Sevin sevmeyin, destekleyin desteklemeyin Aydın’da bir kişi seçim ile işbaşına gelip söz sahibi olmuş ise buna sadece saygı duymak zorundayız.
Aydın siyaseti yeterince kısır döngü ve sen ben kavgasıyla kaybetmeye devam ediyor. Bunlar yetmiyormuş gibi son günlerde bir de başımızın belası durumuna gelen jeotermalin getirdiği sorunlar üzerinde yoğunlaşıyor.
Aydın’da en güçlü ve üretim temeline dayanan sivil toplum örgütleri Sanayi, Ticaret, Esnaf Odaları ve Borsa’dır. Bu kurumlarımız Aydın ve Aydınlı için gecesini gündüzünü katarak Aydın’a bir şeyler yapabilmek için uğraş veriyorlar. Diğer taraftan son günlerde Tabipler Odamızın yaptığı bir açıklama ve akabinde Borsa tarafından verilen bir cevap var. Sürece baktığımızda bir tarafta üreteni koruyup kollamak ve Aydın’ın milli değeri olan incire saldırı olarak algılamıştır ve yanlış bir algı değildir. Çünkü odalarımız yerel ürünlerin tanıtımı için ciddi uğraşlar vermekte ve bütçe harcamaktadır.
Diğer taraftan baktığımızda uzman bir seçilmiş hekim halkın sağlığıyla oynadığını söylüyor, dolayısıyla incirin itibarını sarsıcı cümleler kuruyor.
Ben odalarımızın en az Tabipler Odamız kadar bu konuda duyarlı olduğuna inanıyorum. Belki Tabipler Odamızın da kendince elinde verileri olabilir. Eğer elinizde ciddi ve kamuoyuna yansıdığı şekilde zararlı bir durum var ise önce odalarımızı bilgilendirmeyle başlaması daha mantıklı olurdu. Bu girişimi deneyip odalarımız kabul etmez ise işte o zaman basın bülteni, açıklama vs daha uygun olurdu.
Ben bir Aydınlı olarak jeotermalden hakkım varsa veya bundan dolayı zarar görüyorsam hakkımı helal etmiyorum. Jeotermal konusunda 15 yıldır bu memlekette her zaman görüş bildirdik, toplantılara katıldık, ama sonuç hiç değişmedi. Öncelikle bu süreçte 1. derece sorumlu olanlar paralarını bankalarda yatıran, Aydın’a yatırım yapmayan varyemezlerdir. Sonra siyasetçilerimiz ve yerel yöneticiler gelir.
Başta söyledim. Seçilmiş herkese saygı duyacağız. Seçilenler de Türkiye, Aydın ve temsil ettikleri kesimin haklarını korumak için çalışıp çabalayacaklar, ama asla partisi ve ideolojisini ön planda tutmayacaktır.
Son günlerde halkımız yine bazı meseleleri iyi gözlemlemeye başladı. Aşırı sol HDP ile aynı görüşte algısı yerleşti, yine toplumda aydın diye bilinen elit kesim de bu damgayı ‘bildiri’ sonucu yemiştir. Yani demem odur ki birçok unvan ve makam, değerini toplum gözünde yitiriyor.
Halkımız son günlerde teröre ve şehitlerimize karşı tepkisiz gibi görünüyor, ama asla öyle bir durum yok. Herkes artık bitirin diye ses çıkarmıyor. Ülkemizde muhalefet sorunu var, bunda herkes hemfikir ama bunun değişmesi için çok fazla bir gayretin olmadığı da gün gibi ortadadır. Yakın geçmişte AK Parti, CHP ve MHP’nin yaşadıkların baktığınızda bu çok açıktır.
Biz genelde yaşananlardan ders alıp adımız gibi aydın düşünüp doğru kararlar verelim. Birbirimizi kırmayalım ve Aydın ve halkımıza daha iyi bir Aydın ve yaşanabilir bir şehir oluşturmaya bakalım. Yoksa siyaset yapma adına Aydın’ın değerlerine zarar vermeyelim. 7 vekilimiz ve yerelde seçilmişler ve atanmışlar herkes mevcut durumu kabullenip Aydın için artı bir şey ne yapabilirim derdinde olmalıdır. Ben meselenin taraflarca uygun bir ortamda düzeltileceğine inanıyorum.
Tanıdığım bu değerli insanlar bunları yapabilecek durumdadır.
ÖNEMLİ NOT: Bu sayfalarda yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşlerdir.