29 ilimizde uygulanan Büyükşehir Yasası bu illerde tarım üzerinde nasıl etkili olmuştur?
“1984 yılında yürürlüğe giren 3030 sayılı Büyükşehir Belediye Kanunu ile gerçekleştirilmiştir. Bu yasanın çıktığı dönemde İzmir, İstanbul ve Ankara illerinin belediyeleri büyükşehir belediyelerine dönüştürülmüştür . Devam eden yıllarda Adana (1986), Bursa, Gaziantep, Konya (1987), Kayseri (1988), Antalya, Diyarbakır, Eskişehir, Erzurum, Mersin, Kocaeli, Samsun (1993) ve Adapazarı (2000) büyükşehir statüsü kazanarak büyükşehir belediye sayısı 16’ya ulaşmıştır.”
“6360 sayılı yasa ile birlikte 16.561köyün tüzel kişiliği kaldırılarak belediyelere bağlı mahalle haline gelmiştir. Bu yasa öncesi köylere ilişkin temel hizmetler köy bütçesi ve il özel idaresinin destekleri ile sağlanmaktaydı. Bu bağlamda, köy bütçesindeki yetersizlikler ve il özel idarelerinin yetki ve sorumluluklarının oldukça fazla oluşu sebebiyle temel hizmetler tam anlamı ile karşılanamamaktaydı. Temel hizmetler kapsamında değerlendirilen bu faaliyetlerin belediyeler tarafından gerçekleştirilecek olması kırsal alandaki yaşam şartlarının iyileştirilmesi açısından önemli görülmektedir.”
“2014 yerel seçimleri ile yürürlüğe giren 6360 sayılı yasa ile Türkiye’nin büyük bir kısmını kapsayacak şekilde genişletilmiştir. Bu yasayla birlikte Aydın, Balıkesir, Denizli, Hatay, Malatya, Manisa, Kahramanmaraş, Mardin, Muğla, Tekirdağ, Trabzon, Şanlıurfa ve Van illeri büyükşehir belediyelerine dönüştürülmüştür. Böylece Türkiye’deki büyükşehir sayısı 30’a yükselmiş (2013 yılında çıkarılan 6447 sayılı yasa ile Ordu ili dahil) ve köy ile beldelerin idari yapısında köklü değişiklikler yapılmıştır. Toplam 16.561 köy mahalle statatüsü kazanarak tüzel kişilikleri kaldırılmıştır.”
“30 Mart 2014 tarihinden itibaren Türkiye’de farklı ve yeni bir uygulama başlamıştır. Özellikle kırsal alanda köy tüzel kişiliklerinin kaldırılması, hizmetlerin ilçe ve büyükşehir belediyelerince yürütülecek olması, köy ortak kullanım alanlarının mülkiyetinin değişimi gibi birçok yeni uygulama söz konusudur.”
Büyükşehir Yasasının Kırsal Kesime Sağlayacağı Düşünülen Avantajlar: Ülkelerin sosyal ve ekonomik gelişimi açısından kurum ve kuruluşların üstlendiği belirli görevler bulunmaktadır. Mahalli idareler ve özelde belediyeler, gelişmişlik ve kalkınmışlığa ilişkin birçok hizmeti ülke vatandaşlarına ulaştırmak yükümlülüğündedirler. Belediye hudutları içeresinde imar ile ilgili düzenlemeler, içme suyu, kanalizasyon, su ve atık su arıtma, itfaiye hizmetleri, çöplerin toplanması, zabıta hizmetleri, daha iyi bir yaşam alanı oluşturulması, çevre ile ilgili yatırımlar bu yükümlülükler arasında yer almaktadır.”
“Ayrıca, kırsal yerleşim yerlerinde sağlıklı yapılaşmanın ve afet riski olan yapıların denetiminin olmayışı birçok problemi beraberinde getirmekteydi. Belediyelerin bu yönlü bir hizmeti üstlenecek olması planlı yapılaşma için önem arz etmektedir. Öte yandan, il idari sınırları içersinde taşımacılık sistemlerinin tek elden ve belediyeler aracılığı ile kontrol edilecek olması, kırsal nüfusa ulaşım konusunda birçok kolaylık sağlayacağı düşünülmüştür.”
“Türkiye’de coğrafi yapı gereği kırsal yerleşim alanları ile kentsel yerleşim alanları arasındaki uzaklık azımsanamayacak ölçüde fazladır. 6360 sayılı yasanın uygulanmaya başlandığı illerin büyük bir çoğunluğu (İstanbul ve Kocaeli illeri hariç olmak üzere) yerleşim açısından dağınık bir yapı içersindedir. Bu bağlamda, belediyelerce yürütülecek hizmetlerin kırsal alana ulaştırılması hususunda endişeler özellikle 6360 sayılı yasada belirtildiği gibi su, kanalizasyon ve itfaiye hizmetlerinin büyükşehir belediyeleri tarafından yürütülecek olmasının yetersiz kalacağını düşündürmüştür.”
Bu avantajlar günümüzde ilden ile değişmekte Büyükşehir Belediyelerinin performansları avantajları sağladığı gibi bazı nedenlerden dolayı belirtilen hizmetler kazanılamamış veya az kazanılmıştır.
ÖNEMLİ NOT: Bu sayfalarda yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşlerdir.