Korkunun ecele faydası yok!..
29 Mart 2017, ÇarşambaTweet |
Son yıllarda Orta Doğu ve ülkemizde oynanan en büyük oyunların başında ‘korkutma, sindirme’ gelmektedir.
Ekonomik savaşların en üst seviyelere geldiği şu günlerde hangi devletin kimle dost, kimle düşman olduğunu anlamak bile zorlaştı. Bir bakıyorsun senin dostun, bir daha baktığında senin düşmanının dostu oluvermiş. Yani demem odur ki şu anda dünya devletlerinin yaptığını ‘gahbıla’ bile yapmaz.
Elbette her filmin bir sonu vardır. Siz Orta Doğu’da ülkeleri, insanları yakıp yıktınız, evlerinden ettiniz ve bazı ülkelerin insanlarını bize gönderdikten sonra orada çakma bir devletçik kurmaya başladınız. Kurulacak devleti kurarken de o insanları kandırıyorsunuz ve yarınlarda o insanları da aynı şekilde öldüreceksiniz ve o devletçiği değiştirilmiş kitabınıza göre ‘Büyük İsrail’i’ yaratma peşindesiniz.
Öyle garip bir durumdasınız ve ‘şeytansınız ki’ çayın taşıyla çayın kuşunu vurmayı beceriyorsunuz.
Bu Düzen Düzelir mi?
Elbette düzelir ama kaç kişi daha ölür ve kaç ülke daha bölünür bunu kestirmek zor ama bilinen bir şey var ki eninde sonunda ‘ettiğinizi çekeceksiniz’ üzüntüm odur ki ülkenizde bu olayları bilen/bilmeyen tüm vatandaşlarınıza bu kirli oyununuza alet ettiniz ve milletinize lanetlediniz.
Şimdi diyeceksiniz ki ‘güç bizde, teknoloji bizde’ neden öyle olsun? An itibariyle öyle görünseniz de aslında boğazınıza kadar ‘kan, kin ve ahlara batmışsınız’ mazlumun ahını Allah duymaz mı sanıyorsunuz? Bunun hesabını sormaz mı sanıyorsunuz? Hiç haberiniz bile olmadan bir gün bakarsınız ki sizin planlarınız ve o çok güvendiğiniz teknolojiniz önce sizleri yakar.
Ülkemizde neler oluyor/olacak?
Ülkemizde benim bildiğim tarihte yani son 40 yılda ilk kez insanların kafası bu kadar karışık ve onlar da neyin ‘doğru’ neyin ‘eğri’ olduğunu çözmeye çalışıyor. Elbette millet olarak bir şuursuzluğumuz söz konusudur. Kendi insanımız kendi dini ve milli değerleriyle alay eder hale gelmiştir ve siyasette fanatik taraftar durumundadır. Belki de bu süreç tam Batılı ülkelerin istediği durumdur ama şunu bilin ki bu aziz milleti ‘para, şan, şöhret’ ile bir dönem kandırabilirsiniz ama oyunu çözdüğü anda dünyada karşısında duracak güç yoktur. Eğer inanmıyor iseniz tarihe bir bakın biz sizleri kaç kez yendik, yine yeneceğiz.
Birilerinin ‘oyun, tertip, işbirliği ‘ içinde yapıldığını iddia ettiğiniz 15 Temmuz bunun bir başlangıcıdır. 15 Temmuz'da ülkemiz düşmanlarının her köşede fırsat beklediğini ama bu oyunu halkımızın tankların önüne yatarak canını vererek önlediğini gördük ve inanın yarınlarda kafalardaki karmaşa bittiği anda ‘dini, mezhebi, ırkı, görüşü’ ne olursa olsun bu ülkenin her ferdi ilk sıralarda vatan ve milletini korumak için seve seve canını verecektir. Oysa siz kendi ülkenizde bir bıçak ve araçla terör eylemi yapıldığında ‘sokağa çıkamaz’ hale geliyorsunuz. Peki, bizim ve diğer ülkelere yapılanların binde biri sizin ülkenizde olsa ne yapacaksınız? Önce ağalarınız sonra halkınız sığınaklardan çıkamayacaksınız, peki bu sizi kurtarır mı? Asla kurtarmaz.
Sonuç olarak; Allah’tan korkuyorsanız ki hepimiz korkarız, o zaman mücadeleden ve oyunlardan asla korkmayacağız. Biz bazı Müslüman ülkelerde olduğu gibi ülke zora girdiğinde, düşman kapıya dayandığında kaçan milletlerden değiliz.
Referanduma az zaman kaldı ne olur kullandığımız dil ve üsluba çok dikkat edelim. Karar vermek için zaman çok. O güne kadar asla ve asla sen ‘Evetçisin’ sen ‘Hayırcısın’ diyerek birbirimizi kırmayalım. Siyaset kurumu ve siyasetçiler hata yapmış ve hala yapıyor olabilirler onlara şeffaf bakabilmek için ve devletimizin ebed müddet olması için hiç bir şeyden korkmuyoruz, korkmayacağız. çünkü bu ülkede yaşayan insanların ortak adı Türk ve hepsi kardeştirler. Kardeşler zaman zaman kavga eder hata yapar ama döner yine birbirini kucaklar.