Takip Et

TZOB (TÜRKİYE ZİRAAT ODALARI BİRLİĞİ)’UN PENCERESİNDEN TÜRK TARIMININ BUGÜNÜ-7 Gümrük birliği-1

TZOB Genel Başkanı Sayın Şemsi Bayraktar’ın “Türk Tarımının bugünkü Durumu, Sorunları ve Çözüm Yolları”nı içeren sunumunu okuyucularımızın bilgisine sunuyoruz:

 

Tarımımızın önündeki sorunlardan biri de tarım ve hizmetler sektörünü kapsayacak şekilde gümrük birliğinin genişletilmesi konusudur. AB ile müzakerelerde en çok dikkat edilmesi gereken konulardan biri budur.

 

Üretim maliyetleri düşürülmeden, yapısal sorunlar çözülmeden, verimlilik düzeyi AB ortalamasına yaklaştırılmadan, temel gıda maddeleri ve bazı stratejik ürünlerde kendine yeterlilik sağlanmadan, AB standartlarında üretime ulaşılmadan tarım sektörünün gümrük birliğine girmesi mümkün değildir.

 

Türkiye-AB Karma İstişare Komitesi’nin (KİK) Avrupa Birliği’nin (AB) ve Belçika’nın başkenti Brüksel’de 18-19 Temmuz 2017 tarihlerinde yapılan 36. toplantısında konu dile getirilmiştir.

 

Bilindiği gibi tam üyelikten farklı olarak Türkiye, gümrük birliğine girerek Ortak Tarım Politikası’na uyum sağlasa dahi Ortak Tarım Politikası Tarımsal Yönlendirme ve Garanti Fonu (FEOGA) bütçesinden yararlanamıyor ve AB’nin tarıma ilişkin karar alma süreçlerine katılamıyor. AB, 2015 yılında 141,2 milyar avroluk toplam bütçesinin 57,6 milyar avrosunu tarıma ayırmıştır. Türkiye, tarımda, tam üye olmadan gümrük birliğine girerse, Katılım Öncesi Mali Yardım Aracı’nın (IPA) bileşeni Kırsal Kalkınma Programı (IPARD) hariç tarım sektörünü kendi bütçesiyle finanse edecektir.

 

Tam üye olmadan tarımda gümrük birliğine girilirse, hem ortak tarım politikası belirlenirken masada olmayacak, müzakere edemeyecek hem AB’nin üçüncü ülkelerle yaptığı serbest ticaret anlaşmalarına (STA) uymak zorunda kalacak, AB üyelerinin yanı sıra üçüncü ülkelere karşı da tarımını koruyamayacaktır.

 

Bugün AB, kendi üretiminin yetersiz olduğu çoğu üründe STA’larla gümrük vergilerini düşük tutmaktadır. Bu ürünlerden cevizde, yeterli üretimi olmayan AB; ABD, Meksika, Şili gibi ülkelere yüzde 4 gümrük vergisi uygulamaktadır.

 

Ülkemiz ise cevizden yüzde 43,2 gümrük vergisi almaktadır. Türkiye, buna göre, ABD, Meksika, Şili gibi ülkelere yüzde 4 gümrük vergisi uygulamak zorunda kalacağı için ceviz üretimini sürdürmesi imkânsız hale gelecektir.

 

Benzer şekilde muzda AB yüzde 16, Türkiye yüzde 145,8, çayda AB yüzde 0, Türkiye yüzde 145, Antep fıstığında AB yüzde 1,6, Türkiye yüzde 43,2 gümrük uygulamaktadır. Diğer bazı ürünlerde de aynı durum söz konusudur.

 

Bu sorunun çözülmesi için, AB’nin STA imzaladığı ülkeleri Türkiye ile de anlaşma yapmaya zorlaması, ortak tarım politikasını belirlerken Türkiye’yi de göz önünde tutması gerekir.

ÖNEMLİ NOT: Bu sayfalarda yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşlerdir.