2018 yılı dolu afeti nedeniyle Manisa’da çekirdeksiz kuru üzüm rekoltesinin düşük olduğu yıllardan birisi olarak karşımıza çıkmaktadır.
çekirdeksiz kuru üzüm üretiminin % 90’dan fazlasının, ihracatının ise yüzde 85’ten fazlasının Manisa’da gerçekleştirilmiştir.
Ege Bölgesi’nde 2017-2018 sezonunda temmuz sonu verilerine göre toplam 349 bin ton çekirdeksiz kuru üzüm üretimi tescil edilmiştir.
4 Ağustos tarihli son ihracat raporuna göre gerçekleştirilen 259 bin ton ihracat ile ülkeye 417 milyon dolar döviz girdisi sağlanmıştır.
Rekolte tahmin heyeti 2018 çekirdeksiz kuru üzüm rekoltesini % 14 kayıpla 261 bin ton olarak açıkladı.2017’deki 310 bin ton kuru üzüme karşılık 2018/2019 sezonunda 50 bin ton eksik üretim öngörülmektedir.
Üretici kesim ise rekolte tahmin heyetinden farklı olarak % 40 eksikle rekolteyi 190-200 bin ton arasında görmektedir.
Oluşan fiyatlar da üretici tahmininin daha gerçeğe yakın olduğunu göstermektedir.
2017 yılı üretici açısından zor,fiyatların ise en alttan seyrettiği bir yıl olmuştur. 2017’de üzümün fiyatı ortalama olarak 3,20 TL civarında gerçekleşmiştir.
2018 yılında fiyatlarda bir düşüşün olmadığını vurguladı. Bugün fiyatların 7,20 TL civarında olması arz-talep dengesinde piyasaya arzın son derece düşük olduğunu göstermektedir.
2018 yılında yaş üzüm ihracatının fazla olması çekirdeksiz kuru üzüm fiyatlarını üretici açısından zarar edilmeyecek düzeye yükseltmiştir.Ancak yeterli değildir. Çekirdeksiz kuru üzüm arzının azaltılması amacıyla yaş üzüm ihracatının geliştirilmesi için çalışmalar yapılması gerekmektedir.
Rekoltenin yüksek olduğu dönemlerde fiyat düşüşlerinin önüne geçilmesi veya kazanılmış ihracat pazarlarının korunabilmesi amacıyla kalitenin bozulduğu yıllarda kullanılmak üzere, gereken miktarda ürünün piyasadan çekilip depolanması için bir stok kurumunun oluşturulması veya bu sektörde lisanslı depoculuğun geliştirilmesi şarttır.
Çekirdeksiz kuru üzümde önemli üretici olmak, ülke ekonomisinin kazanabilmesi ve sektördeki tüm katılımcıların, üretim ve pazarlamadaki payının karşılığını alabilmesi açısından yeterli değildir. Bu anlamda ürünün elverişli koşullar oluşturularak üretimleri ve kurutulmalarının sağlanması, ürünün sağlığı ve kalitesi için, Avrupa'da ve ülkemizde gelişen tüketici bilincine paralel olarak üretimde, zirai ilaç kullanımında daha bilinçli hareket edilmesi gerekmektedir.
Tüm ürünlerde olduğu gibi çekirdeksiz kuru üzümün de geleceği ile ilgili en büyük tehlike Alaşehir-Salihli hattı başta olmak üzere bağ alanları arasına yerleşen jeotermal sistemlerdir.
Kaynak: Gümrük ve Ticaret Bakanlığı Kooperatifçilik Genel Müdürlüğü.
ÖNEMLİ NOT: Bu sayfalarda yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşlerdir.