Gazetecilere önemli kazanımlar getiren 212 sayılı yasa 10 Ocak 1961’de yürürlüğe girmişti ve bunun için 10 Ocak tarihi ‘Çalışan Gazeteciler Bayramı’ olarak kutlanıyordu. Ama bugün ne acı ki kutlanmıyor, kutlanamıyor.
1961 Yılında sağlanan haklar bir bir geri alındı. Süreç içinde meslektaşlarımız sosyal güvenlikten yoksun, toplu sözleşmesiz ve geleceği belirsiz bir yaşama mahkum edildi.
54 yıl öncekinin aksine, günümüzde gazetecilerin iş güvenliğinden ve çalışma koşullarının çağın gereklerine uygun olduğundan söz edebilmek mümkün değildir. Günümüzde kutlanması, kıvanç duyulması gereken bir bayram olmadığından, basın çalışanlarının iş ve sosyal güvencelerinin teminat altına alınmasını sağlayacak yasal düzenlemeler yapılıncaya kadar 10 Ocak’ları bayram değil, 'Dayanışma Günü' olarak değerlendirmeyi sürdüreceğiz.
Bu ülkede çalışan gazeteciler ne yazık ki dürüst çalışmasının karşılığında, ya özgürlüğünü yitirmekte, ya da ekmeğinden olmaktadır. Sendikasız ve hatta sigortasız çalıştırılan gazetecilerin olağan sayılmadığı bir ülkeyi özlüyoruz.
Ne acı ki yazılarından dolayı işine son verilmeyen gazeteciler ülkesinin hayalini kuruyoruz. Yönetenlerin hoşlanmayacağı yazıların başına bela getirmesinden korkan patronlardan arınmış bir basını dört gözle bekliyoruz.
Patronların tepesinde mali kılıçları sallandıran siyasiler yerine, daha olgun ve yansız davranan demokratik kişilikleri bir an önce görmeyi diliyoruz. İşte bu nedenle bugüne ‘Dayanışma Günü’ diyoruz.
İlimizde faaliyet gösteren gazete ve gazetecilerin hangisinin iyi ve başarılı olduğunu, kimin işinin en iyi şekilde ve Basın Meslek İlkeleri çerçevesinde yaptığını okuyucularımız ve halkımız karar vermektedir.
2015’te kes-kopyala-yapıştır ya da hazır e-mail gazeteciliği değil özgün, gazetecinin emeğinin, alın terinin olduğu özel haberlerin çoğalmasını istiyoruz.
İlimizde ve ülkemizde gazete ve gazetecilerin ‘falancanın, filancanın gazetesi/gazetecisi’ diye anılmadığı, gazeteci meslek kuruluşlarının ‘falancaya, filancaya’ değil, sadece meslek mensuplarına hizmet ettiği, gazetecilik mesleğinin birilerinin oyuncağı haline getirilmeyeceği günleri özlüyoruz.
Gerçek gazete ve gazetecilerin belli grup ve kişilere değil, sadece halka hizmet eden ve kamuoyunun haber alma hakkını kullanmaları için mücadele edenler olduğunun anlaşılabildiği günleri özlüyoruz.
Bu duygu ve düşüncelerle, basın şehitlerimiz ve ebediyete intikal etmiş meslek büyüklerimizi dua ve rahmetle anarken yazılı, sesli, görsel ve elektronik habercilik yapan yayın kuruluşlarımızda görevli tüm meslektaşlarımızın yeniden ‘Bayram’ olarak kutlamayı dilediğimiz 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü’nü birlik, beraberlik ve dayanışma içinde değerlendirmelerini diliyorum.
ÖNEMLİ NOT: Bu sayfalarda yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşlerdir.