Takip Et

2014 YILI AYDIN TARIMININ DEĞERLENDİRİLMESİ-14 Pamuk-5 Pamuk Tarımının Sürdürülebilmesi için Öneriler:

Bundan önceki yazılarımızda dünya ve Türkiye’de pamuk üretiminin son on yıllık gelişimini, üretim rakamları, ekim alanları, dünya ve Türkiye pamuk fiyatları, ihracat ve ithalatta içinde bulunduğumuz durumu, ekonomimizin bundan nasıl ve ne derece etkilendiğini anlatmaya çalıştık. Bu yazımızda ise sürdürülebilir bir pamuk tarımı için alınması gerekli tedbirleri sıralayacağız.

AB ve ABD başta olmak üzere pek çok ülke pamuğu stratejik ve son derece önemli bir tarım ürünün kabul etmişken hala Türkiye’nin niçin pamuk ithal ettirildiğini anlamış değilim. Avrupa Birliği ve Dünya Ticaret Örgütünün Türkiye ile yaptıkları anlaşmalarında Türk tarımına karşı sürekli bir dayatma mevcuttur. Gelişmiş ülkeler, özellikle AB ülkeleri ve ABD kendi tarım sektörlerine olağanüstü kaynak aktarırken, bize tarımı desteklememiz, teşvikleri kaldırmamız, gümrük vergilerini sıfırlamamız, ithalatı serbest bırakmamız gibi telkin ve emirler buyurmaktadırlar.

Türkiye pirinç ithalatında uyguladığı kısıtlayıcı ve korumacı önlemler sebebiyle, ABD ile anlaşmazlığa düştü. ABD pirinç ithalatı ile ilgili alınan önlemler konusunda Türkiye’yi 2 Kasım’da Dünya Ticaret Örgütüne (DTÖ) şikâyet etti. Kendi pirinç üreticisini her bakımdan destekleyen ve kaynak aktaran ABD’nin takındığı tavrı AB ülkelerinde de görmekteyiz. Pamukta ise korumacılık daha ileri safhadadır. 2006 yılından itibaren pamuk için ürüne özel ödeme sistemi altında pamuk için uygun alanlarda hektar başına ödeme yapılmaktadır. AB’den yardım alınabilmesi için; arazinin üye devlet tarafından pamuk üretimi için yetkilendirilmiş olması, yetkilendirilmiş çeşitlerin ekilmiş olması gerekmektedir.

AB’nde 1995/1996 sezonunda pamuk üreticilerine sağlanan devlet yardımı miktarı toplam 750 Milyon Euro (€), 1998/1999 döneminde 905 Milyon € , 2001/2003 döneminde 804 Milyon € olarak gerçekleşmiştir. Bu yardım miktarı 2002/2003 döneminde 871 Milyon € dolaylarına çıkmıştır.

Ülkemizde ise mazot, gübre ve toprak analiz desteklemeleri dekar başına yaklaşık 10 TL miktarındadır ki bu desteklemeler herhangi bir yaraya merhem olamamaktadır.

Kilogram başına ödenen 55 kuruş ise yetersiz gelmektedir. Bu alanda yapılması gereken iş gene devlete düşmektedir.

Pamuk üreticisinin kaderi kısa vadeli ve yıllık cüzi destekleme politikaları ile gerçekleşemez. AB ve ABD ne yapıyorsa Türkiye’nin de aynısını yapması Türk ekonomisinin çıkarınadır ve hayati önem taşımaktadır.

Öncelikle pamuk üretim maliyetleri belirlenmeli. Her yıl belirlenen bu referans fiyatlar üzerinden tespit edilecek olan desteklemeler yıl boyunca sabit kalmamalı. Borsa, iç piyasa tüccar ve dış piyasaların rakamları dikkate alınarak üreticinin eline geçecek miktar tespit edilmeli. Pamuk fiyatları, maliyet+destekleme+ kar hesaplaması sonucu elde edilen rakamın altına düştüğü anda otomatik bir destekleme mekanizması devreye girmeli.

Yoksa olan önce üreticiye sonra devletin maliyesine olur.

Devam edeceğiz. 

ÖNEMLİ NOT: Bu sayfalarda yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşlerdir.