Takip Et

TÜRK KOOPERATİFÇİLİĞİNİN TEMEL SORUNLARINDAN: EĞİTİM

Türkiye kooperatifçilik alanında başarısız olmuş ülkelerden birisidir. Bu başarısızlığın temelinde öncelikle eğitim sorunları gelmektedir.

Ülkemizde maalesef kooperatifçilik amaç, kapsa, yararlılık ve faaliyet alanları açısından tam ve doğru olarak tanıtılamamıştır.

Yine ülkemizde kooperatifçilik anlayış ve bilincinin düşük düzeyde olması eğitimle doğrudan ilgili bir konudur.

Bunun sonucunu da bir kıyaslama ile ortaya koyalım:Kapitalist bir Batı Avrupa ülkesi olan Almanya’da yaklaşık 19 milyon ve AB ortalaması olarak her üç AB vatandaşı bir kooperatif ortağı var iken ülkemizde yaklaşık 8 milyon insan bir kooperatifin ortağıdır. Hatta Hollanda’da bir kişi birkaç kooperatif ortağı durumundadır.

Kooperatifçilik ülkemiz okullarında ders olarak okutulmamaktadır. Okullar ve üniversiteler tarafından verilen bir kooperatif eğitimi ilk, orta ve lise ve üniversitelerde yer almamaktadır.

Köy Enstitüleri ile kooperatifçilik eğitimi nispi olarak başlamış,1990’lı yılların başlarına kadar “kooperatifçilik” ilk okullarda “sosyal kol” olarak yer almışsa da günümüzde bu anlayış da terk edilmiştir.

Üniversite düzeyinde ise durum daha da vahimdir. Sadece MYO’larda (Atatürk, Celal Bayar, Ahi Evran Üniversiteleri gibi) birkaç üniversitede iki yıllık kooperatifçilik programının olduğu bunların ise mezunlarının kooperatiflerde işe girerken özellikle TKK’de bir avantaja sahip olmadıkları da bir gerçektir.Ve tercih edilmeyen bölümler sıralamasında yer almaktadırlar. Yine Lisans, Y.Lisans ve Doktora düzeyinde özellikle yine birkaç üniversitede İİBF’lerde İşletme Bölümü’nün Ana Bilim Dalı (ABD) olarak faaliyet gösteren birimler olduğu da bilinmektedir.

Türk Kooperatifçiliğinin gelişimi ve korunması sadece İl Tarım ve Orman Müdürlüklerinin ilgili şube ve memurlarına bırakılmış, bir bütün halinde ele alınmamaktadır. İlgili şubeler ise yeni ve güçlü kooperatiflerin kurulması alanında yaygın bir eğitim faaliyeti düzenleyememektedirler.

Faaliyet alanları denetim ve mevzuat hükümlerinin uygulanmasından ibaret kalmaktadır.

1980’li yıllarda var olan Tarım ve Köy İşleri Bakanlığı bünyesinde yer alan Kooperatifçilik anlayışı günümüzde zayıflamış,hatta yük olarak kabul edildiği için terk edilmek üzeredir.

Ancak örgütsüz ve pazarlama sorunu çeken,ürettiği para etmeyen,ürettiğinin fiyatını belirleyemeyen girdi fiyatları ithalatçı ve sanayici tarafından belirlenen Türk çiftçisinin mali sıkıntılardan tek kurtuluş reçetesi “kooperatifçilik” anlayışındadır.

ÖNEMLİ NOT: Bu sayfalarda yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşlerdir.