Okuyucularımız, Aydın’da tavukçuluğun endüstriyel boyutlarda olmadığını düşünebilirler. Ancak 2004 yılına kadar Buharkent günlük 1 milyon 200 bin yumurta üretimi ile bu sektörün Türkiye’deki liderlerinden birisi konumunda idi. Aynı zamanda broyler (etlik tavuk) üretiminde Aydın ili hayli güçlü bir potansiyele sahipti. Ancak bu sektördeki krizler ne yazık ki Buharkent’te kapasiteyi 380 binlere broyler üretimini de fason işletmeler haline getirdi.
Türkiye genelinde ise kanatlı sektörü kan kaybetmeye devam ediyor. TZOB (Türkiye Ziraat Odaları Birliği) Genel Başkanı Sayın Şemsi Bayraktar sektörün geldiği noktayı rakamlarla ifade etmiştir:
“TÜİK 2011 verilerine göre geçtiğimiz 6 yıl içerisinde kanatlı hayvan başına üreticilerin eline geçen ücret, piliçte 6,5 liradan 11 liraya yükselmiştir. Bu da beyaz ete olan ilginin giderek arttığını göstermektedir.”
2010 yılında 921 bin dolar olarak gerçekleştirilen kümes hayvanları eti ve sakatatı ithalatımız, 2011 yılında bir önceki yıla oranla yüzde 70 artışla 1,6 milyon dolar olarak gerçekleştirilmiştir. Kümes hayvanları eti ve sakatatı ithalatı gerçekleştirdiğimiz ülkeler, K.K.T.C. (yüzde 61), Irak (yüzde 18), Bulgaristan (yüzde 8), Fransa (yüzde 7) ve Macaristan'dır (yüzde 6) olmuştur.
2015 yılı rakamlarına göz atmak istersek ( TZOB) Türkiye Ziraat Odaları Birliği Genel Başkanı Sayın Bayraktar, şu bilgileri vermektedir:
“ihracatındaki düşüş, Aralık ayında da sürerken, kanatlı eti ve ürünleri ihracatı yüzde 12,3 ile artışa geçti. süt ve süt ürünleri ihracatı yüzde 21,4 azalmayla 22,4 milyon dolardan 17,6 milyon dolara düştü, süt ve süt ürünleri ihracatı yüzde 19,2 azalmayla 331 milyon dolardan 267,4 milyon dolara indi.”
Türkiye yakın ve çevre ülkeler arasında Rusya ve İran'ın ardından en büyük üretici olup yakın çevre ülkeler arasındaki en büyük ihracatçı konumundaydı. Ancak son yıllarda Rusya ekonomisi içinde yumurta ve etlik tavuk üretiminin düştüğü ve ithalatçı bir ülke konumuna geldiğini görmekteyiz. Ülkemiz bu konumuyla sektördeki güçlü alt yapısı da dikkate alındığında kanatlı et sektöründe giderek daha da güçleneceği düşünülmektedir. Ancak ülkemiz çevresindeki siyasi olaylar, savaşlar, çatışmalar ve Türkiye’nin bu ülkelerle ilişkilerinin normalleşmesi şartı ile.
Ülkemizde kanatlı tüketimi AB ülkelerinin tüketim miktarlarının yarısı kadardır. Bunun da ürünün pazarlanması eksikliğinden kaynaklandığı düşünülmektedir. Tüketimin artırılması için, tavuk eti ve yumurtanın insan sağlığı açısından önemi ve avantajları firmaların ulusal kanallara ortaklaşa reklam vermesiyle aşılabilir ve bu sayede kanatlı tüketimini arttırabilirler.
Kanatlı sektörüne yapılan desteklemeler sürmektedir. Desteklemeler Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı, TKDK ve Kalkınma Ajansları kanalı ile gerçekleşmektedir.1990’lı yılların ortamına dönmemek için ,özellikle yumurta sektöründe üretim-tüketim ihracat ilişkileri dikkate alınmalı, desteklemeler mevcut tesislere modernleşme ve verim artışı amacı ile verilmelidir.
ÖNEMLİ NOT: Bu sayfalarda yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşlerdir.