Artık tüketicilerin seçici olduğu bir dünyada yaşamaktayız.
Sanayileşen dünyada,sanayi atıkları ve şehirleşme doğal ve biyolojik dengenin bozulmasına, tarımsal ürünlerdeki kimyasal atıkların insan sağlığını tehdit eder hale gelmesine, bitki ve hayvan sağlığının bozulmasına ve tüm bunlara bağlı olarak üretim maliyetlerinin gün geçtikçe artmasına sebep olmaktadır.
Bu tehlikelerin farkına varan ve örgütlenen üreticiler ve tüketiciler doğamızı tahrip etmeyen teknik ve metotlarla üretilen ve insanlarda yan etki yaratmayan, sağlıklarında olumsuz etki bırakmayan tarımsal ürünleri tercih etmeye başlamışlardır. Bu amaçla yeni bir üretim yöntemi olan organik tarım ortaya çıkmıştır.
Ahmet Altındişli ve İlter “Ekolojik Tarımda İlke ve Kavramlar. Organik Tarım.” Adlı çalışmalarında Organik tarımı,” Ekolojik sistemde hatalı uygulamalar sonucu kaybolan doğal dengeyi yeniden kurmaya yönelik, insana ve çevreye dost üretim sistemlerini içermekte olup, esas olarak sentetik kimyasal tarım ilaçları, hormonlar ve mineral gübrelerin kullanımının yasaklanması yanında, organik ve yeşil gübreleme, münavebe, toprağın muhafazası, bitkinin direncini arttırma, doğal düşmanlardan faydalanmayı tavsiye eden, bütün bu olanakların kapalı bir sistemde oluşturulmasını öneren, üretimde sadece miktar artışının değil aynı zamanda ürün kalitesinin de yükselmesini amaçlayan alternatif bir üretim şeklidir. Biçiminde tanımlamışlardır.
Organik tarımı ayni zamanda,” Organik Tarım; “Sentetik bitki koruma ilaçları ve sentetik kimyasal mineral gübreler kullanılmadan, toprak mahsuldarlığını, çevreyi ve insanı koruyan, ürün miktarını değil kalitesini birinci plana çıkaran, her türlü kaynaklardan tasarrufu düşünen, her türlü üretim girdilerini en yakın çevreden temin etmeye çalışan, çevre dostu tarıma inanmış çiftçiler tarafından üretilip bu inançtaki müfettişlerce kontrol edilmesi gereken, ürünlerin pazara sunulması için mutlaka sertifikalandırmayı gerektiren bir tarım şeklidir” olarak da tarif etmek mümkündür.
Ülkemizde de hızla organik tarıma geçiş süreci yaşanmaktadır.Ancak piyasa kurnazları organik tarımı da günübirlik çıkarlarına alet ederek bu seçkin sistemi de istismar etmektedirler.
Çözüm daha sıkı devlet denetlemesi ve “Organik Tarım Pazarları “ nın disiplinli bir şekilde yaygınlaşmasıdır.
Üreticinin de pazarlama sorunlarını aşarak organik tarıma geçmesidir.
ÖNEMLİ NOT: Bu sayfalarda yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşlerdir.