AyFm 100.5
  • 27 Eylül 2025, Cumartesi

Aydın’da Bir Ağaç Olsaydın…

Avusturya’da mimarlar ne yapmış? Ağacı kesmemiş, etrafına merdiven yapmış. Bizim memlekette olsa? Büyük ihtimalle önce kepçe gelir, “Yolun ortasında ağaç mı olurmuş kardeşim?” der, hop ağacı söker. Sonra da yerine bir beton dikerler, üstüne de kocaman bir tabela: “Hayırlı Olsun, Modern Proje!”

Aydınlı olarak içim burkuluyor. Çünkü bizim memlekette zeytin ağaçları sadece dalıyla değil, geçmişiyle de kutsaldır. Dedelerimizin gölgesinde dinlendiği, analarımızın yağını çıkardığı o ağaçlara kıyıldığını gördükçe, Avusturya’daki o ağacın etrafına merdiven yapılmasını izlerken insanın boğazı düğümleniyor. Hani derler ya: “Bir zeytin ağacı üç nesil görür.” Bizde bazen üç ihale bile göremiyor.

Orman yangınlarını da unutmamak lazım. Geçtiğimiz yazlarda Aydın’ın dağları cayır cayır yanarken, sadece çamlar değil, bizim yüreğimiz de kül oldu. Yangın söndü mü? Söndü. Peki sonrasında? Bir bakıyorsun, hop turizm alanı ilan edilmiş. Demek ki bizde doğa bile yanarken birileri fırsat kolluyor.

Çevre kirliliği desen ayrı bir dert. Aydın çayı kenarında piknik yapanlar, mangal keyfi yapıyor güzel güzel. Sonra kalkarken plastik tabaklar, şişeler, poşetler… “Doğa zaten kendini temizler” mantığıyla bırakıp gidiyorlar. Doğa da tabii isyan ediyor: “Ben sizin çamaşır makineniz değilim!”

Avusturya’daki mimarlar ağacı baş tacı yapmış. Bizde ise çoğu zaman ağaç kurbanlık gibi görülüyor. Oysa Aydın’ın inciri, kestanesi, zeytini; toprağına, suyuna, ağacına sahip çıkıldığında değerli. Betonla değil, yeşille övünmek gerek.

Şimdi bir düşünün: Avusturya’da bir ağaç merdivenin ortasında onurla dimdik duruyor. Peki ya Aydın’da bir ağaç olsaydın? Yol genişlemesine mi kurban giderdin, yoksa “gelişim” bahanesiyle kesilip yerinde bir otoparka mı dönüşürdün?

ÖNEMLİ NOT: Bu sayfalarda yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşlerdir.