Takip Et

KURAKLIĞA KARŞI ALINMASI GEREKEN GENEL TEDBİRLER-3

Hitit Üniversitesi Alaca Avni Çelik Meslek Yüksekokulu tarafından 1 Haziran 2021 tarihinde gerçekleştirilen Ulusal Tarım ve Gıda Çalıştayı’nda kuraklığın ürün deseni üzerine etkileri ve sonuç bildirisinde yer alan ve alınması gerekli tedbirler paketini okuyucularımızın bilgilerine sunuyoruz:

 

“Kuraklığın etkileri genellikle ilk olarak tarımda görülür ve yavaş yavaş diğer suya bağımlı sektörlere yayılır. Tarım sektöründe kuraklığın anlamı, diğer sektörlerden daha farklıdır. Çünkü bitkiler için yıl içerisinde yağan toplam yağıştan çok, büyüme dönemlerinde bitki kök bölgesinde var olan su daha önemlidir. Bitkilerin çıkış ve gelişme döneminde ihtiyaç duydukları suyun toprakta bulunamaması, tarımsal kuraklık olarak adlandırılmaktadır. Kuraklık, Tarım ürünleri açısından hem verim üzerine hem ürün deseni üzerine etkileri oldukça çoktur. Kuraklık, tarımsal ürünlerin verimliliğini etkilediği gibi gelir seviyesi daha fazla ürünlerin ekiminden mahrum bırakmaktadır. Kuraklığın olumsuz etkilerinin olduğu gibi sulama imkânı olan yerlerde vahşi sulamanın da olumsuz etkileri vardır.”

 

• Daha az su tüketen ve dolayısıyla tatlı sularda tuz birikimini azaltan tarım uygulamalarının hayata geçirilmesi,

• Tuzlanma engelleyici tuz kullanımının azaltılması ya da terkedilmesi,

• Tuzların nokta kaynak üretiminin ve nehirlere deşarjının azaltılması,

• Tuz içeriği zengin akışkanların yönetimi için özgün yöntemlerin geliştirilmesi,

• Tuzlanmayı azaltacak uygulamaların teşviki.

• Su gövdelerinin karakterize edilmesi,

• Tuzluluğa neden olan akışkanların iyonik kompozisyonlarının belirlenmesi,

• Bölgedeki her sınıftan tuzlu akışkanın potansiyel etkilerinin ölçeklendirilmesi ve toksik etkileri için eşik değerlerinin belirlenmesi,

• Standartların, en uygun/güncel bilimsel yöntemler kullanılarak ve bedel-kazanım anlayışıyla donatılması olarak verilebilir.

• Yeni tatlı su kaynaklarının sağlanması, mevcut olanların korunması,

• Bal ormanlarının oluşturulması ve bu alanlarda biyolojik çeşitliliğin korunması,

• Arılık çevresinin (bölgesel floraya uygun olarak) çiçeklendirilmesi,

• Doğru koloni bakım yöntemleri ile daha sürdürülebilir arıcılık modellerinin geliştirilmesi,

• Arıcılıkta sömürü sisteminden vazgeçilmesi,

• Çevresel etkinin en düşük seviyede tutulması gibi konularda herkes üzerine düşen görevleri yapması,

• Yerel bilimsel çalışmaların arttırılması,

• Bozulma evresine giren göller için ıslah çalışmalarının yapılması,

• Tarımsal alanlarda kullanılan suların bilinçli kullanılması ve modern sulama yöntemlerinin seçilmesi,

• Gübre kullanımının yönetmeliklere uygun yapılması için yerel halkın bilinçlendirilmesi,

• Modern arıtma tesislerinin kurulması veya var olanların güncellenmesi,

• Yerel halkın katı atık ve su kullanımı konusunda bilinçlendirmesi,

• Balıklandırma çalışmalarının ya hiç yapılmaması ya da yapılmadan önce bilimsel çalışmalar ile doğabilecek sonuçların ortaya konulması,

• Kuraklığın etkilerinin azaltılması amacıyla su kaynaklarımızın tasarruflu kullanılması ve korunması, yeni su kaynaklarının temin edilmesi konularında eğitimler verilmesi,

• Akuaponik sistemlerin kullanımıyla çevresel ve tarımsal yönden avantajlar elde edilmesi,

• Kuraklığa karşı biyoyumak teknolojisi ve akuaponik sistemler kullanılması gibi öneriler sunulabilir. 

ÖNEMLİ NOT: Bu sayfalarda yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşlerdir.