Takip Et
  • 20 Ocak 2014, Pazartesi

Uyan artık Aydın derin uykulardan!

Geçen gün iki misafirim geldi.

Biri çok değerli hocam, diğeri de onun arkadaşı.

Hocamın arkadaşı, Aydın’a yeni taşınmış.

Kendisi Mardinli.

Memur çocuğu olduğu için Türkiye’nin dört bir yanını gezmiş.

Tokat’ta, Sivas’ta yaşamış.

En son Ankara’da yaşarken, Aydın’a yerleşmeye karar vermiş.

Yazar ve şair. Kitaplaştırılmış eserleri var.

Mardinli olmasına rağmen, etnik takıntısı olmayan çağdaş, aydın ve dindar bir kişiliğe sahip.

Aydın’ı çok sevmiş. Aydınlıları da…

“Türkiye’nin hiçbir yerinde, Aydınlılar kadar mütevazi bir toplulukla karşılaşmadım” diyor.

Aydınlılardan; “Çok saygın, çok efendi” şeklinde övgü dolu sözlerle bahsediyor.

Aydın’da içine sindiremediği tek şey, halkın memurlar ve siyasetçiler karşısındaki ezikliği olmuş.

Buna örnek olarak da, hala bir amir veya memurun karşısında, Aydınlıların el pençe durmasını gösteriyor.

Aydınlıların bu mütevazi yapısının, memur ve siyasetçileri de bozduğunu söylüyor.

“Bizim oralarda ve yaşadığım diğer şehirlerde, buradakinin tam aksi olur. Memurlar ve siyasetçiler halkın karşısında el pençe durur” diyor.

Hatta Aydın’da astığım astık kestiğim kestik mantığı ile uzun yıllar görev yapmış herhangi bir memurun Mardin’e tayin edildikten bir ay sonra istifa edeceğini, buradaki alışkanlıkları ile orada görev yapamayacağını iddia ediyor.

68 yıl önce “Yeter söz milletindir” diyen demokrasi şehidi Başvekilimiz Adnan Menderes’in memleketi Aydın’ın ve bu memleketin insanlarının halini Mardin’le kıyaslamak, mevzunun anlaşılması için fazlasıyla yeterli sanırım.

Uyan artık Aydın, derin uykulardan!

ÖNEMLİ NOT: Bu sayfalarda yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşlerdir.