Evet şekerim, sen istedin, ben de CHP’nin Aydın’daki durumunu değerlendiriyorum. Canımın içi, 13 Ağustos 2025 tarihi, Aydın siyasi arenasında unutulmaz bir kırılma noktası olarak kayıtlara geçti. Yıllar boyunca Cumhuriyet Halk Partisi’nin çatısı altında siyaset yapan Özlem Çerçioğlu, sürpriz bir kararla saflarını değiştirerek AK Parti’ye geçti. Bu tercih, sadece bir siyasi geçiş değil, aynı zamanda bir dönemin sonunu ilan etti. Ancak her olumsuzluk kendi içinde bir fırsatı da barındırır. Çerçioğlu’nun vedasıyla birlikte Aydın CHP örgütü adeta taze bir nefes aldı.
Uzun süredir baskı altında kalan ve hareket alanı daraltılan örgüt, son haftalarda gerçekleştirdiği kongrelerle yeniden can buldu. İlçelerde başlayan ve sonunda Aydın İl Kongresi’yle taçlanan bu süreçte demokrasi, partinin her kademesinde yeniden hissedilmeye başlandı.
İl kongresinde iki aday arasında geçen yarış, CHP’ye özgü çok sesliliğin ve katılım kültürünün bir göstergesi oldu. Mevcut İl Başkanı Hikmet Saatçı’nın yeniden güven kazanması kadar, oluşturduğu yeni il yönetimi de dikkat çekti. Bu yeni kadrolar, CHP’nin Aydın’da artık katılımcı, çoğulcu ve demokratik bir anlayışla yoluna devam edeceğinin güçlü sinyallerini verdi.
Gölgeler Dağıldı, Yol Açıldı
Özlem Çerçioğlu’nun etkili olduğu dönemde parti içinde farklı düşünenlerin önü kesilmiş, belediye kadroları üzerinden örgüt üzerinde ciddi bir tahakküm kurulmuştu. Büyükşehir Belediyesi, AYBA ve ASKİ personelleri üzerinden yürütülen bu dolaylı baskı, partinin doğal işleyişine zarar vermişti.
Ancak artık bu dönem geride kaldı.
Çerçioğlu’nun AK Parti’ye geçişiyle birlikte, sadece partiden değil, dayattığı yönetim tarzından da bir kopuş yaşandı. Arkasında 344 bin oyun sorumluluğunun yanı sıra, istifa etmeleri için sıkıştırılan belediye çalışanlarını da bıraktı. Giderken adeta “Ben olmadan CHP olmaz” mesajı vermek istese de, kongre süreçleri bu yaklaşımın toplumda bir karşılığı olmadığını açıkça gösterdi. Üyeler özgür iradeleriyle sandıklara sahip çıktı, yönetimlerini kendileri belirledi.
CHP Kendi Kimliğini Yeniden Buluyor
Bugün gelinen noktada, Aydın’da CHP’nin üzerindeki baskı bulutları dağılmış durumda. Eskiden olduğu gibi yönetimler, delegeler ya da başkan adayları belirli merkezlerden dikte edilmiyor. Partinin gerçek gücü olan üyeler, seslerini daha gür duyuruyor.
Çerçioğlu’nun gidişi sadece bireysel bir ayrılık değil, aynı zamanda partide yıllardır süren tek sesli, kapalı, dayatmacı anlayışın da sonunu getirdi. Artık Aydın’da CHP, yeniden halkın partisi olduğunu hatırlatıyor. Bu değişim yalnızca bir dönem değişimi değil; partinin özüyle yeniden buluşmasıdır.
Kısacası, Aydın CHP’de yeni bir dönem başladı. Bu dönem, baskıdan uzak, katılıma açık, halkın sözünün değer bulduğu bir dönem olacak. Ve bu sesi artık hiçbir güç bastıramayacak.
ÖNEMLİ NOT: Bu sayfalarda yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşlerdir.