Beş binlik yıllık geçmişi olan Türkiye Cumhuriyeti devleti ve milleti, Cumhuriyetimizin 100. Yılı'na az bir süre kala yine tarihi sınavlarından birini veriyor.
Türkiye’de Türk milletinin istemediği hiçbir şey olmamış ve olmayacaktır. Son 40 yılını terörle mücadeleyle geçiren Türk milleti, bu süreçte çok can ve mal kaybetmiştir. Her şeye rağmen Türk milleti, 'Türk'üyle, 'Kürt'üyle 'Laz'ı, 'Çerkez'i ile yani büyük çoğunlukla 'Türkiye ve Türk milletiyiz' diyor ve bu devam ettiği sürece ne vatan yıkılır, ne de bölünür.
Ülkemize ve halkımıza karşı her türlü oyun oynanmıştır. Din, mezhepler, ırklar, ideolojiler vs. her şey kullanılmış ama asla halkımızda var olan kardeşlik duygusu ağır yara almamıştır.
Halkımıza her ne kadar ‘Koyun‘ benzetmesi yapsalar da günü ve zamanı geldiğinde onları ‘koyun ‘ görenlere ‘çobanlık' edecek kadar ülke ve milletini düşünür ve gereğini yapar bu aziz millet.
90'lı yıllardan sonra moda olan ‘ben ilerici- sen gerici’ ya da ‘ben doğru, sen yamuk’ adamsın bakışıyla bir siyasi kültür oluştu. Bu noktada sen ne taraftaysan ‘karşı taraf vatan haini, 5 para etmez insan’ bakışı hakim oldu. Oysa yarın karşı tarafa toplum bir yetki verse önce o bakış açısında olan o tarafa geçer, işte sorun burası. Daha önce 5 para etmez dediği kesimin içine girince bu kez geldiği karşı taraf için aynı cümleleri kullanırlar ki bunlar zaman zaman çok ses çıkarırlar ve maalesef bu 5 para etmeyecek kişilere siyasetteki abileri ablaları yer verirler.
KRALDAN FAZLA KRALCILAR
Ülkemizde bir referandum yani anayasa değişikliği nedeniyle halk oylaması yapılacak. Ve yine sosyal medya ve kraldan fazla kralcı kesilenler, ortalıkta çok ses çıkarmaya ve neredeyse ‘Evet' diyorsa 'Hayır' diyene, 'Hayır' diyorsa 'Evet' diyene, hainlik ve daha ağır suçlamaları yapıyorlar. Ben inanıyorum ki bu sosyal medyada terör estirenlerin büyük çoğunluğu ya oy kullanmayacak ya da söylediğinin tersi oy verecek ama yine de konuşmaya devam edecek.
Meclis görüşmelerinde özellikle CHP daha farklı ve halkı ikna edici bir muhalefet yapsaydı, inanıyorum 'Hayır' oyları daha da artardı ama onların denediği yöntem 'Hayır' demek isteyenlere adeta 'Evet' deyin diye zorladı diye düşünüyorum.
Halkımızın sokakta, çarşıda, pazarda, sanayide, 'Askerin, polisin velhasıl herkesin bu kadar derdi varken bu değişiklikte acele neden?' sorusunu yüksek sesle dillendirdiği bir dönemde muhalefet, sanırım bunu tam göremedi. Önümüzde uzun bir süreç var ve bu süreç nasıl işler? Ne gibi olaylar olur? O gün geldiğinde inanıyorum çok kişinin kararı değişir. Benim buradan demek istediğim şudur ki, ister 'Evet', ister 'Hayır' deyin, sonuç değişmiyor. Biz kardeşiz. Türk milletiyiz.
MİLLET, KENDİSİNE 'KOYUN' DİYENLERE ÇOBANLIK YAPAR
Sonuç olarak sosyal medyada atıp tutanlar, bilmeliler ki bu millet Ak Parti'yi daha teşkilatları bile tamamlanmadan hatta genel başkanı yasaklı iken iktidar yapmıştır. Geçmişte ülkeyi yöneten partilerin çoğunu tarihe gömmüştür. Bunları yarın da yarından sonra da yapacak güç ve kuvvette olan millete ‘koyun gibi’ demeyin çünkü o sözü kullananlara ‘çobanlık yapacak’ durumdadır milletimiz.
Aydın merkezde eğer olağan dışı bir gelişme olmaz ise uzun zamandır ilk kez siyaset ve devlet kurumlarında bir denge oluştu ve bu denge umut veriyor.
Yaşanacak bu halk oylaması boyunca karşı taraf olarak gördüğünüz insanlara küfretmeyin, hakaret etmeyin, onların gönlünü alın, eksik bilgileri var ise paylaşın, anlatın, ama asla aşağılamayın çünkü küfrettiğiniz, hakaret ettiğiniz hiçbir kimsenin oyunu alamazsınız. Bu noktada 'herkesin bir strateji değişikliğine ihtiyacı var' diye düşünüyorum. Allah her şeyin hayırlısını versin.
ÖNEMLİ NOT: Bu sayfalarda yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşlerdir.