Takip Et
  • 22 Temmuz 2015, Çarşamba

Nice yıllara…

22 Temmuz 1998’de yayın hayatına başlayan Aydın Denge Gazetesi’nin, bugün 18. yaşına ulaşmasının sevinç ve mutluluğunu yaşıyoruz.

Geride kalan 17 yılda kendisini sürekli yenileyen Denge, bundan sonra da yenilenmeye, gelişmeye ve güçlenmeye devam edecek.

Denge’nin gelişmesi ve güçlenmesini, Denge’ye sahip ve mensup olanların güçlenmesi olarak değil, hep Aydın’ın güçlenmesi ve büyümesi olarak gördük.

Zaten kuruluşundan bu yana da Denge’nin sahibi, hep okurları olmuştur. Halkın sahiplenmediği hiçbir girişimin başarılı olamayacağı inancımızla, halk odaklı yayıncılık ve habercilik ilkemizden asla taviz vermedik, vermeyeceğiz…

Biz kuruluşundan bu yana Denge’yi, çocuğumuz gibi sahiplendik. Gelişimini ve geçirdiği her evreyi de bir insanın yaşadıkları gibi gördük.

Bugün 18 yaşına girerek genç bir delikanlı olan Denge’nin, bizim gözümüzde üniversiteye hazırlanan çocuklarımızdan pek bir farkı yok.

Yerel yayıncılık anlamında ise gazetemiz, bizim hedeflediklerimizin henüz yüzde 30-40 seviyesinde.

Yani Denge’nin daha kat etmesi gerektiği çok uzun ve meşakkatli bir yol var.

Denge’nin meşakkatleri ve zorlukları aşmayı bilen, haberciliği seven, tarafsızlığından taviz vermeyen 25’e yakını kadrolu, 40’a yakın güçlü bir ekibi var.

Bu ekip her gün en taze ve en ilginç haberleri hem internet sitemizle ve hem de gazetemizle sizlere ulaştırmak için çaba ve emek harcıyor.

Harcadığımız bu emeklerin boşa çıkmadığını her gün bize hissettiren okurlarımız, Denge’ye ayrı bir güç katıyor, yorgunluklarımızı dindiriyor ve şevkimizi artırıyor.

“Meyve veren ağaç taşlanır” ilkesinde olduğu gibi, zaman zaman Denge’yi taşlamak, karalamak, önemsizleştirmek, kendi kısır kavgalarının içine çekmek isteyenler geçmişte olduğu gibi bundan sonra da olacaktır.

Ne bizim ne de Aydın’ın onların anlamsız kavgaları ile kaybedecek bir vakti yok. Kendileri tertemiz olabilir veya öyle olduklarını iddia edebilirler, fakat en basitinden şehrin kaldırımlarının otlardan yürünemez hale gelmiş olması bile, bu zat-ı muhteremlerin işlerini düzgün yapmadıklarının bir göstergesi değil midir? Biz onları sadece kendilerini tertemiz tutsunlar diye değil, aynı zamanda bu şehri de tertemiz yapsınlar diye seçmedik mi?

Denge’yi ‘Denge’ yapan en önemli farklarımızdan birinin, reklamla haberciliği birbirine karıştırmamak olduğunu bir kez daha hatırlatma gereği duyuyorum. Yani bu gazetede birileri reklam verdi diye haberlerini yapmadığımız gibi, ‘haberlerini yaparsak reklam verirler’ anlayışına da hiç sahip olmadık. Fakat bölgesel ve ulusal yayın kuruluşlarının da yaptığı gibi, hazırladığımız özel sektör ilaveleri ile bu tür ihtiyaçların karşılanmasına aracılık ettik.

Netice itibariyle yukarıda da belirttiğim gibi bugün 18. yaşına ulaşmış üniversiteye hazırlanan bir genç olarak gördüğümüz Denge’nin bugünlere ulaşmasında emeği geçen, katkı sunan, sahiplenen, eleştiren, yol gösteren, nimetine ortak olup külfetine sırt çevirenler de dahil olmak üzere herkese teşekkür ederken, gazetemizin kurucusu merhum Şemsettin Karpınar amcamızı da bir kez daha rahmet ve minnetle anıyoruz.

Denge’nin üniversiteden mezun olup hayata atıldığı günleri de hep birlikte görmek dileğiyle, nice yıllara… 

ÖNEMLİ NOT: Bu sayfalarda yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşlerdir.