Takip Et

SANAYİ -TARIM İLİŞKİLERİ

Gelişmiş bir ülkede sektörler ilişkileri gereği birbirlerini desteklerler. Bu destekleme aynı zamanda milli ekonomiye de hizmet eder. Ülkenin her türlü güvencesini vücuda getirir.

Günümüz dünyasında ekonominin temelinde ve hareket noktasında tarım yer alır. Dünyada ve Türkiye'de imalât sanayisinde, tarıma dayalı sanayiler oldukça önemli yer tutmaktadır.

Çünkü, tarıma dayalı sanayi işletmeleri, hammadde ihtiyaçlarının büyük çoğunluğunu ithalat yolu ile değil yurt içi kaynaklardan karşılamaktadırlar. Çünkü ithal ham madenin bedeli çoğu zaman döviz kurlarına bağlı olarak belirlendiği için daha pahalıya gelmektedir. Ülkemizde tarımsal iş gücünün ucuz olması, tarım kesiminin ve üreticinin ürettiği ham gıdanın fiyatını belirleyememesi imalat sanayinin işine gelmektedir.

Ülkemizde imalât sanayi işyeri sayısı içinde tarıma dayalı sanayinin payı yaklaşık olarak %55 civarındadır. İDEİ’nin 2005 yılı verilerine göre imalat sanayisinde en fazla iş yeri ise sırasıyla dokuma-giyim ve gıda sanayilerine aittir.

Bunun yanında Türkiye'de tarıma dayalı sanayide yaratılan katma değer de yıllar itibariyle artmaktadır. Anca katma değerden üretici kesim yok denecek kadar az kazanırken imalat sektörü pastanın kaymağını bırakın, tamamını götürmektedir.

Tarıma dayalı imalat sanayi içinde en fazla katma değer yaratan alt sektör tekstil ve giyim sektörüdür. Bunu gıda, meşrubat ve içki sektörü takip etmektedir.

Türkiye'de tarıma dayalı sanayi ürünlerinin ihracatı, ithalatından daha fazladır. Ülke olarak Hindistan cevizi, ananas, kahve, muz gibi bazı tropikal meyve ve gıdaları ithal ederken, yaş sebze ve meyve ihracatımız başta olmak üzere gıda ve tarımsal ürün ihracatımız-yeterli olmasa da- 16-17 milyar dolar civarındadır.

Toplam ihracat değerinde, 2018 yılında ihraç edilen tarıma dayalı sanayi ürünleri arasında en büyük payı tekstil ve giyim sanayisi almaktadır. Bunu gıda-içki sanayisi ürünleri izlemektedir. Tarıma dayalı sanayi ürünleri ithalatı ise yıllar itibariyle azalma eğilimindedir.

Bunun da nedeni imalat, ticaret, enerji, maden sektörlerine verilen yüksek desteklerin tarımdan esirgenmesinde yatmaktadır.

Bunun yanında diğer sektörler ürettiklerinin satış fiyatlarını aralarında söz birliği yaparak, rekabete girmeden, zarar etmeden belirlerlerken tarım sektörü arasında böyle bir işbirliği ve organizasyondan söz etmek imkansızdır.

Tarım kesiminin ürettiğinin fiyatını imalat ve ihracat sektörleri belirlemektedir. Bu da tarımın küçülmesi, tarım alanlarının azalması, köyden ve kırsaldan şehre göç ve sürdürülebilir bir tarım sürecinin kesintiye uğraması gibi toplumsal ve ekonomik çöküntüye yol açabilecek bir sona doğru gitmektedir. 

ÖNEMLİ NOT: Bu sayfalarda yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşlerdir.