Son günlerde tarım sektörünü yakından ilgilendiren “Milli Tarım Projesi, Tarımsal Sit Alanları ve Büyük Ovalar” konuları hala açıklığa kavuşturulması gereken, iyi ve olumsuz yanları ile irdelenmesi gereken bir konudur.
Milli Tarım Projesi, Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığının üzerinde uzun zamandır çalıştığı bir projedir. Bu proje, ilk defa Başbakan Sayın Binali Yıldırım’ın ağzından maddeler halinde Ödemiş’te açıklandı. Proje, Başbakan Sayın Binli Yıldırım’ın ifadesi ile şu başlıklardan oluşmaktadır:
“1. Tarımda havza bazlı üretime destek verilecek. Konuyla ilgili olarak Türkiye'de 941 havzada hangi ürünlerin nerede daha iyi yetişeceği belirlendi. Stratejik olarak 19 tane ürün tespit edildi. Tarım Bakanlığı, bu ürünlerin hangi havzalarda daha iyi ve daha az maliyete yetiştiğini belirledikten sonra havza destekleri oluşturdu. Herkes kafasına göre değil havzasına göre ekim yapacak.
2. Tarımda maliyeti artıran gübrede yüzde 23 indirim sağlandı. Çiftçinin kullandığı mazotun da yarısı kendinden yarısı devletten olacak.
3. 184 ova SİT alanı ilân edilecek. 7 milyon hektar arazi 2023'e kadar toplulaştırılacak. Toplulaştırma ve sulama işi da Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı altında toplanacak. Mevcut durumda arazi toplulaştırması ve sulama, farklı bakanlıklarda. Bu durumda arazilerin bölünmesine yol açıyor.
4. Damızlık amacıyla ithalat yapılacak. 25 ilde mera hayvancılığı yetiştirici bölgeleri oluşturulacak. Bu iller, toplam mera varlığının yüzde 52'sini, büyükbaş hayvan varlığının yüzde 32'sini oluşturuyor. Meralar da hayvancılık yapmak isteyenlere ıslah yapma şartıyla cüzi paralarla kiraya verilecek.
5. Piyasadaki dalgalanmaları, değişimleri engellemek ve piyasa düzenini sağlamak için Toprak Mahsulleri Ofisi etkin bir şekilde kullanılacak.
6. Destekler yılda bir kez ekim zamanı bir de hasat zamanı olmak üzere 2 kez verilecek. Çiftçiler, ilk bir yıl içerisinde tek bir başvuru yapacak. İlk destek nisan-mayısta, ikinci destek eylül-ekimde verilecek. Bu tarihler dışında destek olmayacak. Hâlihazırda çiftçiye ve hayvancılığa verilen para 13 katrilyondan fazla ancak 12 aya parça parça yayılan destekler yetersiz kalıyor.”
Proje kapsamında bulunan “Havza Bazlı Kalkınma Modeli” Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı’nın uzun zamandır üzerinde çalıştığı ve olgunlaştırdığı bir modeldir.
Bugüne kadar değişik biçimlerde ve farklı uygulamalarla üreticinin girdi maliyetlerini karşılamak, daha güvenilir gıda üretimi sağlamak; arz açığı olan ürünlerin üretiminin desteklemek amacı ile Alan Bazlı Tarımsal Desteklemeler; Mazot, Gübre ve Toprak Analizi Desteği, Organik Tarım ve İyi Tarım Uygulamaları Desteği, Alternatif Ürün Desteği Fındık Üreticilerine Alan Bazlı Gelir Desteği ve Alternatif Ürüne Geçen Üreticilere Telafi Edici Ödeme şeklinde gerçekleşmiştir.
Günümüze kadar tarımsal üretim, farklı destekleme politikası biçim ve araçları ile desteklenirken 2000’li yıllar öncesi ürün fazlalıkları ve stokların oluşması, ihtiyaç duyulan ürünlerde açıkların yaşanması, daha az ihtiyaç olan ürünlerde ise ürün fazlalıkları ve buna bağlı olarak devletin, üreticinin ve tüketicinin fiyat dalgalanmalarından kaynaklı zarar, devlet tarafından karşılanmış. Ve bu plansız desteklemeler bütçe açığı olarak yansımış, bunun sonucu olarak da 2002 yılından itibaren desteklemeler farklı mecralarda gerçekleşmiştir. Bu plansızlığın önüne geçmek, doğru koşullarda doğru ürünlerin doğru bölgede yetiştirilmesini teşvik etmek, Türkiye tarımında planlı üretim şartlarını geliştirmek amacı ile Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı “Alan Bazlı Tarımsal Destekleme” modelini ortaya konulmuştur.
ÖNEMLİ NOT: Bu sayfalarda yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşlerdir.