Bir enerji çeşidinin “temiz “olarak nitelendirilmesi için öncelikle insan, hayvan, bitki sağlığına, daha doğrusu canlıların yaşadığı çevreye zarar vermemesi gerekmektedir.
Bu enerjinin “temiz”liği yanında toplumca kabul edilmesi de gerekmektedir. Toplumca kabul edilmesinin yolu da toplumun yaşama biçimi ile enerji üretim faaliyetlerinn birbirlerin olumsuz etkilememesi gerekmektedir.
Eğer enerji üretim faaliyetinin, her ne nedenle olursa olsun toplumun yaşama biçimine ve üretim faaliyetlerine olumsuz etkisi bulunuyorsa toplumla enerji üreten şirketin çatışması kaçınılmazdır.
Bugün Manisa ve Aydın’da yaşanan da budur.
Hele son günlerde başta Germencik, Pamukören, Efeler ve Buharkent’te, dün bahsettiğimiz yasal olmayan ihlaller sık sık yaşanmaktadır.
Üreticiler sabah bahçelerinde gittiklerinden, bin bir emekle yetiştirdikleri meyve bahçelerinin bilgileri dışında ve izinsizce söküldüğünü görmektedirler.
Tarla ve bahçelerine zarar verilen üreticiler, zarar tazminatlarını ya alamamakta ya da geç almaktadırlar. Jeotermal imtiyaz sahibi şirketlerin yetkilileri zarar tazminatlarını ödememek için her yola ve oyuna başvurmaktadırlar.
Jeotermal imtiyaz sahibi şirketler, tazminatların düşük tespit edilmesi için kamu görevlilerine baskı yapma eğilimindedirler.
Bahçelerine giden yolların jeotermal imtiyaz sahibi şirketlerle kapatıldığını görmekte ve bahçelerine ulaşma, tarımsal faaliyetlerini sürdürme özgürlüklerinden mahrum kalma durumu hâsıl olmaktadır.
Bahçe ve tarlalarına giden yollarda gidip gelen jeotermal imtiyaz sahibi şirketlerin motorlu araç ve iş makinelerinin yollardan kaldırdığıi tozlar, bitkileri hastalıklara maruz kalmakta, bitkiler fotosentez yapamamaktadırlar.
Bu yollara inşa edilen akışkan boru hatları için maliye ve Hazine'den izin alınmadığı gibi, jeotermal imtiyaz sahibi şirketler, belediyeler dâhil yollar konusunda yetkili olan tüm kamu kurumlarının yetkilerini kullanmaktadırlar.
Bu yollara kamudan izin almadan akışkan boruları inşa edildiği gibi, bu iletişim boruları üreticilerin tarla ve bahçelerine de taşmaktadır.
jeotermal imtiyaz sahibi şirketler, bazen arazi sahipler ile anlaşsalar da anlaşma hükümlerine uymayıp arazi sahibi ile anlaşma dışı, araziyi kullanma ve anlaşmada belirtilenden başka , fazla miktarda ağaç kesimine gitmektedirler.
Kamu yollarını genişletme amacı ile özel mülkiyete tecavüzlerine sık sık rastlanmaktadır.
ÖNEMLİ NOT: Bu sayfalarda yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşlerdir.