Takip Et

ANKARA ZİRAAT ODALARI’NDAN NELERİ DİNLEDİ?

Aydın Ziraat Odaları olarak ve bizimle beraber 18 ilin Ziraat Odaları Başkanları ile beraber Ankara’da tarımın sorunlarını yetkililere iletmek üzere TBMM,Tarım Orman Bakanlığı,diğer kurumlarda temaslarda buluştuk.Bunun yanında TZOB Genel Merkezi’nde Genel Başkanımız Sayın Şemsi Bayraktar ile değerlendirme fırsatı bulduk.

Genelde Türk Tarımının sorunları ile Aydın Tarımının sorunları iç içe geçmiş durumda.Bizler özellikle son günlerde ortaya çıkan ve üreticiyi en çok etkileyen güncel sorunları ele aldık.

Başlıcaları:

• Pamuk fiyatlarının yerlerde sürünmekte olması soncu, pamuk çiftçisi iflasın eşiğine gelmiştir.İntiharlardan ve pamuk ekiminden vazgeçen üreticinin bir daha pamuk ekimine dönmeyeceği ve bunun Türk ekonomisi üzerinde açacağı yaraların bir daha telafisinin olmayacağı;

• İncir ihracatçısı ve tüccarının neredeyse üç haftadır kuru incir almadığı;fiyatların 6-7 TL ortalamasına düştüğü,TMO’nun Tariş İncir Birliği ile incir alımına başlama kararının olumlu olduğu,ancak,sürecin netleşmesi ve alım esaslarının acilen belirlenmesi gerektiği… TMO’nun TARİŞ İncir Birliği Aracılığı ile 14 Ekim pazartesi gününden incir alımına başlayacak olmasının ümit verdiği.

 

• Ziraat Bankası ve Tarım Kredi Kooperatifine olan üretici borçlarının beş yıllık bir ödeme planı içerisinde faizsiz olarak yeniden yapılandırılması;zira eski erteleme planının üretici açısından çıkmaz bir yola dönüştüğü;

• Ziraat Bankasının eksperler aracılığı ile kredilendirmede tarım arazi değerlerini düşük göstererek teminatın yüksekliğine rağmen kredi miktarını düşük tuttuğu;

• Ek teminat ve kredilendirme sürecinde uygulanan mevzuatın uzun, bıktırıcı olması ve üreticiyi özel bankaların yüksek oranda kredi faizine muhtaç bıraktığı;

• Elektrik dağıtım şirketlerinin ve Büyük Şehir Belediye Başkanlıklarının keson ve artezyen kuyularla ilgili uygulamalarının rahatsızlık yarattığı, özellikle elektrik dağıtım şirketlerinin ruhsat yenileme çabalarının soyguna dönüştüğü;

• Elektrik dağıtım şirketlerinin sulama suyu tarifelerini yok sayarak tarifeleri sanayi suyu düzeyinden tahsil etmeye başlamaları;

• DSİ sulama tarifelerinin dayanılmaz noktalara ulaştığı;

• Et-Süt Kurumunun dana kesimleri için 60 gün süre vermesinin üreticiyi zarara soktuğu.Kurumun elinde bulunana 54 bin ton etin ne olursa olsun bir an önce eritilmesi gerektiği;

• Başta Ulusal Süt Konseyi,Ulusal Zeytin Zeytinyağı Konseyi ve Ulusal Pamuk Konseyi olmak üzere sanayici,tüccar,ihracatçı ve işletmeci hakmiyetinde olan ve faaliyetleri ile sadece Türk üreticisini soyan bu kurumların ya yapılarının değiştirilmesi ya da hukuki varlıklarının ortadan kaldırılması;

• Ticaret Borsalarında başta pamuk olmak üzere işlem gören ürünlerin alım-satın miktar ve fiyatlarının günü birlik yazılmamasından dolayı piyasalarda tüccar lehine,üretici aleyhine oluşan fiyat ve ticaretin önüne geçilmesi;

 

Ve buna benzer pek çok konu sorun olarak gerekli mercilere iletildi… 

ÖNEMLİ NOT: Bu sayfalarda yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşlerdir.