Acı gerçek; 15 Temmuz...
12 Temmuz 2017, ÇarşambaTweet |
Türkiye Cumhuriyeti tarihinde kara bir lekedir,
Müslüman dindar insanlara vurulmuş darbedir,
Cevapsız veya çok cevaplı sorular ve cevapları olan karmaşık süreçtir,
Özetle ‘Kahpe Bizans’ sözünü bile gölgede bırakmış bir süreçtir.
Aslında yakın tarihe baktığımızda Osmanlının son dönemlerinde başlayan haçlı oyunları ve devleti bölüp parçalamaya yönelik büyük bir oyunun son açığa çıkanıdır 15 Temmuz Darbe girişimi.
Değişik dönem ve zamanlarda millet olarak açıklarımızı iyi bilen batılı/batıl devletler ara ara bizlerle oynuyor ve oynarken maalesef oyundaki herkes Müslüman! Bir türlü aşamadığımız Irk, Mezhep vs farklılıklarımızda nedense esas kaynak Kuranı Kerime değil de illaki bir bilene danışma ve ona biat etme hastalığımızdan her dönem herkes faydalanıyor.
Kendinizi nasıl biliyorsanız bilin aslında %90 hepimiz aynıyız. Duygusal, takım tutar gibi parti veya bir cemaate kayıtsız şartsız bağlılık. Oysa Allah bize akıl vermiş ve ‘Kitabımız Oku’ diyor ama biz ne aklı nede tek gerçek kitaba danışıyoruz.
Meseleyi biraz daha geniş açıdan baktığımızda göreceksiniz ki aslında kendi içimizde bölük pörçük bir yapıya sahibi ve asla bunun farkında değiliz. İşte bunun farkında olan batılı devletler ülkemiz içinde nerede ne yaparlarsa karşılığı ne olacak çok iyi biliyorlar. Bu açığı kapatmanın en iyi yolu hepimiz 15 Temmuz darbe girişimi sonrasında el ele verdiğimiz gibi sürekli devam ettirmemiz gereken bir sürece dönüştürmeliyiz.
Aslında 1 yıl önce bu konuda bir uzlaşı ve beraberlik olduğunda sevinmiştik ancak siyaset ve güç savaşları maalesef kalıcı olmasına mani oluyor.
Yaşanan bu vahim süreç içinde elbette vahamete uğrayanlar olmuş olabilir. Bu konuda yanlışlıkla veya hatalı bir işlem yapılanlar var ise acilen bunların hakları iade edilmelidir. Mesele o kadar karmaşık olduğu için demem odur ki onlarca soru ve onlarca cevabı vardır.
Efendim bunları filan parti buraya getirdi? Asla katılmadığım bir soru evet her parti katkıda az veya çok katkı sağlamış olabilir ama önemli olan az da çok da olsa birilerinin hedefe ulaşmaya yakın fark edilmiş ve bertaraf edilmiş olmaları elbette takdire şayandır.
15 Temmuz Darbe girişimini yapan FETÖ örgütünün açtığı yaralar saymakla bitmez. Ekonomide, sektörlerde ciddi yaralar açılmış ve hala bunun farkında olmayanlar var. Esnaf ve sanatkârların aldığı yaraları hala kimse görmemiş ya da görmüştür ama sıra onların durumunu iyileştirmeye sıra gelmemiştir.
Para, güç ve sermaye temeline dayanan yapısıyla güçlenmiş bu yapının bozduğu düzeni düzene sokmak zor ama imkânsız değildir. Allah 15 Temmuz gecesi devletimizi ve milletimizin yanında olmuş bu süreçten en az hasarla çıkmayı başarmışız. FETÖ örgütü içine girmiş iyi niyetli veya Allah rızası için hizmet edeyim diyerek farkında olmadan katılmış şimdi cezaevlerinde olanlar olabilir. Onlar için elbette üzülürüm çünkü 1 günlük özgürlüğün bedelini karşılayacak kadar para dünyada mevcut değildir.
Devletimiz ve Milletimiz büyüktür. Yaşanan bu kirli süreçte doğruyu yanlışı ayırmak çok kolay değil ama inanıyorum ki devletimiz yakın zamanda bu yapının ana kadrosunu ve safça içince olanı ayıklayacak güçtedir.
15 Temmuz 2016 gece oğlum aradı dedi ki ‘ baba darbe mi oldu tv öyle bir şey dedi’ dediğinde önce saçmalama oğlum dedim hemen açtığım TRT’de darbe açıklamasını görünce ne yapacağımı şaşırmıştım.
Sonrasında yaşananları hepimiz biliyoruz. Milletin sokağa çıkmasıyla işler değişti ve sabaha kadar uzun bir gece yaşadık. Bu gecede sokağa çıkıp hakkın rahmetine kavuşanlara Allah’tan rahmet kederli ailelerine sabırlar dilerim.
Tarih boyunca gündemde kalacak bu sürecin aşılması için emek veren can veren herkesten Allah razı olsun.
Farklılıklarımız zenginliğimiz olsun…