Takip Et

2019 YILINDA SANAYİ VE TARIM-1

Gelişmiş bir ülkede bütün sektörler ilişkileri gereği birbirlerini desteklerler. Bu destekleme aynı zamanda milli ekonomiye de hizmet eder. Ülkenin her türlü güvencesini vücuda getirir.Devletler de sektörler arası ilişkiyi,uyumu ve işbirliğini sağlarlar.Böylece milli ekonomilerinin yapısını ortaya koyarak sağlıklı bir ekonomik düzen sağlarla.

Günümüz gelişmiş ülkelerin pek çoğunun ekonomilerinin temelinde ve hareket noktasında tarım yer alır. Dünyada ve Türkiye'de imalât sanayiinde tarıma dayalı sanayiler oldukça önemli yer tutmaktadır.Ve devletler her iki sektöre eşit ve hatta üretimin temelinde tarım yer aldığı için,tarıma pozitif ayrımcılıklarla yaklaşırlar.

Çünkü, tarıma dayalı sanayii işletmeler, hammadde ihtiyaçlarının büyük çoğunluğu ithalat yolu ile değil yurt içi kaynaklardan karşılanmaktadırlar. Çünkü ithal ham madenin bedeli çoğu zaman döviz kurlarına bağlı olarak belirlendiği için daha pahalıya gelmektedir.Ülkemizde tarımsal iş gücünün ucuz olması,tarım kesiminin ve üreticinin ürettiği ham gıdanın fiyatını belirleyememesi imalat sanayinin işine gelmektedir.

Yenin yeni gelişen sektörler içerisinde başta elektronik sanayii milli ve gelişmiş ekonomilerde tarımın payını sadece % 2düşürmştür.

Nitekim, gelişmekte olan ülkelerin dünya işlenmiş tarımsal ürün ihracatında 1981-1990 döneminde %27 olan payı, 1991-2000 döneminde %25’e düşmüştür

Ülkemizde imalât sanayi işyeri sayısı içinde tarıma dayalı sanayiinin payı yaklaşık olarak %55 civarındadır. İDEİ’nin 2005 yılı verilerine göre imalat sanayiinde en fazla iş yeri ise sırasıyla; dokuma- giyim ve gıda sanayiine aittir.

2019 yılına geldiğimizde ise tarımın milli ekonomi içerisindeki payına bakmadan önce geçmişe dönelim:

Türkiye’de 2000 yılı itibariyle tarımsal üretim değerinin % 70,6’sı bitkisel, % 22,3’ü hayvansal, % 4,3’ü su ürünleri ve % 2,6’sı orman ürünleri üretiminden oluşmaktadır.

Türkiye’de tarımın Gayri Safi Milli Hasıla (GSMH) içindeki payı 1980’de %26,1 iken, 1990’da %17,5’e, 2000’de %14,1’e ve 2004 yılında ise 11,2’e düşmüştür. Öte yandan, sanayi sektörünün GSMH içindeki payı 1980’deki %19,3 düzeyinden 1990’da %25,5’e yükselmiş, 2000’de %23,3’e gerilemiş ve 2004’de tekrar yükselerek %24,9 olarak gerçekleşmiştir.

Tarımın GSMH içindeki payının nispi olarak azalmasına rağmen, özellikle gelişmiş ülkelerle karşılaştırıldığında Türkiye hâlâ bir tarım ülkesi görünümündedir. Nitekim, 2003 yılı itibariyle tarımın GSMH içindeki payı Türkiye’de %11,7 iken, Avrupa Birliği’nde (AB) %2’ler civarındadır.

Bunun yanında Türkiye'de tarıma dayalı sanayide yaratılan katma değer de yıllar itibariyle artmaktadır. Anca katma değerden üretici kesim yok denecek kadar az kazanırken imalat sektörü pastanın kaymağını bırakın tamamını götürmektedir.

2019 yılında yine kaybedeb tarım kazanan sanayi sektörü olmuştur.Hem tarım ürünlerini alırken hem girdileir satarken.

Yarın devam edeceğiz. 

ÖNEMLİ NOT: Bu sayfalarda yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşlerdir.