Ben ‘Değişim’ derken..!
11 Nisan 2018, ÇarşambaTweet |
Ahmet’in gidişinden, Mehmet’in gelişinden bahsetmiyorum?
Yanlış olduğunu düşündüğüm tespitler.
1. Dernekten Odaya geçiş yaptığımız tarihten bugüne doğru yönetilmediğimizi iddia ediyoruz.
2. Üyeler ve yöneticiler arasında sıkı bir bağ kurulamadığını iddia ediyoruz
3. Kaynakların doğru ve amacına uygun kullanılmadığını iddia ediyoruz
4. Kaynaklar ve gücümüz doğru kullanılsaydı şu an mevcut malvarlığımız en az 10 kat daha fazla olurdu
5. Hükümetler ve yerel iktidarlarla doğru ve akılcı bir işbirliği yapılamamış almamız gerekenleri alamamış aksine vermişiz
6. Teşkilat içinde öncü çalışmalar yapılamamış ve doğal olarak temsil ettiğimiz kesim her geçen gün çökmüştür.
7. Her seçim dönemi yeni seçilen Başkan ve Yöneticilerimizin heyecanları ve çalışma azimleri oy kaygısı için bir nevi kırılmıştır
8. Sorumluluk alanı olan 17 ilçede yeni ve orijinal projeler üretilebilecek iken üretilememiştir
9. İlçe idarecileriyle diyaloglar sadece protokol ağırlama/karşılamadan öteye geçmemiştir
10. Birliğimizin imkânları en üst seviyede ve sadece bir sonraki seçimde oy alma hesabıyla delegeler üzerine kurulmuş, asli görev bir nevi askıya alınmıştır
11. Kanun gereği yapmakla mükellef olduğumuz görevler sanki bir şey yapmışız gibi sunulmaktadır.
Ben olsam ne yaparım?
1. Aydında Esnaf ve Sanatkârlar Odaları Birliğinin marka değerini en az 5 kat ve zamanla daha fazla arttırırım
2. Asli görevini yapmayan hiçbir başkan ve yönetici bizden artı bir değer almaz aksine eksi yazar tepkiyi ortaya koyarız
3. Bağımsız bir ARGE birimi oluştururum, her yıl en az 1 hibe desteğinden yararlanırız
4. Öncelik projeye sahip çıkan ve yatırıma uygun olan ilçeler olmak üzere her ilçemizde günümüz şartlarına uygun Ahi Hanları kurar yerelde mantar gibi türeyen büyük marketlerin Pazar paylarının düşmesini ve yeni bir esnaf ve sanatkâr hizmet anlayışını ortaya koyarım
5. Son olarak UBER sorunuyla tanıştığımız ortama gelmeden sorunları çözer esnaf ve sanatkâra sokakta kavga ettirmeyiz
6. Ülkemiz ve yerelde halkın menfaatine olan projelerde devlet ve milletimizden yana oluruz
7. Seçim kazanmak ve oy almak için asla odalara defalarca ziyaret etmem
8. Ben gelmez isem birlik dağılır, ben gidersem yok olur gibi bir duruş ve bakış içine asla düşmem
9. Oy kullanacak delegeleri baskı ve birliğin imkânlarını menfaatlerine sunarak oy hesabı yapmam
10. Seçilmiş Başkan ve Yöneticilerimizin seçilmişliğini ve makamına saygı duyar onların makamına gittiğimde o saygıyı gösteririm
11. Esnaf ve Sanatkârlar Odaları Birliğinin Oda Başkanları ve Yöneticilerimizin patronu değil hizmetkârı olduğunu hissettiririm
12. Esnaf Odaları Birliğinde her gün Esnaf Sofrası kuracağız ve iş için gelen esnaf ve sanatkârlar ve yöneticilerimiz bu sofradan karnını doyuracaklardır
13. Başkan Vekili veya Vekilleri 24 saat Esnaf ve Sanatkârlarımızın hizmetinde olacak ekibi yönetecektir, dönüşümlü vekillik asla olmayacaktır
14. 3-6 ayda bir mutlaka yerel vekillerimiz ve 17 ilçe Belediye Başkanları ve kaymakamlarımızla bir araya gelip iilçe ilçe sorun ve çözümleri ortaya koyacağız.
Aslında daha çok konu başlığımız var. Bu başlıkların altına yüzlerce sayfa bilgi ve fikir eklememiz mümkündür. Ancak yaptığımız bir hizmette o hizmeti alan ve alacakların katkıları olmalıdır ki değeri olsun. Bunu yapmak için öncelikle ayaklarımızın yere basması lazım ve bilgi eksikliğimiz var ise tamamlamamız ve birbirimize saygı ve nezaket kurallarıyla yaklaşmamızla anlamlı olacaktır.
Son günlerde bazı arkadaşlar diyor ki; Süleyman aday olabilirim diyor ama gezmiyor dolaşmıyor, yedirmiyor, içirmiyor? Bu ne şaşkın ve talihsiz bir yorumdur. Esnaf ve sanatkâra hizmetkâr olmak için yola çıkacaksın ve bu makama geçmek için yüzbinlerce para harcayacaksın?
Bir insan bir şeye sahip olmak için eğer çok para harcıyor ise oradan çok daha fazlasını alacak demektir. Ben asla Birlik Başkanlığı gibi veballi bir işe arkamda sağlam gördüğüm arkadaşlar olmadan ortaya çıkıp ben adayım demedim demem çünkü benim talip olduğum görev alanında aidat ödeyen esnaf ve sanatkârların büyük çoğunluğu zor durumda yaşıyor ve asla ben bu görevde olmazsam olmaz gibi bir durumum yok çünkü benim dükkânım açık ve dükkânımda kazanacağım ve yapacağım çok işim var. Ancak istediğim yönetim şeklini oluşturur isem kesinlikle en üst seviyede görevimi yapar Türkiye gündeminde yer bulacak çalışmaları yaparım.
Seçimlere bir aydan az zaman kaldı ama bu zaman çok uzundur çünkü yönetime girecek 8 arkadaşımızın yerine 60 kişiye söz verildiği ‘ beraberiz’ diyerek umutlandırıldığını herkes biliyor. Beklenti içinde olan arkadaşların beklentilerine karşılamak elbette mümkün değil keşke farklı bir strateji izlenseydi ama ‘her yiğidin bir yoğurt yiyişi var’ bu yöntem bize geçmişten mirastır bu bir Akşit’in kurumumuza bıraktığı kötü bir mirastır. Keşke listeler 1 ay önce açıklansaydı ama bu asla olmaz gerçi başkanımız geçmiş dönemde ‘ hepimiz birlik başkanıyız, hepimiz yöneticiyiz, her dönem yönetim değişecek ve dönüşümlü başkan vekilliği teklifinde de hepimiz başkan vekiliyiz’ demişti bakarsın bir sürpriz yapar hepimiz ‘birlik başkanıyız der’ 6 ayda bir birlik başkanımız değişir ve her yönetim kurulu üyesi birlik başkanlığı yapmış olur. Olmaz mı? Ben gelirsem olmaz.
Sonuç olarak 3 adaylı bir seçimden ziyade 2 adaylı seçim daha mantıklı idi orada bir fikir alışverişi olsa daha iyi olurdu ama arkadaşlarımız biz daha iyi yöneteceğiz diye çıktılar başarılar dilerim. Ancak şartlar olgunlaşır ise 4 adayla bile gitmek mümkündür. Önemli olan şahıslar ve şahısların kazanması değil oluşacak yönetimin Esnaf ve Sanatkârlarımızın kaderi haline gelen sorunlarına çözebilecek bir yönetimin oluşmasıdır. Bu konuda bana ikna eden olursa kesinlikle arkasında dururum ama itibarını ve güvenirliğini kaybetmiş olanlara karşı duruşumuz ve fikrimiz değişmez.