Takip Et

Cumhuriyet Yılları ve İncir-3

1952 yılında gazeteci Gani Dikmen ve 1964 yılında Nazilli Lisesi Müdürü Fehmi Erdoğan tarafından basılan ve Nazilli’nin tanıtımını esas alan kitaplarda incir için:

“Topraklarının özlülüğü, havasının latifliği, rutubetinin isteğe uygun oluşu, rüzgârlarının yerinde etkisi Nazilli incirinin kalite üstünlüğünü sağladı.Nazilli deyince akla incir gelir.Nazilli incirleri kabuklarının inceliği,,çekirdeklerinin ufak oluşu,çok ballı bulunuşu,kısa zamanda şekerlenmeyişi iri yapılı ve güzel kokulu oluşu, ayrıca kurutmaya elverişli bulunuşu yönünden eşsizdir.

Nazilli incirleri Sarılop,Göklop,Karayaprak ve benzeri çeşitlere ayrılır.Sarılop ve göklop çeşitleri kurutmaya çok elverişlidir.İncirler Ağustos ayında ballanmaya başlayınca hemen koparılır.İncir bahçelerinde önceden hazırlanan ve (incir harmanı) adı verilen yerlerde kurutulur.

Kuruyan incirler büyüklüklerine, renklerine göre standardize edilirler. Sonunda iri, ak, lekesiz yarasız olanlara (süzme),daha ufakolanlara(elleme),renkçe esmer, yarık, lekeli veya daha ufak olanlara(naturel) denir. Yukarıdakilerin dışında kalanlara (hurda) adı verilir. Bunlar daha çok ispirto çıkarılmasında kullanılır.

Yerlerinde kurutulan incirler başta İzmir olmak üzere iç pazarlara gönderilir. Bunların çoğu İzmir’de standardize edilerek işlendikten sonra dış pazarlara yollanır.” İfadesini kullanmaktadır(204).

1964 yılında Nazilli Lisesi Müdürü olarak görev yapan Fehmi Erdoğan Nazilli’yi tanıttığı kitapçığında incire de yer ayırarak Nazilli için önemini vurgulamıştır.

“Nazilli’nin yazı sıcak ve kış aylarında da suhunet sıfırın altına düşmediği için tam incirin arzu ettiği bir iklime sahiptir,bu sebeple incir ağacı dikilebilir.İncir bahar aylarında yağışı arzu ettiği halde ,ermek için yazın yağmur istemez.Bir incir fidanı ancak dikildikten dört sene sonra ürün verebilir.Nazilli incirleri ince kabuklu ve küçük çekirdeklidir,ballı,iri kokuludur ve çabuk şekerlenmez.Sarı lop,gök lop,kara yaprak gibi çeşitleri vardır.İncirler Ağustos’ta ballanmaya başlar ve hemen toplanır,incir harmanı denen yerde kurutulur.İncirler büyüklüklerine ve renklerine göre ayrılır.İri,beyaz,lekesiz,yarasız olanları süzme,,daha büyük olanları elleme,esmer,yarık,lekesiz olanları naturel,diğerlerine hurda denir.Bunlar daha çok ispirto ve rakı yapımında kullanılır.İncirler dış pazarlarda aranmaktadır”(205).

Aynı yıllarda Aydın’ile ilgili bir kitap yayınlayan Leman Kısa da Fehmi Erdoğan gibi Gani Dikmen’in eserini temel alarak incir ile ilgili bilgiler aktarmaktadır:

“Aydın mıntıkasında yetişen incirler, dünya piyasasında önemli bir mevki tutmuştur, çünkü incir ağacının yetişmesi için lazım olan şartlar, Büyük Menderes havzasında bulunur.

İncir ağacı topraktan ziyade iklime karşı müşkülpesenttir. İncir ağacı sıcağı sever, kışın ısısında sıfırdan aşağı pek düşmemesi lazımdı, ağaç kışın ve baharlarda yağışlı bir iklim ister, yazın da katiyen yağmur istemez.

İncir erdikten sonra yağmur yağarsa ağaçta, yerde ve sergide olan bütün incirler bozulur, yani yenilmeyen ve ancak ispirto çıkarmak için kullanılan bir hale gelir, ufak bir bulut incirleri korkutur, onun için incirler Ağustos, Eylül aylarının yağmursuz geçmesi için dua ederler.

Aydın mıntıkasında tahminen üç milyon tane incir ağacı vardır. Aydın incirlerinin kabukları incedir, çekirdekleri küçük ve ballıdır, uzun zaman şekerlenmez, incirler büyüktür, güzel kokuludur, kurutmaya elverişlidir, incirler, Avrupa ve Amerika piyasalarında büyük bir şöhret kazanmışlardır. Kaliforniya’da birçok tecrübeler yapılmış fakat bizim incirlerimiz gibi ince zarlı, aynı lezzet ve kokuda incir alınamamıştır.

İncir ağacı dikildikten dört sene sonra ürün verir ve bir ağaç on beş senelik olunca en kudretli zamana varmış olur. Ağaç otuz yaşından sonra haraba yüz tutar. Erbeyli’de İncir Islah İstasyonu faaliyet halindedir.

İncirler; sarılop, göklop, karayaprak v.s. çeşitlere ayrılır. Ağaçtan alındıktan sonra bahçelerinde hazırlanan incir, harmanı denilen yerlere konup kurutulur. Kuru incirler renklerine, büyüklüklerine göre birkaç kısma ayrılır, iri beyaz lekesiz olanlara süzme, küçüğüne elleme, lekeli küçük olanlara natürel, bu vasıfta olamayanlara da hurda denir.

Tarım satış kooperatifleri müstahsile yardımcıdırlar. Kuru incirler İzmir’e gönderilir. Orada da seçildikten sonra pazarlara sevk edilir.

Büyük Menderes’te en önemli incir istihsal sahası: Ortaklar’dan başlayarak Sarayköy’e kadar uzanır, İstihsal merkezleri şunlardır: Ortaklar, Germencik, Erbeyli, İncirliova, Umurlu, Köşk, Çiftekahve, Sultanhisar, Bozdoğan’dır.”(206).

ÖNEMLİ NOT: Bu sayfalarda yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşlerdir.