Takip Et

YENİ ZEYTİNCİLİK YASA TASARISI NELER GETİRİYOR

TBMM Sanayi komisyonunca kabul edilen 3573 Sayılı “ZEYTİNCİLİĞİN ISLAHI VE YABANİLERİNİN AŞILATTIRILMASI HAKKINDA KANUN” un değiştirilmesi ile ilgili olarak komisyonda yaşanan tartışmalar ve basına yansımaları, değişikliğin özünü gizlemeye yönelik olarak gelişmiştir.

Bu yasada hangi değişikler olmaktadır ve zeytinin başına hangi belaları getirmektedir?

“Yasa değişiklik taslağında E Madde 1/A da yer alan değişiklikle orman sınırları içinde kalan zeytinliklerin yasanın korumasından çıkartılacağını belirten Cangı, “Ayrıca bir dekarda zeytin ağacı olursa korunacak, gece yarısı yapılacak kesimlerle zeytinlik alan pekâlâ zeytinlik olmayan alana dönüşebilecek”

Madde 14’te, “Zeytinlik sahalarda her çeşit hayvan otlatılması yasaktır. Zeytinliklerde hayvan otlatanlara 5 bin TL idari para cezası uygulanır” demektedir. Bilmemektedirler ki yetişmiş zeytinliklerde özellikle sığırların baş ve ön ayakları birbirine bağlanarak zeytine zarar vermeden “yayma” işlemi yapılmaktadır.

Mevcut zeytin yayasının en önemli yanlarından birisi olarak , ”Zeytinlik sahaları içinde ve bu sahalara en az 3 kilometre mesafede, zeytinliklerin bitkisel gelişimini ve çoğalmalarını engelleyecek kimyasal atık oluşturacak tesis yapılamaz ve işletilemez” maddesi de değiştirilmektedir.

SIĞIRLAR GİBİ SALDIRACAKLAR

Yasa değişikliği tasarısında ise bu cümleden sonra “ancak” diye başlayıp “Alternatif alan bulunamaması ve kurulun uygun görmesi şartıyla’” diye getirilen değişiklik taslağı, enerji, madencilik, petrol ve doğal gaz arama işletme faaliyetlerinin yanı sıra zeytinlik alanlarda maden ve jeotermal tesisi için yeni inşaatlara izin veriyor. Artık çevre düşmanı, adı doğal, çevreci, ekolojik, olan bazı çevre düşmanı paraperest madenciler ve jeotermalciler, bundan böyle alternatif alan aramayacak, damdan boşalmış sığırlar gibi yeşil alanlara saldıracaklardır.

Devlet memurları, maden ve jeotermal şirketlerin baskıları altında inim nim inleYEceklerdir. Bu şirketlerin ilk hedefi zeytinlerin kesilip kesilmemesinde karar sahibi olacak “kurul” da görev yapan devlet memurları olacaktır.

Her türlü şantaj ve tehditle karşı karşıya kalacaklardır. Bundan son derece eminim, örneklerini çok yaşadık.

Kamu kurumlarının müdürlerine baskılar gelecek, kuruldaki müdür yardımcıları ve şube müdürlerinin kendileri lehinde oy kullanmaları için rica, rüşvet, şantaj ve tehditler artabilecektir.

Yasa taslağı bu alanda izin vermeye yetkili kurulların oluşturulmasından bahsetmektedir. Kurulların kimlerden oluşacağını göreceğiz. Büyük bir ihtimalle çoğunluğu tarım, enerji çevre ile ilgili bakanlık ve il müdürlüklerinin ekseriyette olduğu bir komisyon olacaktır.

 

Konu kamu yararının hangi sektörden yana olduğu konusunda karar oylamasına geldiğinde- eğer komisyona alınırlarsa- Ziraat Mühendisleri Odası ve Ziraat Odası temsilcileri- “Tarım” yönünde, zeytinin korunması yönünde oy kullanırken diğer komisyon üyelerinin tamamı, enerji ve maden açığımızı kapatmak amacı ile, başları öne eğik vaziyette “enerji ve maden” lobisinin istekleri yönünde oy kullanmaya mecbur kalacaklardır.

Şu anda “Toprak Koruma Kurulları”nda olduğu gibi.

Kısacası, mevcut haliyle “Zeytincilik Yasa Tasarısı” maden ve enerjiye sonsuz özgürlük,zeytine temyizi mümkün olmayan idam cezası getirmektedir. 

ÖNEMLİ NOT: Bu sayfalarda yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşlerdir.