Vahim hadiseler

Aydın sanayi sitelerindeki esnaf ve sanatkarlar, “Yanıyoruz!” diye haykırdı. 
Duyan duydu, anlayan anladı.
Kimi kulak tıkadı, kimi burun kıvırdı.
Bazı esnaf temsilcileri yangına su serpmek için çabalamak yerine, “eşeği devirttikten sonra yol gösteren çok olur” misali, kendi üyesi esnaf ve sanatkarları geldikleri bu durumla ilgili yargıladı, yadırgadı ve akıl verdi.
Oysa esnaf ve sanatkarları temsil eden o muhteremlerin, bacayı saran yangının akşam sabah kendi paçalarına tutuşacağından habersizmiş gibi davranmaları, bu noktaya nasıl gelindiğinin de açık bir göstergesiydi.
Birileri kendilerine teslim edilen görevlerle ilgili gerekli temsili yıllarca hakkıyla yerine getirmemiş, onlara teslimiyetçilik ölçüsünde bağlı olanlar da vekaletlerinin hesabını sormamıştı.
Sonuç itibariyle yangın büyüdü.
Gerçekten bir yangın var mı?
Var…
SGK Aydın İl Müdürü açıkladı:
“Aydın’da 90 binden fazla esnaf hakkında icra takibi başlattık.”
Muhakkak ki, vergi dairelerinin de esnaf ve sanatkarlarla ilgili bir o kadar icra takip dosyası vardır.
Sanayi sitelerindeki yangını söndürmek için, Eski Belediye Başkanımız İlhami Ortekin’in iddia ettiği gibi “sarhoş itfaiyeci” görevlendirirseniz, bir iki yıla kadar ne esnaf kalır ne de sanatkar…
* * *
Çine’de pavyondan çıkan iki grup birbirine giriyor, bıçaklar çekiliyor. Acil Servis’te bile adam bıçaklanıyor. Kavga eden ve olayda yaralanan iki kişi, farklı etnik kimlikten insanlar. Hadisenin toplumsal bir olaya dönüşmesi, güçlükle önleniyor.
Çine’de hırsızlar da cirit atmaya devam ediyor. Hemen her gece bir bakkal dükkanı soyuluyor. Çine’yi yönetenler çaresiz…
Ama başarılı işlere de imza atıyorlar. Gözlerinin önünde, çarşının göbeğindeki bakkal dükkanlarının soyulmasını önleyemeseler de, başka ilde karıştığı suçlardan dolayı iki yıldır aranan “Görünmez Adam” lakaplı zanlıyı yakalıyorlar.
Bizim meslektaşlarımız da Çine’nin düzenine ayak uydurmuş olmalı ki, Görünmez Adam’ı görünmeyecek şekilde fotoğraflamayı başarıyorlar.
Aleni suç ve suçluların görmezden gelindiği Çine’de “görünmezlik” iksiri içip suç işlemeye sakın kalkışmayın, enselenirsiniz…
* * *
Kuşadası’na giden bir otomobil, Germencik yakınlarında başka bir otomobil tarafından yolu kesilerek durduruluyor. Otomobildeki üç genç, yolunu kesenler tarafından öldüresiye dövülüyor. Sonra da kaybolup gidiyorlar.
Bu hadiseden iki gün sonra, Aydın’ın göbeğinde olayla ilgili olduğu öne sürülen iki grup kavga ediyor. Biber gazı kullanan polis olayı güçlükle yatıştırıyor. Kavgada üç kişi yaralanıyor. İddiaya göre aynı gece, eli sopalı gençler bazı işyerlerine zarar veriyor.
Yaşanan bu vahim hadisenin, etkin bir sosyal faciaya dönüşmesinden endişe ediliyor. Halkın can ve mal güvenliğinin sağlanması için güvenlik tedbirlerinin artırılması isteniyor.
Biz de sayın büyüklerimize, toplumun bu endişelerini “eşek yükünü devirtmeden” naklediyoruz. Gerisi onlara kalmış…
* * *
Aydın-İzmir Otoyolu’nun Germencik turnikelerinde ve yakın bölgelerinde, ayrıca Aydın-Çine Karayolu’nun belli bölgelerinde, bazı edepsiz kadınlar yoldan geçen sürücülerle fuhuş ve fuhuş pazarlığı yapmayı sürdürüyor.

Son bir ayda, anlık takip ettiğim haber ajansından ekranıma düşen asayiş haberlerinin neredeyse yüzde 25’ini yurt genelinde yürütülen “fuhuş operasyonları” oluşturuyor.
Oysa Aydın’da yıllardır alenice fuhuş yapan bu kadınlar ve arka planda onları yol kenarlarına sürenlerle ilgili hiçbir operasyon gerçekleştirilmiyor. Gerçekleştiriliyorsa da, biz duymuyoruz.
Bizzat kendim, hemen her gün 156 Jandarma İmdat telefonuna, bu kadınlarla ilgili ihbarda bulunuyorum. Güvenliğim açısından kayıt altına alınan görüşmelerim de, sanırım Aydın İl Jandarma Komutanlığı Haber Merkezi’nin kayıtlarında mevcuttur. Dileyen yöneticiler, geriye dönük o kayıtları da inceleyebilir.
Diğer illerde bu tür kadınlara yönelik “fuhuş” suçundan işlem yapılırken, Aydın’da bunların eylemlerinin Kabahatler Kanunu’na göre değerlendirilmesi, yakalansalar bile Adliye’ye bile sevk edilmeden 80-100 lira ceza yazılarak salıverilmesinin sebebi nedir?
Kabahatin sürekli hale gelmesi, suç değil midir?
Kanunlar Samsun’da, Urfa’da, Trabzon’da, Kütahya’da, Ankara’da başka, Aydın’da başka mı uygulanıyor?
Aydın’ı yönetenler, üç edepsiz kadınla baş edemiyor mu?
Sonuç itibariyle Aydın’da ekonomiden asayişe, sosyal hayattan siyasete vahim ve ilginç hadiseler yaşanıyor.
Ben çok umutlu değilim, ama umarım bugünlerde kahvaltılı - yemekli toplantılarla muhtarları kafalamak için mesai harcayan birileri, bir an önce bu hadiselerin de vahametinin farkına varır…