Takip Et

KESTANE ÜRETİM VE PAZARLAMASI

Vedat Karadeniz kestane üretim ve pazarlaması konusunda şu gerçekleri gözler önün sermektedir:

“Dünya kestane üretimi diğer sert kabuklu meyve türlerine göre oldukça azdır. Buna karşın özellikle 1990’lı yıllardan sonra üretim belirgin bir şekilde artmıştır. Nitekim 1961 yılında 594398 ton olan üretim, 1970’de 565272 ton, 1980’de 472013 ton, 1990’da 484276 ton, 2000’de 937655 ton olarak gerçekleşmiştir. 2002 yılında ilk defa 1 milyon tona ulaşan üretim, 2010 yılında 1958547 tona yükselmiştir. 1961-2010 arasındaki 49 yıllık dönemde üç kattan fazla bir artışın olduğu dikkati çekmektedir. Önceki dönemlerde üretimde söz sahibi olan bazı Avrupa ülkelerinin üretimlerinin azalmasına rağmen dünya genelinde artışın devam etmesi özellikle Çin’in üretimindeki artıştan kaynaklanmaktadır.”

“Kestane üretimi daha çok kestanenin doğal yayılış alanları içerisindeki ülkelerde yapılmaktadır. Asya kıtası üretimde ilk sırada yer almakta olup, dünya kestane üretiminin %87.5’i bu kıtadan karşılanmaktadır. Bu kıtada Çin, G. Kore, Türkiye ve Japonya önemli üretici ülkelerdir. Üretimde Avrupa kıtası %8.3’lük paya sahiptir. Bu kıtada önemli üreticiler İtalya, Portekiz, İspanya, Yunanistan ve Fransa gibi Akdeniz havzası ülkeleridir. Amerika kıtası ise Dünya kestane ticareti diğer meyve türlerinde olduğu kadar kayda değer bir düzeyde değildir. Üretilen kestanenin büyük bir kısmı üretici ülkelerin iç piyasasında tüketilmekte, sadece %6.7’si ihraç edilmektedir. İhracatta 2009 yılı itibariyle üretimde olduğu gibi yaklaşık 46703 ton ile Çin ilk sırada gelmektedir. Diğer önemli ihracatçı ülkeler ise, sırasıyla G. Kore (12300 ton), Portekiz (7154 ton), İspanya (6957 ton) ve Türkiye(2919 ton)’dir.”

“Türkiye 2010 yılı itibariyle 60 bin tona (59171 ton) yaklaşan üretimiyle Çin ve G.Kore’den sonra dünyada üçüncü üretici durumundadır. Dünyada üretilen kestanenin %3.02’si Türkiye’den sağlanmaktadır. 1961 yılında 38400 ton olan kestane üretimimiz 1992 yılına kadar sürekli artış göstermiş ve 85000 ton ile en yüksek üretim seviyesine ulaşmıştır. Ancak daha sonraki yıllarda istikrarsız bir seyir izlemiştir. Gerçekten de yıllar itibariyle kestane ağacı sayısı sabit kalmasına rağmen üretimde artış-azalışların olduğu görülmektedir.”

“Ayrıca ağaç başına düşen verimde de istikrarsız bir durum söz konusudur. Nitekim 1992’de 44 kg iken, sonraki yıllarda azalmanın olduğu dikkati çekmektedir. Bu azalmada kuşkusuz mürekkep hastalığı ve kestane dal kanserinin büyük etkisi bulunmaktadır. Dünyada olduğu gibi ülkemizde de bu hastalıklarla mücadele konusunda çalışmalar yapılmakta ise de henüz yeterince başarı sağlandığı söylenemez. Kestane dal kanseri ile özellikle Marmara Bölgesi’ndeki ağaçlar büyük zarar görmüş ve verimleri azalmıştır.”

“Ülkemiz dünya kestane üretiminde önemli üretici ülkeler arasında yer almaktadır. Ancak diğer birçok meyve türünde olduğu gibi kestane üretiminde de mevcut potansiyelin yeterince değerlendirilemediği görülmektedir. Nitekim 1990’lı yılların başında 80 bin tonun üzerine çıkan üretim giderek azalmış ve günümüzde 60 bin ton seviyesine gerilemiştir. Kuşkusuz bu azalışta en önemli etken kestane ağaçlarına zarar veren hastalıklardır. Gelecek dönemde ölümcül hastalıklara çözüm getirilmediği takdirde üretim daha da azalacak ve bugüne kadar Avrupa kestane üretim ve dış satımında söz sahibi olan ülkemiz bu rolünü başka ülkelere kaptıracaktır. Üretimin artırılması için bazı tedbirlerin alınması kaçınılmazdır. Bu tedbirleri şu şekilde sıralayabiliriz.”

ÖNEMLİ NOT: Bu sayfalarda yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşlerdir.