DİKKAT KIRILIR
18 Ocak 2018, PerşembeTweet |
Ne yaparsanız yapın hiçbir zaman düze çıkamayacağınız bir eylemdir kalp kırmak. Kalp kırmanın kadını-erkeği, büyüğü-küçüğü, iyisi-kötüsü de yoktur, hiçbir insanın kalbini kırmayın. Ne dersek diyelim bazen oluyor işte öyle şeyler… Belki bilinçli değil belki de yüzde bin beş yüz kasıtlı oluyor.
Gerçeklerle yüzleştiğimiz zamansa kalp kıra kıra yolumuza devam ediyoruz. Hem de ne devam etmek. Kalp kırmada, gönül yıkmada, hatır saymamada üzerimize yok! Peki kalp kırmanın sonuçlarının nerelere kadar gideceğini, gidebildiğini hesap ettiğiniz oldu mu? Her gün kaç kalp kırdığımız aklınıza geliyor mu? Eşinizin, annenizin, babanızın, dostlarınızın, kardeşlerinizi, arkadaşlarınızın ya da hiç tanımadığınız birinin…
Kalp bir kırıldı mı, bir daha hiçbir şey eskisi gibi olmaz derdi büyüklerimiz. Küllense de üstü tamamen örtülse de, kalbinizin bir yerinde inceden inceye bir sızı kalır denirdi. Kalp kırmak suya yazı yazmak kadar kolay olsa da gece güneşin dogmasını beklemek kadar zordur telafisi derler. O yüzden sevdiklerinizin kalbini kırmayın… Gelin ne yaparsak yapalım söyleyeceklerimizi, dilimizden o an umarsızca dökülen cümleleri tekrar düşünelim ve bir süre eteleyelim. Bir saniye, bir dakika hatta hiç çıkmasın dilimizden o basit ama kırıcı sözler. Çok mu zor? Asla değil. Kendinize ya da etrafınıza bir bakın. Herkes başkasının mutsuzluğundan, kırıcılığından şikayetçi. Peki kim bu kötü kalpli insan? Yine bizler değil miyiz? O yüzden her şeyden önce kendimizden başlamalıyız güzel bir dünya yaratmak için. Büyük – küçük demeden herkese, her insana saygıyla bakmalı ve sevgi beslemeliyiz. Her şey yine dönüp dolaşıp bize gelecek ve o güzel dünyayı yine bizler var edeceğiz. Gülümseyerek geçireceğiniz günleriniz olsun ve kırılmamış kalplerde sevgi dolu insanlar olsun hayatımızda.