Öncelikle belirtmemiz gerekmektedir ki bu yazı dizisinin başka bir kalemden çıkmasını arzu ederdik.
Ortak akılla sonuç elde etmek önce düşüncelere saygıyı göstermekten, daha sonra da tartışmayı uygarca yapabilmekten geçer.
Sektörel bazda sonuca ulaşabilmek de sektörün tüm taraflarının görüş ve düşüncelerini özgürce ifade etmelerinden, çıkar çatışmalarından çok, çıkar birliğini ön plana almaktan geçmektedir. Eğer sektörün bir kesimi diğer kesimlerine göre toplam kazançtan daha az pay alıyorsa, sektör içinde sosyal adalet ve hakça paylaşım açısından tartışma, daha da önem kazanmaktadır.
Tarım sektörü de bu ölçüler içinde ele alındığında sektörün taraflarının kavgadan çok anlaşmaya ve işbirliğine ihtiyacı ortaya çıkmaktadır. Sektör içinde de en az kazanan ve en payı alan üretici kesimin hak ve çıkarları başta olmak üzere tüm sektör bileşenlerinin haklarının savunulması, sorunların ve mevcut durumun ortaya konulması, sektörün güçlü ve zayıf yanlarının tespit edilmesi, sektör için fırsat ve tehditlerin belirlenmesi güçlü yanların kullanılarak fırsatların kazanca çevrilmesi, zayıf yanların bertaraf edilerek tehditlerin ve potansiyel tehlikelerin giderilmesi için yukarıda belirlediğimiz ilkeler doğrultusunda bir “tarım çalıştayı” planladık.
Öncelikle bazı kesimlerce bu çalıştayın daha büyük ve potansiyelli tarım merkezlerinde yapılması gerektiği itirazı ile karşılaştık. Ancak bizim için, tarım nüfusuna göre üretim potansiyeli, Türkiye ortalamasının üstünde olan Aydın’ın hem nüfus hem de tarım arazisi büyüklüğü bakımından en küçük ilçesi olan Buharkent’te yapılması gerekliydi.
Çünkü Buharkent, iklimi dolayısıyla, erkenci üzüm merkezi olma yolunda hızla ilerlemekte; kokteyl zeytin ihracatında Akhisar ile beraber ülke liderliğinde söz sahibi olmakta ve Türkiye’nin yaş üzüm üretiminde ilk sırada yer almaktadır.
Sorunlarına özüm bulunacaksa önce bu ilçenin tarım sorunları çözülmeliydi. Öncelikle üzüm, incir ve zeytinin sorunları ele alınmalıydı.
Buharkent’in diğer üstün bir tarafı da kurumlar arası anlayış, barış, işbirliği ve uyum konularında örnek gösterilebilecek az sayıda ilçelerden birisi olması idi.
Buharkent Kaymakamı Sayın Cemil Öztürk’ün ilçenin tamamını kucaklayıcı tavrı,her soruna sahip çıkması, Buharkent Belediye Başkanı Mehmet Erol’un geniş ufku ve sorunlara çözüm odaklı yaklaşımı, Buharkent İlçe Gıda Tarım ve Hayvancılık Müdürü Zeki Berhuni’nin bürokratik sınırları aşan yönetim anlayışı ve Buharkent Meslek Yüksek Okulu Müdürü Sayın Doç. Dr. Mesut Kırmacı’nın küçük bir yüksek okuldan öte, bir endüstri yaratma anlayışı ve heyecanı, “Buharkent Tarım Çalıştayı”nı başarılı kılmaları için yeterliydi.
ÖNEMLİ NOT: Bu sayfalarda yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşlerdir.