Takip Et

SON DAKİKA

Utku Güngör

Kelimelerin Geçmişi-3

24 Ağustos 2015, Pazartesi

     

“Düşünceyle yaratılan her şey canlıdır.”

Charles  Baudelaire                                                                                                                            

      

      Her insanın  hikâyesi olduğu gibi kelimelerin de bir hikâyesi vardır çünkü onlar canlıdır.  Hayatın tüm renklerini yansıtır bizlere. Kelimeler  ağlamanın, gülmenin, sevinmenin öz evlatlarıdır. Kelimelerle duygularımızı ifade ederiz. Derlediğim bazı kelimeleri sizlerle paylaşıyorum;

   Pişmaniye

     Pişmaniye kelimesinin aslı peşmine olup Farsça kökenlidir ve yünlü anlamındadır. Tel tel olan bu tatlı, yüne benzetildiği için bu ad verilmiştir. Ancak, halk arasında yiyen pişman diye bir yakıştırma ile anlamlandırılmaktadır. Yerken ağza, dudaklara ve ellere yapıştığı için böyle bir yol seçilmiş ve gerçek anlamı araştırılmamıştır

    Pırasa

     Pırasa kelimesinin aslı, Farsça pür-hassa dan gelmektedir. Özelliği çok olan bu sebze Türkçenin ses özelliklerine uyarlanarak pırasa oluvermiş.

   Maydanoz

    Maydanoz kelimesinin aslı Latince makedonission’dur. Bu kelime Fars dilinde mide-nuvaz, mideyi okşayan yapı ve şekline dönmüş, Türkçede de maydanoz olarak form kazanmıştır

    Kerata

    Kerata sözü Yunancada keraton olarak kullanılır ki bu boynuz demektir. Ayakkabı çekeceği eskiden çoğunlukla boynuzdan yapıldığı için biz de boynuz anlamına kerata demişiz.

    Ya Herru Ya Merru

     Ya herru ya merru sözü argo olarak sık sık kullanılır. Herrû Arapça bir kelime olup kötü anlamına gelmektedir. Herrû sözünün havlamak, merrû sözünün de gitmek manaları düşünülürse havladı havladı, geçti-gitti anlamı ortaya çıkar. Türkçede biz, ne olursa olsun, umurumda değil gibi bir mana yükleriz (Gökçeoğlu 2004: 435).

  Anatole

    Anatolê (anatoli) sözüyle Hellenler güneşin doğuşu, yükselişi ile birlikte doğularındaki ülkeleri, bunlar arasında Küçük Asya’yı anlatıyorlar. Birçoğumuz da Hellenlerin adlandırdığı ülkemize Anavatan demiyor muyuz? Diğer yandan Anadolu’yu doğu olarak alırsak, Anadolu’nun doğusu dediğimizde doğunun doğusu gibi bir garip tanımlama ortaya çıkmış olur. (Baydur 1953).

      Türkçeyle kalın!



Yazarın Tüm Yazıları

Kelimelerin geçmişi 6

24 Nisan 2016, Pazar

Kelimelerin Geçmişi 5

24 Ekim 2015, Cumartesi

Kelimelerin Geçmişi 4

31 Ağustos 2015, Pazartesi

Kelimelerin Geçmişi-3

24 Ağustos 2015, Pazartesi

Kelimelerin Geçmişi 2

11 Temmuz 2015, Cumartesi

Kelimelerin Geçmişi-1

3 Haziran 2015, Çarşamba

Bitişik mi, Yoksa Ayrı mı?

25 Mayıs 2015, Pazartesi

Türkçem Benim Ses Bayrağım

2 Şubat 2015, Pazartesi

Yükselen grafik: Aydınspor 1923

4 Kasım 2014, Salı

Amatör futbolun kalbi tekliyor

14 Ekim 2014, Salı

Sultanhisarpor - Çeştepe maçından...

1 Ekim 2014, Çarşamba

Trabzon için kazanma vakti

27 Eylül 2014, Cumartesi

Türkçenin zenginliği deyimlerimizin oluşumu

15 Eylül 2014, Pazartesi

Nazilli'den güzel başlangıç

1 Eylül 2014, Pazartesi

Süper Lig Tahminlerim

30 Ağustos 2014, Cumartesi

Düzeltme İmi Üzerine Bir Yazı (^)

29 Ağustos 2014, Cuma

Türkçenin zenginliği deyimlerimiz ve atasözlerimizin öyküsü

21 Ağustos 2014, Perşembe

Premier Lig kaldığı yerden

20 Ağustos 2014, Çarşamba

Güle güle güzel insan

16 Ağustos 2014, Cumartesi

Talihsiz Kura

14 Ağustos 2014, Perşembe

Diller Ölür Mü?

8 Ağustos 2014, Cuma

Fenerbahçe'nin şansı

6 Ağustos 2014, Çarşamba

Tek dil, tek kılavuz

2 Ağustos 2014, Cumartesi

Futbol aşktır

1 Ağustos 2014, Cuma

Türkçenin Gücü

26 Temmuz 2014, Cumartesi

Yeni gözde Bruma

23 Temmuz 2014, Çarşamba

Transfer fısıltıları

18 Temmuz 2014, Cuma

Alman Akımı (Ekol)

16 Temmuz 2014, Çarşamba

Yeni Galatasaray

15 Temmuz 2014, Salı