Takip Et

Muharrem Balat’a yeni bir zorunlu cevap-1

Uluslararası Jeotermal Birliği Başkanı Sayın Muharrem Balat bizi yine cevap vermeye zorladı. Gazetemiz DENGE’nin 26 Haziran 2015 Cuma günü 6. sayfasında Mehmet Çalık imzalı söyleşisinde verdiği demeçler üzerine…

Gerçekte kendisine en son cevap verenlerden birisi biz olmamız gerekirken jeotermal faaliyetlerden en çok etkilenen kesimin temsilcisi olarak-Ziraat Odası Başkanı ve Aydın Ziraat Odaları Jeotermal Komisyonu Başkanı-cevap vermek zorunda kaldık.

Öncelikle Sayın Batal’ı “dil ucuyla” istemeyerek de olsa tebrik edeceğim. Çünkü kendileri Aydın jeotermal enerji üretim sahaları içerisinde çevreye, tarıma, tarım ürünlerine, yer altı içme sularına, yer üstü sulama sularına, insan sağlığına en az zarar veren işletmeciler sınıfındandır. Sayın Balat’ı tebrik etmemiz onu ”pir-ü pak” haline de getirmez. Lütfen Sayın Balat’ın yazının sonunda yer alan fotoğrafa tekrar bakınız. Bu fotoğrafta sizin tesislerinizden Köşk çayına boşaltılan jeotermal akışkanları göreceksiniz. Ayrıca 5 Mart 2015 tarihinde İHA’nın Köşk Ziraat Odası Başkanı Sayın Veli Tuna ve sizin tedarikçiniz şirketin mühendisi ile ilgili haber filmini kendi Facebook sayfamda yayınlıyorum. Lütfen tekrar izleyin. Köşk çayına dökülen bu atık babamın deterjan fabrikasından boşalmıyor. Sizin jeotermal tesislerinizin kusması....

Enerjinin ülkenin en önemli gereksinimi ve dövizini harcadığı en önemli dış kalemlerin başında gelmektedir. Bizler bu ülkenin son on yılda enerji dış alımına 298 milyar dolar ödeme yaptığını çok iyi bilmekteyiz ve siz enerji alanında yatırım yapan girişimcilere teşekkür borcumuz olduğunun farkındayız ve teşekkür ediyoruz.

Sizinle sıkıntımız çevre ve insan kaygısındandır. Sizinle bizi bu sayfalarda, üniversite amfilerinde, konferans salonlarında karşı karşıya getiren devlet memurunun denetim konusundaki lakaytlığı, korkaklığı ve çevreye karşı vurdumduymazlığıdır. Devlet denetimini layığı ile yapsa bizler de 2872 sayılı yansının bizlere verdiği fahri görevi yerine getirmek zorunda kalmayız.

Aydın Valiliğinin bu konuda görevli ve yetkili “İZLEME VE DENETLEME KURUMU” nun ben nasıl, nerede denetleme yaptığını bilmiyorum. Görmedim, duymadım.

İl Çevre ve Şehircilik Müdürlüğü’nün jeotermal kuyuların atmosfere gaz atık salınması, sıvı akışkan atıkların derelere ve Büyük Menderes’e boşaltılması, Sondaj kuyusu çevresine kazılan havuzlardaki atıkların toprağa karışması, bu atıkların yasalara uygun şekilde imhası,170 C0 üzerinde sıcak jeotermal buharın meyve bahçelerine salınması, deşarj amacı ile tarım arazileri içine ve hatta şehir ve kasabaların ana caddelerine deşarj boruları inşa edilmesi ve buna benzer pek çok konuda “ÇEVRE YASASI” ve “5686 SAYILI JEOTERMAL KAYNAKLAR ve DOĞAL MİNERALLİ SULAR KANUNU” hükümleri hilafına ortada duran ihlaller ve çiğnenen yasalar konusunda ne yaptığını hiç mi hiç bilmiyorum. Bizi faaliyetleri konusunda aydınlatırlarsa mutlu olacağız.

Aydın Büyük Şehir Belediye Başkanlığı bünyesinde ayrı bir birim olarak “ÇEVRE DENETLEME VE KORUMA” kurulu kurulması konusunda teklifimiz hala geçerlidir. Zabıtanın bir alt birimi olarak yer alan “ÇEVRE BİRİMİ” jeotermal alanların denetlenmesi ve çevreye zararları konusunda ne yetişmiş elemana ne de alt yapıya sahip değildir.

Sayın Batal ürettiğiniz her kilovat enerji bize mutluluk verir. Ta ki Aydın’ın tarım ürünlerine, Büyük Menderes’ine, tarım topraklarına, yer altı içme sularına, yer üstü sulama sularına ve biz insanlarına saygı duyduğunuz zaman.

Yarın devam edeceğiz. 

ÖNEMLİ NOT: Bu sayfalarda yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşlerdir.