ARAP KIZI NEDEN CAMDAN BAKIYOR?
1 Şubat 2019, CumaTweet |
Kış mevsiminin ortalarındayız. Gecelerin uzun gündüzlerin de kısa olduğu, yağmurların dinmediği, soğuğun kesilmediği günlerdeyiz. Yaz sıcaklarının ortasında kendimizi serin yerlere attığımız günlerden çok uzağız. Özellikle yağmurlu günlerde pencereden dışarı baktığımız ve derin düşüncelere daldığımız günlerdeyiz.
Her mevsimin yaşandığı bu güzel coğrafyada, Aydın’da bildiğiniz gibi kar çok yağmaz. Ancak yağmurlar kendini iyice hissettirir ve bizleri evlere hapseder. Yağmur denildiğinde aklımaysa bir şarkı gelir. Yağmur yağıyor seller akıyor Arap kızı camdan bakıyor… Bu şarkının nereden nasıl geldiğini bilmeden çocukken her yağmur yağdığında söylerdik. Yıllar sonra merak ettim ve işin aslını Sunay Akın’ın yazılarından öğrendim. Geçtiğimiz günlerde yine sosyal medyadan bu hikayeyi anlatarak paylaşmış. Ben de hazır tekrar hatırlamışken bu hikayeyi sizinle paylaşmak istedim.
“İstanbul'da yılda sadece 1 gün bir araya gelmelerine izin verirlerdi. Mayıs aynın son cuması, şehrin dışında, bir tepede buluşurlardı. Güneş İstanbul’u aydınlatıyor ama o tepede onların tenleri kapkaraydı. Onlar İstanbul’daki Afrikalı kölelerdi. İstanbullu bu buluşmaya Arapların baharı diyordu. Çünkü sadece o gün İstanbul’da yaşayan köleler kendi dilleriyle kendi türkülerini söyleme haklarına sahipti. Buluştukları tepe Çamlıca Tepesi’ydi.
Hepimiz çocukken söylemişizdir şu tekerlemeyi. Yağmur yağıyor seller akıyor Arap kızı camdan bakıyor… Sahi Arap kızı neden camdan bakıyor da yanımıza gelip bizimle oynayamıyor? Oynayamaz. Çünkü o bir kölenin çocuğu… Senin yanına gelip seninle oynayamaz. Bizler bilmeden o kölelerin çocuklarının o pencereden bakışıyla hep eğlenirdik. Neşeyle söylediğimiz o tekerleme de İstanbul’un köle tarihi ve o Afrika’dan getirilen kölelerin dramı vardır.” Sunay Akın.
Hepinize mutlu günler sevgili Denge okurları.