Takip Et

TARIMSAL ÜRETİMDE GIDA DIŞI ÜRÜNLER

Tarımsal üretim denildiğinde aklımıza ilk olarak günlük tüketiminden dolayı gıda gelmektedir.

“Gelişmiş ülke ekonomilerinde olduğu gibi Türkiye ekonomisinde de gıda dışı ürünler önemli bir potansiyele sahiptir. Tarımsal sanayiinin talepleri doğrultusunda ülkemizde gıda dışı tarım ürünleri (biyoenerji, pamuk, yün, ipek, deri vb.) birçok sektörde girdi olarak kullanılmakta ve tarımsal ürünlerin katma değerini artırarak ülke ekonomisine büyük katkı sağlamaktadır.

Gıda dışı tarımsal ürün işleme, kâğıt, tekstil ve deriden, ilaç, kozmetik, deterjan ve çok çeşitli kimyasallara, kesme çiçek, tütün ve enzimlerden, kömür, etanol ve elektrik gibi çeşitli enerji kaynaklarına kadar pek çok ürüne yönelik olabilmektedir.

Tarımsal ürünler, tekstil sektöründen sağlık sektörüne kadar ana ve ara mal olarak gıda dışı birçok amaçla kullanılmaktadır. Örneğin tıbbi ve aromatik bitkilerin ilaç üretiminde kullanılması sağlık sektörüne katkı sağlarken pamuk, lifi ile tekstil sanayiinin, çekirdeği ile yağ, yem ve biyodizel sanayiinin, linteri ile de kâğıt sanayiinin ham maddesi durumundadır.

Diğer yandan, fosil yakıtlara alternatif olarak kullanılabilen yenilenebilir enerji kaynaklarından biyodizel ve biyoetanol üretiminde bitkisel ürünler (yağlı tohumlu bitkiler, buğday, arpa, patates, mısır, şeker pancarı, şeker kamışı vb.) tüm dünyada giderek artan miktarda ham madde olarak kullanılmaktadır.

Ayrıca biyogaz üretiminde hayvansal, zirai, gıda endüstrisi, sebze, meyve, yağ endüstrisi ve mezbaha artıkları ile atık su arıtma çamurları kullanılmaktadır. Tarımsal ürünlerin biyoyakıt amaçlı olarak gıda dışı kullanımının gıda ve yem arzını olumsuz yönde etkilediği konusunda birçok tartışma söz konusudur. Ancak fosil kaynakların tükeniyor olması ve küresel iklim değişikliği göz önünde bulundurulduğunda sürdürülebilir ve yenilenebilir enerji kaynaklarının önemi artmakta ve buna paralel olarak petrol gibi sınırlı kaynaklara alternatif enerji kaynağı olarak bioyakıt kullanımı dünyada olduğu gibi Türkiye’de de gündem konusu olmaktadır.

Bitkisel ürünlerin gıda dışı kullanımının ekonomik değerlerine bakıldığında, 2016 yılı itibarıyla Türkiye’de tarımsal ürünlerin dış ticaretinde tarıma dayalı ihracatın %35’ini gıda, %61’ini gıda dışı bitkisel ve hayvansal ürünler, %4’ünü ise tarımsal girdiler oluşturmaktadır.

İhracattaki payı dikkate alındığında gıda dışı tarımsal ürünlerin ülkemize önemli döviz girdisi sağladığı görülmektedir. İthalatta ise gıda %36’lık, gıda dışı bitkisel ve hayvansal ürünler %44’lük ve tarımsal girdiler %20’lik bir orana sahiptir. Tarımsal ürünlerin işlenme durumuna göre kıyaslandığında (TİM sınıflandırması dikkate alınarak): çok işlenmiş ürün ihracatında en yüksek paya gıda dışı bitkisel ürünlerin sahip olduğu, en yüksek işlenmiş ürün ithalatında ise en yüksek paya yine gıda dışı bitkisel ve hayvancılık ürünlerinin sahip olduğu görülmektedir.”

“Türkiye’nin potansiyeli dikkate alındığında, tarımsal ham maddelerin gıda dışı üretimi ile yaratılan katma değerin, uluslararası rekabet gücünün ve pazar payının artırılmasına yönelik çalışmalara ağırlık verilmesi önem arz etmektedir. Bununla birlikte, gelişmiş ülkelerde giderek artan çevre dostu ürünlere olan talebi karşılamak üzere tarımsal ürünlerin gıda dışı kullanımı artmış ve bu çerçevede biyolojik kaynaklara (hayvan, bitki, organik atıklar vb.) dayanan ve sürdürülebilir kalkınma odaklı olan biyoekonomi çalışmalarına hız verilmiştir. Bu kapsamda Tarım ve Orman Bakanlığı (TOB) Tarımsal Araştırmalar ve Politikalar Genel Müdürlüğü (TAGEM) Türkiye’nin Biyoekonomi Strateji Belgesini oluşturmak üzere çalışmalarına başlamış ve konunun uluslararası ve ulusal boyutta ülkemize aktarımı ve farkındalık çalışmalarını hızlandırmıştır.”

Kaynak:2.Tarım şurası sonuç raporu 

ÖNEMLİ NOT: Bu sayfalarda yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşlerdir.