Seni uyarıyorum şekerim. Bana karşı bu kadar acımasız olma. Pazartesi günü yazmadım diye o kadar çemkirmene gerek yoktu. Ben de insanım, benim de gerekçelerim olabilir. Bu durum senin niyet okumana, hakkımda kendi gerçekliğini oluşturmanı meşru kılmaz, olmamalı da…
Biz, çiftçi olan babamızın öğüdünü hiç unutmadık:
“Oğlum, karpuz ekiyorsanız her sene ekin. Bu yıl para etmedi diye seneye vazgeçmeyin. Yıllarca zarar edebilir ama bir yıl öyle bir kâr eder ki, tüm zararı çıkarır, gelecek yıllarınızı güvence altına alırsınız.”
İşte bu nedenle, durum, koşul ve zamana göre tavır ya da duruş değiştirmiyoruz.
Onca çemkirmenin arasında mantıklı bir soru sormuşsun: “Özlem Çerçioğlu nasıl bu duruma düştü?” demişsin. Bunun cevabını aslında 2014 seçimlerinde rakiplerinden biri olan Ali Uzunırmak vermişti. Açık kaynaklarda bulamayabilirsin, ben hafızamda kaldığı kadarıyla aktarayım:
• Şöhret,
• Servet,
• Makam,
• Mevki,
• Yetki…
Bunlar kapasiteyi aşarsa sıkıntı olur. Özlem Çerçioğlu’nun kapasitesi Aydın Büyükşehir Belediyesini yönetecek seviyede değil…
Evet canımın içi, Ali Uzunırmak böyle demişti. Gelinen nokta onu haklı çıkardı. Ali abi haklı ama Aydın halkı mutsuz…
Peki, Ali Uzunırmak’ın gördüğünü halk göremeyebilir, ama CHP’yi yönetenler neden göremedi? Kendini aydın sanan, Çerçioğlu’nu eleştiriyoruz diye bizi “gerici” olmakla suçlayan o kibirli kitle nasıl bilemedi? Onu AK Parti’ye dahil edenlerin gözünü kör eden neydi?
Bu sorular uzar gider…
Bir yerlerde yazılıp çiziliyor, benim de kulağıma geldi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Çerçioğlu transferinden pişman olduğu söyleniyor. Bazı anket sonuçlarının ve birim raporlarının hoşuna gitmediği, özellikle de Çerçioğlu’nun yargısal süreçleriyle ilgili, “Benim bunlardan niye haberim yok!” diye çıkıştığı konuşuluyor. Hatta Erdoğan’ın, Melih Gökçek ve Kadir Topbaş gibi isimleri kast ederek, “Biz kendi arkadaşlarımızı idare etmedik, bunu mu idare edeceğiz? Bu yanlışı düzeltecek bir yol belirleyin” diye talimat verdiği dillendiriliyor. Erdoğan’a yakın bazı kalemlerin, “Çerçioğlu süreci yönetemiyor” diye yazması da bu minvalde yorumlanıyor. Evet, “Kahve dövücünün ‘hık’ deyicisi” yayınların, yorumların ve kalemlerin ileride nasıl geri vites yapacağı da merak ediliyor.
Bana, “Ne olur, ne olacak?” diye sorma.
Her şey; yetki, makam, mevki sahiplerinin, karar vericilerin ve onları manipüle edebilenlerin kapasitesine bağlı.
Çerçioğlu’nun ortaya çıkan durumundan sonra tüm ahali Ali Uzunırmak’a bir özür borçlu. Ben dilemem. Çünkü kapasitesini görüp erken uyarı sistemini vaktinde çalıştırdığımı biliyorum. Sen dile şekerim.
ÖNEMLİ NOT: Bu sayfalarda yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşlerdir.