Hafta sonu, Milliyetçi Hareket Partisi’nin Ankara’da düzenlediği iki önemli organizasyon vardı.
Cumartesi günü; “Türk Gençliği Büyük Kurultayı”
Pazar günü de; “Analar-Bacılar Kurultayı”
Her iki programı da, tvDEN’deki canlı yayından baştan sona izledim. Edindiğim izlenime göre MHP, iki gün peş peşe gerçekleştirdiği bu programlarla, seçim startını da vermiş oldu.
MHP Lideri Dr. Devlet Bahçeli’nin hem Cumartesi günü ülkücü gençlere, hem de Pazar günü kadınlara hitapları, çok önemli mesajlar içeriyordu.
Bahçeli’nin konuşmasındaki mesajlar sadece kendi teşkilatına yönelik de değildi. İç siyasete yönelik ince ve anlamlı mesajlar verdi, dünyaya da adeta meydan okudu.
Hele ki Cumartesi günü yaptığı konuşması, “Kükremiş sel gibiyim, bendimi çiğner, aşarım” türündendi…
MHP Genel Başkanı Bahçeli’nin konuşmalarını ve salonlardaki coşkuyu, teşkilatının Aydın’daki mevcut durumuyla da mukayese ettim.
Kendi kendime “Bozkurtlar Ankara’da böylesine en üst perdeden kükrerken, Aydın’da niye suspus?” diye sordum.
Parti içi meseleleri ben bilemem, söz de söyleyemem ama bir vatandaş gözüyle baktığımda, hafta sonu MHP Teşkilatı’nın Ankara’da yaşadığı, yaşattığı veya kamuoyuna yansıttığı heyecanın Aydın’da yüzde 1’i bile yok.
Bunu sadece MHP Aydın İl Teşkilatı özelinde de söylemiyorum, il geneline baktığımızda, insanlar sanki MHP’li ve ülkücü olduğunu söylemekten çekinir hale gelmiş.
Nazilli’de uzun yıllar, bana göre çok başarılı belediye başkanlığı yapmış, son seçimlerde başkanlığı MHP’nin içinden çıkan bir partiye kaptırmış Haluk Alıcık’ın, MHP Aydın İl Başkanlığı’nda aynı heyecana sahip olmadığı, aynı enerji ve sinerjiyi sahaya yansıtamadığı apaçık ortada.
Pazar günü gerçekleşen ‘Analar-Bacılar Kurultayı’nın baş aktörü Aile, Kadın ve Engellilerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Dr. Pelin Yılık, Eski Aydın Milletvekilimiz Deniz Depboylu hanımefendinin yerine bu göreve getirilmişti. Pelin hanım 6 aylık görev süresinde böylesine başarılı ve heyecanlı bir organizasyona imza atabiliyorken, biz Deniz hanımı Aydın’da bile göremez olduk.
Aydın’daki, “İlle de ben. Ben olmazsam, olmasa da olur” klasik hastalığı, belli ki MHP’nin de damarlarına kadar sirayet etmiş. MHP’nin başında adam gibi durup teşkilatına heyecan katması, ülkücüleri diri, Bozkurtları uyanık tutması gerekenler; bir yandan başka partileri dizayn etme derdine düşmüş, bir yandan da abidik gubidik sosyal medya paylaşımlarıyla siyaset yaptıklarını kendilerine de inandırmış durumdalar.
MHP Teşkilatı’nın Aydın’da içinde bulunduğu bu ahval ve şeraite kahrolan, çok sayıda ülkücü tanıyorum. Muhtaç olduğu kudretin damarlarındaki asil kanda mevcut olduğunu bile bile, gizli kapılar ardında başka kansızlar ve kanı bozuklarla şer ittifakları yapıldığı yönündeki iddia ve ithamlara ben katılmıyorum.
Pusuda yatan eski kurtları saymıyorum bile. Bu teşkilatın Burak Pehlivan gibi genç, dinamik, Aydın’ı iki günde ayağa kaldıracak yüzlerce neferi ve cevheri varken; Karacasu ve Karpuzlu’da MHP’li belediye var mı yok mu, MHP Cumhur İttifakı’nın bir parçası mı değil mi, bunu dahi hissettirememesi, sorunu anlamaya ve anlatmaya fazlasıyla yetiyor.
Eğer Aydın’ı gözden çıkarmadıysa, Sayın Bahçeli bunların alayını denize dökmeli ve daha vakit varken Aydın’da yepyeni bir teşkilat yapısı oluşturmalı.
Aksi halde, MHP Aydın’da, 2023’te de çakalların maskarası olur…
ÖNEMLİ NOT: Bu sayfalarda yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşlerdir.