Takip Et
  • 25 Temmuz 2013, Perşembe

Sen sür

Orana sür, burana sür, nerene sürersen sür. 
Ankara’ya sür, İstanbul’a sür, nereye istersen sür.
Yeter ki sen sür.
Başkası işine el sürdü mü, sana engel çıkardı mı, işte o zaman bunun adı oluyor; sansür…
Sen sürme diye, hep sansürlerler.
Nereyi kes derlerse orayı kesersin.
Nereyi boya derlerse orayı boyarsın.
“Sür” dedikleri yere, ardına bile bakmadan yol alırsın.
Ta ki, “Dur!” denilene kadar…
Dün, Basın Bayramı idi.
Daha doğrusu, Basından Sansürün Kaldırılışının 105. Yıldönümü.
2. Meşrutiyetin ilan edildiği 24 Temmuz 1908 günü, 1876’dan kalma sansür kararnamesi de ortadan kalkmıştı.
25 Temmuz 1908 sabahı dağıtılan gazeteler farklıydı. Uzun yılların ardından gazeteler ilk kez sansür memurlarının değil, gazetecilerin tercihlerine göre basılmışlardı.
İşte bu durum, her 24 Temmuz’da “Basın Bayramı” olarak kutlanıyor.
Fakat gelinen süreçte, ne meslek mensuplarının içinde bulunduğu ekonomik ve sosyal şartlar gereği, ne de gazetecilere uygulanan açık ve gizli sansürler dolayısıyla böyle bir bayramdan söz etmek mümkün değil.
Şimdi yeni bir seçim sürecine giriliyor.
Bir nevi “sen sür” gazeteciliğinin tavan yapacağı, yeni bir dönemi daha yaşayacağız.
Bunun öncü belirtilerini hissetmeye başladık bile.
Görevde oldukları 4 yıldır, topu topuna 5 basın toplantısı bile gerçekleştirmeyip gazetecilerin karşısına çıkmaktan çekinenler, kendi istedikleri gibi makyajlayıp, süsleyip servis ettikleri haberlerle gündeme daha çok gelme çabası harcayacak.
Sırtlarını ve ceplerini okşadıkları “sen sür” gazeteleri ve gazetecileriyle, lehlerinde kamuoyu oluşturmaya çalışacaklar.
Bunu yaparken gerçek gazetecileri sansürlemeyi, gerçekleri gizlemeyi, saklamayı sürdürecekler; yüzlerine tükürülen değil, alınlarından öpülen fotoğrafları servis ederek günü kurtarmaya çalışacaklar.
Kimilerinin duyu organları, bugünlerde daha da hassas çalışacak. Pis kokular duymaya başlayacaklar.
Kimileri de bakar kör taklidi yapmayı sürdürecek. Yol kenarlarında alenen fuhuş yapan kadınları ve en az o kadınlar kadar arsızca yasa dışı alanlara çöp dökmeyi, vidanjör boşaltmayı sürdüren belediyeleri görmezden gelecekler.
Biz mi?
Aydın’ın ve Aydınlının menfaatleri doğrultusunda kesinlikle ‘sen sür’süz ve mümkün olduğunca sansürsüz gazeteciliğe devam…

NOT: Gazetemizin 16. Kuruluş Yıldönümü nedeniyle, çeşitli iletişim araçları ile bize ulaşarak iyi dileklerini ileten başta Aydın Valimiz Kerem Al olmak üzere, tüm dostlarımıza ve okurlarımıza teşekkür ederiz. 

ÖNEMLİ NOT: Bu sayfalarda yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşlerdir.