Takip Et

JEOTERMAL HAKKINDA İKİ AYRI TOPLANTI-1

Son yıllarda Aydın’ın sorunlar sıralamasında önde yer alan “jeotermal “ tartışmalarına teşhis ve çözümleme amacı ile geçtiğimiz Cumartesi ve Pazar günleri iki toplantı yapıldı.

Birincisi, Aydın Ziraat Mühendisleri Odası, AYÇEP, Aydın Tabip Odası tarafından Şükran Güngör Salonunda, ''AYDIN ÇEVRE KURULTAYI” düzenlendi.

Ege Üniversitesi’nden Prof. Dr. Osman Karababa: Kapitalizm Doğadan Ne İstiyor?

Jeoloji Yüksek Mühendisi Tahir Öngör: Jeotermal Enerji ve Sorunları

Naim Özdamar: Jeotermal Enerjinin Tarıma Etkileri,

Bahattin Sürücü: Madenciliğin Doğaya Etkileri,

Av. Arif Ali Çangı: Çevre Hukuku,

Doç. Dr. Hür Hassoy: Çevre Kirliliğinin Sağlığa Etkileri, konusunda zaman yetersizliği dolayısıyla özet sayılabilecek, özlü konuşma ve sunumlar yaptılar.

Kurultay’ın ikinci bölümünde ise Aydın Ziraat Mühendisleri Odası Başkanı Mahmut Nedim Barış, Aydın Çevre ve Kültür Derneği Başkanı Mehmet Vergili, Germencik Çevre Platformu Başkanı Barkan Uğur, Söke Kisir Köyü Muhtarı Baki Suna tarafından oluşturulan grup Aydın’ın mevcut çevre sorunlarını gözler önüne serdiler.

Yaklaşık olarak 500 kişilik bir dinleyici kitlesinin katılması ve bu sayının yeterli görünmemesinin nedeni ise aynı saatlere isabet eden Şehit Tolga Sağlam için düzenlenen cenaze töreni idi. Bu yüzden Aydın yerel basını da Çevre Kurultayı’nda yer alamadı.

Katılımcıların çok büyük bir bölümünü sade vatandaş oluştururken kamu görevlilerinin sayısı da azımsanmayacak miktarda idi. Tabii ki jeotermal imtiyaz sahibi şirketlerin her zaman olduğu gibi halka açık toplantılara katılması beklenemezdi.

Göze hitap eden sunumlar son derece net anlaşılır dilde olduğundan, izleyicilerdeki merak da buna eklenince yaklaşık beş saat süren kurultayda izleyici ilgisinin son derece yüksek olması da olağandı.

Kurultayın soru-cevap bölümü ise panelist ve izleyicilerin karşılıklı fikir alışverişleri şeklinde, son derece demokratik ve olgunluk içinde sonlandı.

Salondan ayrılanların yüzünde, ”Neler varmış da haberimiz olmamış, hangi tehlikelerle karşı karşıya olduğumuzu şimdiye kadar nasıl anlamadık.’’, ‘’Aydın’ın geleceği ne olacak?’’, ‘’Çocuklarımızın ve insanımızın sağlığı ne hallere düşürülmüş, Aydın’dan başka yerlere göç mü etmeliyiz?’’, ‘’Jeotermal kirlilik nasıl önlenecek?’’, ‘’İncir, zeytin ve tarım alanları katliamının önüne nasıl geçilecek?’’ soruları ve cevapları vardı.

Kisir Köyü’nün uranyum madeni ve ocakları dolayısıyla karşı karşıya kaldığı “kanser” olaylarına kamu görevlilerinin ilgisizliği ise yürekleri burktu.

1. Aydın Çevre Kurultayı amacına ulaştı diyebiliriz.

ÖNEMLİ NOT: Bu sayfalarda yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşlerdir.