TZOB (Türkiye Ziraat Odaları Birliği)’nin 26 Mayıs 2015 günü yapılan genel kuruluna sunulan “Zirai ve İktisadi Rapor” da TOPRAKSU’nun verilerine dayandırılarak yapılan dağılım bilgilerine göre, ülkemizde 5 milyon 86 bin hektar arazi her türlü tarıma elverişli araziler sınıfındadır. Orta derecede tarıma elverişli araziler 6 milyon 712 bin hektar, tarım yapma sınırında yer alan, ancak işleme ile tarım yapılabilen araziler 7 milyon 282 bin hektar,özel ürün ekerek tarım yapılabilen araziler ise 7 milyon 425 bin hektardır.
Bu rakamları tarım arazilerinin sınıflandırılmasına göre ele alacak olursak, tam olarak verim alabildiğimiz araziler, toplam arazilerimizin ancak yüzde 10'u kadardır.Bu dört sınıf arazi işlemeli tarım ve dikili dediğimiz uzun ömürlü ağaçların yetiştirilmesine uygundur. Ülkemizde hiçbir şekilde tarım yapılamayan arazilerin toplam arazilere oranı yaklaşık olarak yüzde 6’dır.Bu da yaklaşık olarak 4 milyon 800 bin hektara karşılık gelmektedir.
Çıkan sonuç şudur ki arazilerimizi yeterince değerlendiremiyor ve yeterli, tatmin edici geliri sağlayamıyoruz.
Meyvelik ve zeytinlik ve benzeri çok yıllık bitkilerden oluşan arazilerimizin toplamı 26,5 milyon hektar olup bunun ancak 5,1 milyon hektarı birinci sınıf arazidir. 6,7milyon hektarı ikinci sınıf olup orta derceli arazilerdir. İkinci sınıf arazilerin yüzdesi 8,7’dir.
5403 Sayılı Toprak Koruma ve Arazi Kullanım Yasası ölçütlerine göre ülkemizin arazi dağılımı:
Mutlak Tarım Arazileri (En değerli ve her tülü tarım auygun araziler):11 milyon 613 bin 900 hektar,
Marjinal Tarım Arazileri (Yerel ihtiyaçlar nedeniyle tarıma açılmışözel ürün ve uzun ömürlü bitki dikilmemiş araziler:12 milyon 136 bin hektar.
Dikili Tarım Arazileri (Özel şartlarda yetişebilen ağaç ve ağaççıkların yer aldığı araziler):2 milyon 883 bin hektar,
Özel Ürün Arazileri (Meyil,tuzluluk ,taşlılık yönünden sınırlamaları olan araziler).878 bin 594 hektar.
Yukarıdaki arazilerin toplamı 27 milyon 510 bin hektar kadar olup,artık tarım topraklarında son sınıra ulaşmış durumdayız.
O halde tarım topraklarımız genişlemeyeceğine göre mevcut tarım topraklarını korumamız gerekmektedir.
Tarım topraklarının yok olması le karşı karşıya kaldığımız şu dönemde ,olası tehlikeleri sıralayalım:
Şehirleşme,inşaat alanları,şehir ve kasabaların mücavir alanlarının genişlemesi,
Maden sahalarının tarım alanlarında yer alması,
Enerji üretimi amacı ile tarım alanlarının yok edilmesi,
Sanayinin tarım alanlarında kurulması,
Oto yolların tarım arazilerinden geçmesi.
ÖNEMLİ NOT: Bu sayfalarda yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşlerdir.