AyFm 100.5

Dijitalleşen Türkiye: Son 10 Yılda %60 Artan Bir İnternet Kullanımı Hikayesi

Dijital çağdayız diyoruz, ama gerçekten ne kadar dijitaliz? TÜİK’in 2025 verilerine göre, Türkiye’de İnternet kullanım oranı son 10 yılda %55.9'dan %90.9'a yükselmiş durumda. Bu sayı sadece bir oran değil; toplumun teknolojiyle kurduğu bağın, değişimin ve dönüşümün rakamsal hali…

 

Kadınların Dijitalde Yükselişi

 

Belki de bu verinin en çarpıcı kısmı şu: 2015 yılında kadınların İnternet kullanımı %46 seviyesindeyken, 2025’te bu oran %88'e ulaştı. Yani, neredeyse iki katına çıktı. Kadınlar artık sadece sosyal medya ya da haber sitelerinde değil; e-devlet işlemlerinde, uzaktan eğitimde, e-ticaret platformlarında ve dijital girişimlerde aktif roller üstleniyor.

 

E-Devlet ve Kamusal Hizmetler

 

Düşündüğümüzde: Bundan 10 yıl önce ikametgâh belgesi almak için ne yapıyorduk? Muhtarlığa gidip sıra bekliyorduk. Bugün ise e-devlet üzerinden saniyeler içinde erişiyoruz. Vergi borcu öğrenmek, sağlık raporu görüntülemek, üniversite kayıt işlemleri… Hepsi birkaç tıklama uzağımızda artık. Bireysel özgürlükler, bilgiye kolay ulaşım, kısmen fırsat eşitliği, hatta ekonomik özgürlük için inanılmaz bir kapı açıldı hayatımıza. İnternet kullanımının artmasıyla birlikte bu hizmetlerin erişilebilirliği de genişliyor. Artık köydeki Ayşe teyze de, şehirdeki üniversite öğrencisi de aynı hizmete eşit koşullarda ulaşabiliyor.

 

Eğitimde Yeni Sayfa: Uzaktan Öğrenme

 

Pandemiyle hayatımıza zorunlu olarak giren uzaktan eğitim, bugün artık tamamlayıcı bir öğrenme aracı haline geldi. Her yaştan birey, İnternet sayesinde açık öğretim, online kurslar, YouTube dersleri ya da sanal laboratuvarlarla öğrenmeye devam ediyor.

%90’ın üzerindeki İnternet kullanım oranı, öğrenmenin sadece okul duvarlarıyla sınırlı olmadığını ispatlıyor. Bu, özellikle kırsal bölgelerdeki öğrenciler için bir devrim niteliğinde.

 

E-Ticaret: Tüketici Değil, Üretici Olarak Katılım

 

İnternetin yaygınlaşması sadece alışveriş alışkanlıklarımızı değil, ekonomiye katılım şeklimizi de değiştirdi. Artık sadece bir şeyler satın almıyoruz; kendi ürünümüzü İnternet üzerinden satabiliyor, sosyal medya aracılığıyla pazarlayabiliyoruz.

 

Kadın girişimciler için bu özellikle önemli. El emeğiyle yapılan ürünlerin online platformlarda yer bulması, hem ev ekonomisine katkı sağlıyor hem de yerelden dijital dünyaya açılan yepyeni kapılar yaratıyor. Evde üretilen ürünlerin e-ticaret yolu ile satışı konusunda, Türkiye’de uygulanan “ Vergi Muafiyeti” ise müthiş bir sıçrama diyebilirim.

 

Dijital Bölünme Kapanıyor Mu?

 

Bu hızlı artış umut verici, ama dikkat etmemiz gereken bir konu hala var: dijital eşitsizlik. Yaş, gelir, eğitim seviyesi gibi faktörler bazı kesimlerin hâlâ bu dijital dünyadan geri kalmasına neden olabiliyor. Ama %90'ı aşan oranlar gösteriyor ki, bu fark her geçen gün azalıyor.

 

Son Söz: Sadece Kullanıcı Değil, Üretici Olmalıyız

 

Türkiye dijitalleşiyor, evet. Ama bu dijitalleşmeyi sadece tüketim aracı olarak değil, üretim, eğitim ve gelişim için de kullanmak gerekiyor. İnternet erişimi artık bir lüks değil, temel bir insan hakkı. Ve bu hakkın doğru, güvenli ve üretken bir şekilde kullanılması, hepimizin ortak sorumluluğu. Tehlikelerinin farkında olarak biz de bu gelişime katkıda bulunmalıyız… ( yapay zeka destekli içeriktir.) 

ÖNEMLİ NOT: Bu sayfalarda yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşlerdir.