AyFm 100.5

Masalda yılan, gerçekte insan

Eskiden masallar vardı…

Yılan sinsiliğiyle, kedi nankörlüğüyle, karga kindarlığıyla anlatılırdı. Biz de çocuk aklıyla doğaya bakar, ders çıkarırdık. Çünkü insanın aynası doğaydı; her canlının bir huyu, bir öğüdü vardı.

 

Ama bugün bakıyoruz ki roller değişmiş. Artık hayvanların sırtına yüklediğimiz ne varsa, hepsini biz üstlenmişiz. Sinsilikte yılanı, nankörlükte kediyi, kindarlıkta kargayı çoktan sollamışız.

 

Bakın mesela Aydın siyasetine…

Bir yanda “hizmet” diyerek kavga edenler, diğer yanda dün söylediklerini bugün unutanlar. Dün el sıkışanlar, bugün sırt dönüyor. Dün “omuz omuza” denilen yerde bugün hesap kitap yapılıyor. Dostluklar menfaatle ölçülüyor, hizmet yarışı yerini koltuk kavgasına bırakıyor.

Sinsilik mi arıyorsunuz? Fazlasıyla var.

Nankörlük mü? Dolu.

Kindarlık mı? Daha fazlası siyasetin içinde.

 

Oysa Aydın’ın asıl derdi bambaşka.

Toprak kuraklıktan çatlamış, yağmur bekliyor. Köylü ürününe değer arıyor. Gençler iş, umut ve gelecek hayali kuruyor. İnsanlar huzur, güven, adalet istiyor. Ama siyaset sahnesine baktığınızda görülen, çoğu kez birbirini alt etmeye çalışan yüzler… Dedikodu, koltuk hesabı, karşı tarafı zayıflatma çabası… Peki bu hengâmede halkın derdi kimsenin aklına geliyor mu?

 

Yılan masallardan çıkmış, kedi çoktan temize çıkmış, karga bile susmuş. Ama biz insanlar, özellikle de siyasetin içinde olanlar, onların yerine bile fazlasını yapıyoruz. Her fırsatta “halk için” deniliyor ama çoğu zaman mesele “benim için”e dönüşüyor.

 

Ve işte tam burada Aydın siyasetinin en büyük açmazı ortaya çıkıyor:

Memleketin geleceğini değil, kendi geleceğini düşünen siyasetçiler…

 

Koltuk için verilen savaş, halk için verilen mücadelenin önüne geçtiği sürece; bu şehir ne yağmurdan tam bereket görebilir, ne de güneşten huzur bulabilir.

 

Çünkü mesele basit:

Aydın’ın ihtiyacı ne yılan gibi sinsilere, ne kedi gibi nankörlere, ne de karga gibi kindarlara…

Bu şehrin ihtiyacı, gerçekten halkı için çalışan, toprağına bereket, insana umut olacak cesur yüreklere.

 

Ama bugünkü tabloya bakınca, maalesef görünen o ki; siyaset, halka hizmetten çok kendi gölgesine hizmet ediyor.

Ve unutmayın: Halk unutmuyor. Günü geldiğinde, kimin hizmet ettiğini, kimin kavga ettiğini çok iyi hatırlıyor. 

ÖNEMLİ NOT: Bu sayfalarda yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşlerdir.