Jeotermal sistemlerin ülkemizdeki ve Aydın’daki ilk amacı “elektrik enerjisi” üretimidir. Bunun dışında ilk akla gelenler şehir ve sera ısıtmasıdır. Halbuki jeotermal sistemler daha pek çok alanda milli ekonomiye katkı verebilecek özelliklere sahiptir. Bu özellikler neredeyse otuz kaleme yakındır.
Toplum olarak en kötü özelliklerimizden birisi kolaycılığa kaçmamız. İşadamları için de en düşük maliyetli yatırım harcamaları ve en kısa sürede yatırımı paraya dönüştürme güdüsü. Bu da toplum ,çevre ve sosyal hayatı olumsuz olarak etkilemekte.
Aydın ilinde jeotermal sistemler de bu açıdan ele alındığında hiç de iyi söz söylenecek özelliklere sahip değiller. Jeotermal santrallerde, ÇEVRE KORUMAYA uygun planlama ve tasarımların yapılmaması çekilen akışkanın debisine ve bileşimlerine bağlı olarak jeotermal enerjinin kullanımı bazı çevre sorunlarına yol açmaktadır. (38)
Bunlar:
(i) bitki ve hayvanlar üzerinde olabilecek ekolojik olumsuz etkileri,
(ii) sülfürik asit (H2SO4), radon ve yoğunlaşmayan diğer gazlar nedeniyle hava kalitesi üzerine olan olumsuz etkileri,
(iii) sondaj kuyularının açılması sırasında meydana gelen gürültü kirliliği,
(iv) hatalı atık sistemi tasarımları sonucunda yüzey sularının kirlenmesi,
(v) arazi kullanımı üzerine olabilecek olumsuz etkileri,
(vi) sismik aktiviteleri teşvik edecek doğrultudaki olumsuz etkileri,
(vii) yeryüzüne çekilen jeotermal akışkanın su kaynakları ve ılıcalar üzerine olabilecek olumsuz etkileri,
(viii) arkeolojik ve kültürel kaynaklar üzerine olabilecek potansiyel olumsuz etkileri,
(ix) mevcut ekonomik, nüfus ve toplumsal yapı üzerine olabilecek olumsuz etkiler olarak sıralanmaktadır. Bu sorunlar arasında tarımsal açıdan en önemlisi hava, su ve toprak kirlenmesidir. (39)
ÖNEMLİ NOT: Bu sayfalarda yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşlerdir.