Takip Et

Cumhuriyet Hükümetlerinin Tarıma Yaklaşımları-6

10 Kasım 1927 yılında kurulan 4. İnönü Hükümetinde Mustafa Rahmi Köken tarım bakanı olarak yer almıştır.

Bu hükümetin programında tarım,”Ticaret ve Ziraat vekaletlerinin iktisat vekaleti adı altında birleştirilmesi tasarruf düşüncesi ile beraber mevcut duruma uygun olacağı düşüncesindeyiz” cümlesi ile ayrı bir Tarım bakanlığına ihtiyaç duyulmadığını ortaya koymaktadır.

Bu dönemde ,

“Bu dönemde tarımsal istatistiki bilgi 1927 yılında yapılan Ziraat Sayımı sonuçlarından elde edilmiştir. Buna göre, toplam nüfus 13,6 milyon, kır nüfusu 10,3 milyondur. Çiftçi ailesi sayısı da 1.751.239'dur. İlkel, kapalı ve ağalık sistemine dayalı bir tarımsal sistem hâkim olmuştur. Toprak mülkiyetinde dağılım adaletsiz olmuştur. Bu döneme ait kesin kayıtlar olmamakla birlikte 1938'de 35 ilde yapılan ve genelleştirilen bir anket çalışmasına göre nüfusun %25'i, toprakların %14'üne sahip olduğu bulunmuştur. Büyük mülklerin ancak %5-10'u tarla olarak kullanılmıştır.”(1)

“ Yine “1927 yılında yapılan ilk nüfus sayımında Cumhuriyetin nüfusunun 13 648 000 kişi olduğu belirlenmiştir. Genel nüfusun %47.71’ini çiftçiler (4 368 061), % 3.7’sini sanatkarlar (299 000) ve %2.8’ini de tüccarlar (257 000) teşkil etmektedir. Bu da göstermektedir ki, Cumhuriyetin ilk yıllarında tarı- mın ekonomideki yeri oldukça büyüktür.(2)

“1927 yılı tarım sayımının verilerine dayanılarak yapılan tahminlere göre ülke topraklarının %32’si ekilebilir olmasına karşın, ekilmiş alan oranı %5 civarındadır. Yapılan ekimin %89.5’ini tahıl, %6.6’sını sanayi bitkileri ve %3.9’unu da bakliyat temsil etmektedir. Tahılda ortalama verim 668 kg’dır. Toprakların ortalama bir çift çeki hayvanı ile işlendiği bu dönemde; ülkenin toplam tarım makineleri sayısı, tırmık dahil 15.700 civarındadır. Traktör çok az sayıda ve sadece birkaç büyük kentte kullanılmaktadır.(3)”

Ekilen topraklar genellikle ortakçı ve yarıcı statü ile topraksız köylüler tarafından basit teknolojiler kullanılarak işletilmiştir. Nüfusun ihtiyaç duyduğu gıda maddeleri geri teknolojinin kullanılması, karayollarının yetersizliği ve büyük şehirlere ulaşımın maliyetli olması nedeni ile yeterince karşılanamamış ve zaman zaman bazı gıda maddeleri ithal edilmiştir. 1923'de tarım ürünleri ithalatı %27 iken alınan bir dizi önlemlerle 1928'de %18'e düşürülmüştür.(4).

 

1929 dünya ekonomik krizi ile tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de de tarımsal ürünlerin ve hammaddelerin ihraç fiyatı düşmüştür. Devletçilik politikasının benimsenmesi bu dönemde başlamıştır.

KAYNAKLAR

(1) Kamu-İş: CUMHURİYET DÖNEMİ (1923-1950) TARIM SEKTÖRÜNDEKİ GELİŞMELERİN GÜNÜMÜZ KIRSAL KALKINMA ANLAYIŞI İLE KARŞILAŞTIRILMASI,s ,69

(2) COŞKUN Ali, “Cumhuriyetin İlk Yıllarında Türkiye Ekonomisi”, Atatürkçü Düşünce Dergisi, Kasım 2003 Sayı:4, İstanbul 2003, s.72-77.

(3) TOKGÖZ Erdinç, Türkiye’nin Đktisadi Gelişme Tarihi (1914-2004), Đmaj Yayınevi, Ankara, 2004,s.86

(4) Ankara Ticaret Borsası,Cumhuriyetin İlk Yıllarında Tarım

ÖNEMLİ NOT: Bu sayfalarda yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşlerdir.