Bizi anlayın artık
9 Mart 2016, ÇarşambaTweet |
Bizi anlamayanlara arz ederiz..
Esnaf ve sanatkârları basamak olarak kullanan çoktur. Bunlar kendilerini çok zeki sanırlar ama ahmaktırlar…
Sanatkârlarımız samimidir. İnanır. Siyaset ve dolaylı anlatımı bilmez veya hayatında yer yoktur.
Biz kanunlara uyarız, devleti her yerde savunuruz, devlete düşman olanı düşman, dost olanı dost biliriz.
Devletin kanun ve kurallarına uyulmasını her yer ve ortamda savunuruz yani devletçiyizdir.
Bizim olduğumuz ortamda hiç kimse devleti kötü yönde eleştirmeye cesaret bile edemez.
Biz ülkemize aşığız, bizim yanımızda kimse bölücülük yapamaz biz vatanseverizdir.
Biz devleti ebed-i müddet olarak bilir ve ona göre yaşarız.
Son yıllarda at izi it izine karıştı. Ülkemize hainlik edenler kahraman! Bizler maraba durumuma düştük. Buna rağmen hiçbir zaman devletimize karşı kin, nefret gütmedik, 'Hakkımızı yiyorlar' demedik.
VATANI SATAN MI, KORUYAN MI DEĞERLİ
Değerli Aydın milletvekilleri ve saygıdeğer hükümetimiz. Artık bir şeyi anlayın. Kim bu vatan için çalışıyor? Kim bu vatanı satıyor? Vatanı satan mı, koruyan mı değerli? Biz sanatkârlar olarak ekmeğe muhtaç olsak bile vatanı ve milleti satmayız. Satanların karşısında oluruz.
İşte sorun yaşıyorsak bu yüzden yaşıyoruz. Sorun, 'bizim oğlan' muamelesindendir. Artık sabır sona geldi daha fazla zorlamayın. Vatanı satanla, vatanı koruyana hak ettiği değeri veriniz.
Onlarca yıldır bu ülkede bazı sorunlar bitsin diye sabrediyorsak bu bizim korkaklığımızdan değildir. Kimse bu devletin nimetlerinden faydalanıp bu devlet ve millete hainlik etmek durumunda değildir.
Son dönemde umutlandık dedik ki, ‘Devletimiz bizi artık anladı, düşünüyor.’ Ama bu söylemden öteye geçmiyor.
'30 bin lira faizsiz destek vereceğiz' dediniz ama şu ana kadar faydalananlar, sırada bekleyenler; ihtiyacı olanlar değil. Tuzu kuru olanlardır.
''KREDİYİ HAK EDENE VERİN''
Geçtiğimiz günlerde ulusal yayın yapan bir gazetede çıkan ‘ Esnaf ve sanatkârlar borçlardan kurtuluyor’ başlıklı bir haber bizleri umutlandırdı ama maalesef şu ana kadar doyurucu bir açıklama yapılmış değil.
Devlete olan borçların bir şekilde ödenmesini sağlayın. 30 bin liralık krediyi, kullanması gerekenlere kullandırın. Hak etmeyeni ‘bey gibi yaşatıp’ hak edeni ‘rezil yaşatmayın.’
Bu devlete bağlı olanlarla, devlete zarar verenler ‘ödül ve cezasını almalıdır.’ Aksi halde bazı sorunları çözmemiz mümkün değildir. Kayıt dışı ve kaçak çalışan bir marka haline gelmişse devlet kurumları çökmüş demektir.
Acilen ihtiyacı olan esnaf ve sanatkârlara 30 bin liralık kredi ulaşmalıdır. Burada bazı esnaf kefalet kooperatifleri, kendilerini ‘Bakan’ yerine koyuyor. Bu konuda gereken müdahaleler yapılmalıdır.
Sabrın bir sınırı var. Bizler bu sabrı onlarca yıldır gösteriyoruz ama artık sabır taştı, taşacak.
Bizim sorunlarımızı kimse siyasi malzeme yapmasın biz maaşlı inşalar değiliz. Bizi anlamayanlar ve anlatamayanlar utansın.