Takip Et

YENİ ÜRÜN SEÇİMİ VE İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ

Ülkemiz üreticisi mevcut ürünlerinin satışından gelir elde edememesi nedeniyle arayış içinde olup yeni ürün arayışları içersindedir.

Ancak arayışların ve yeni ürünün üreticiye yanlış seçim dolayısı ile daha fazla zarar ettirme riski de mevcuttur.

Dünkü yazımızda belirttiğimiz gibi üretici yeni ürün seçiminde iklim değişikliği faktörünü göz ardı etmemelidir.

Çünkü “İklim değişikliğinde özellikle 2000 li yıllardan sonra başlayan sıcaklık artışı ve yağışlarda ki değişime bağlı olarak Türkiye’de 2007 ve 2008 yıllarında yaşanan kuraklık hububat üretiminde önemli ölçüde rekolte kayıplarına neden olmuştur.

“Bu bakımdan, Meteoroloji Genel Müdürlüğü (MGM) tarafından GFDL-ESM2M küresel iklim modeli verileri ve RegCM4.3.4 bölgesel iklim modeli kullanılarak çeşitli yıllara göre projeksiyonları geliştirilmiştir. En yakın dönem olan 2016-2040 yıllarında en iyimser senaryoda bile (RCP4.5) ısınmanın genellikle 0,5°C-1,5°C arasında olacağı, yaz mevsiminde Ege ve Akdeniz Bölgelerinde 1,5°C’nin üzerinde bir artış olacağı dikkat çekmektedir. Yağışlarda ise ilkbaharda Güneydoğu Anadolu, Göller ve Marmara Bölgesi dışında kalan tüm yurtta yaklaşık %10 civarında artış, sonbaharda hemen hemen tüm yurtta %20’leri aşan oranlarda azalışlar ve kış mevsiminde ülkenin büyük bir kısmında yağışlarda azalış beklenmektedir.”

Her ne kadar kamuoyunun yeterince bilgisi olamasa da Tarım Ve Orman Bakanlığı “İklim Değişikliği Ulusal Eylem Planında (2011-2020) Uyum Bölümü altında Tarım Sektörü ve Gıda Güvencesi başlığı yer almaktadır. Bu başlık altında; iklim değişikliğinin etkilerine uyum yaklaşımının tarım sektörü ve gıda güvencesi politikalarına entegre edilmesi, tarımda iklim değişikliği etkilerinin belirlenmesi ve iklim değişikliğine uyumun sağlanması için Ar-Ge çalışmalarının ve bilimsel çalışmaların geliştirilmesi ve yaygınlaştırılması; tarımsal su kullanımının sürdürülebilir bir şekilde planlanması; toprak ve tarımsal biyoçeşitliliğin iklim değişikliğinin etkilerine karşı korunması ve tarımda uyum seçenekleri konusunda Türkiye’de kurumsal kapasite ve kurumlar arası işbirliğinin geliştirilmesi olarak bildirilmiştir. Bakanlığımız birimlerince Eylem Planında sektöre ait yer alan hedeflere uygun çalışma ve faaliyetler yürütülmektedir.”

“Tarımsal Araştırmalar ve Politikalar Genel Müdürlüğü (TAGEM) iklim değişikliğinin tarım üzerindeki etkilerini belirlemek ve tarımı olası değişikliklere uyumlaştırmak için alt yapı geliştirme çalışmalarına başlanmış ve TAGEM bünyesinde yer alan 50 adet araştırma enstitülerinde ulusal uluslararası alanlarda AR-GE çalışmaları yürütülmektedir. Ar-Ge de alt yapı ve kapasiteyi güçlendirmek için enstitüler bünyesinde konu bazlı merkezler faaliyete geçirilmiştir.”

“Tarımsal üretimde iklim değişikliğine uyumun sağlanması ve üretimin sürdürülebilir kılınması için farklı iklim değişikliği senaryoları ve iklim-bitki gelişim modelleri ile Trakya, Ege, İç Anadolu, Güneydoğu ve Akdeniz bölgelerinde iklim değişikliğinin buğday, arpa, ayçiçeği, zeytin, üzüm, incir ve domates bitkilerinde verim, kalite, tarımsal faaliyetlere etkilerinin araştırılması çalışmaları yürütülmektedir. Bu çalışmalarımız ile iklim değişikliğinin tarıma etkilerine karşı dayanıklılığı artırmada tarım politikalarımıza destek olunacaktır. Türk tarımında katma değeri ve iklime hassasiyeti yüksek olan diğer ürünler üzerindeki araştırma konuları da programa alınmıştır. İklim Değişikliğine uyum kapsamında; “İklim Değişikliğinin Bazı Önemli Tarım Ürünleri Uygunluk Alanları Üzerine Etkilerinin Belirlenmesi” Ülkesel Projesi ile ülkesel ölçekte iklim değişikliği projeksiyonları ve IPCC iklim senaryoları kullanılarak ülkemizde yetiştirilmekte olan bazı önemli tarım ürünleri (incir, kiraz, portakal, limon, muz, ceviz ve kayısı) üzerine iklim değişikliğinin etkilerinin belirlenmesi, yeni olası uygunluk alanlarının haritalarının çıkarılması için çalışmalarımız yürütülmektedir. “

Kaynak: TAGEM 

ÖNEMLİ NOT: Bu sayfalarda yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşlerdir.