alacağız.
Dünya ve ülke coğrafyasında çok geniş aşanlarda üretilen tarım ürünlerinden birisi de üzümdür.
Türk tarımında mutlaka her ürünün kendine göre başlıca yetiştirme ve pazarlama olarak ikiye ayırabileceğimiz iki sorunu bulunmaktadır.
Bu yazımızda biz Türk üzümcülüğünün en önemli merkezlerinden olan Manisa,Denizli,İzmir ve AydınW’da yoğunlaşan sorunlar üzerinde duracağız.
Üretimde sorunlar daha baştan bağda başlamaktadır.Batı ülkelerinde baz istisnalar hariç olmak üzere bağ alanlarında parsel büyüklükleri le ülkemizdekiler karşılaştırıldığında farklar ortaya çıkmaktadır.Şüphesiz ki ülkemiz dünya bağcılığında ilk beşte yer almaktadır.Ancak potansiyelimize baktığımızda sadece kuru üzümde dünya lideri olmamız,İspanya,Fransa,İtalya ve Çin’in ardında beşinci sırada bulunmamız yeterli değildir.
Dünya’da üretim alanı olarak İspanya, Fransa, İtalya, Çin ve Türkiye ilk beş büyük üretici ülke olarak göze çarpmaktadır (Çizelge 2). Ülkeler üzüm üretim miktarı açısından değerlendirildiğinde Çin, İtalya, ABD, Fransa, İspanya ve Türkiye olarak sıralanmaktadır. Bu ülkelerden Fransa ve İspanya şaraplık üzüm üretimi ile ön plana çıkarken, İtalya sofralık ve şaraplık, ABD ve Çin sofralık, kurutmalık ve şaraplık ve Türkiye ise hem sofralık hem de kurutmalık üzüm üretimi ile öne çıkmaktadır. Arjantin, Şili ve Güney Afrika Cumhuriyeti Güney yarım kürede bağcılığın gelişmiş olduğu ülkelerdir ve buralarda da sofralık, şaraplık ve kurutmalık amaçlı üretim sırasıyla önem taşımaktadır. Ülkemizde üretilen toplam yaş üzümün %52,8’i sofralık, %36,4’ü kurutmalık, %10,8’i şıralık-şaraplık olarak çeşitli gıda ürünleri elde etmek amacıyla kullanılmaktadır. Üzümün diğer değerlendirme ürünlerinden pekmez, sucuk, reçel, köfter, bastık, samsa, pestil vb. yoğun olarak iç pazarda tüketilmektedir.
Ülkemiz ise dünyada çekirdeksiz kuru üzüm üretimi ile bilinmekte ve yıllar itibariyle değişmekle birlikte üretim açısından birinci veya ikinci, ihracat açısından ise birinci durumdadır. Dünyada 20-52 kuzey, 20-40 güney enlem dereceleri arasında yer alan A.B.D., Şili, Güney Afrika, Avustralya, Türkiye, Yunanistan ve İran önemli çekirdeksiz kuru üzüm üretici ülkeleridir.
Ülkemizde yer alan 9 tarım bölgesi içinde hem alan, hem de üretim yönünden Ege Bölgesi birinci sırada gelmektedir. Sadece bu bölgemiz bağ alanlarının %31,38’i üzüm üretiminin% 49,15’ine sahiptir. Modern bağcılık tekniği sayesinde dekara ortalama kuru üzüm verimi bazı yerlerde 1.000 kg’ın üzerine çıkmıştır. Son yıllarda tesis edilen hemen hemen bütün bağlarda telli terbiye sistemleri kullanılmaktadır.
Bölgede kurutmalık üzüm yetiştiriciliği yaygın olarak yapılmakta olup, %90 oranında yuvarlak çekirdeksiz üzüm çeşidi üretilmektedir.
Sofralık olarak ise Manisa’nın Alaşehir, Sarıgöl ilçeleri, Denizli’nin Buldan ve Çal ilçeleri yoğun üretim yapan ve ürünlerini dış pazarlarda değerlendiren yörelerdir. Sofralık olarak Sultani Çekirdeksiz üzüm çeşidi olmak üzere Superior Seedless, Trakya İlkeren, M. Palieri, Red Globe ve Crimson Seedless gibi çeşitlerin yetiştiriciliği yapılmaktadır. Ege Bölgesi son yıllarda şaraplık bağcılık açısından da önemli gelişmeler içerisindedir.
Denizli’nin Güney ilçesi, İzmir’in Kemalpaşa, Urla ve Çeşme ilçeleri ve Manisa’nın Turgutlu ilçelerinde geniş alanlarda modern şaraplık amaçlı bağlar tesis edilmiştir.
Toplam kuru üzüm üretiminin %85’lik bölümünü ithal eden en büyük alıcılar ise İngiltere, Hollanda ve Almanya başta olmak üzere Avrupa Birliği (AB) ülkeleridir.
Kaynak:Anonim
ÖNEMLİ NOT: Bu sayfalarda yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşlerdir.