Geçtiğimiz hafta, heyecanlı bir haftaydı şehrimiz için hummalı bir koşuşturma hakimdi her bir köşede. Bu heyecanın sebebi ise Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan'ın şehrimize bir dizi büyük sanayi kuruluşlarının açılışlarını gerçekleştirmek üzere ziyaret edeceği bilgisi üzerine çıkan haberlerin kamuoyu gündeminde geniş yer tutmasıydı.

Daha önce de bir program gerçekleşeceği söylenmiş ise de AK Parti Aydın İl Başkanı Sayın Ömer Özmen böyle bir ziyaretin olmayacağını duyurmuştu. Bu sefer de yine basında yer alan haberlerin aksine bir ziyaret gerçekleşmedi.

Tabi bunlar olası durumlar ve ülke gündeminin de yoğunluğu göz önünde bulundurulduğunda ziyaretin ertelenmesi gayet olası olduğunu kabul edilebilir buluyorum. Lakin ziyaret gerçekleşmese de ziyaretin konuşulması bile şehrimizi hareketlendirmeye yetti de arttı bile diyebiliriz.

Öyle ki CHP'li Aydın Büyükşehir Belediye Başkanı Özlem Çerçioğlu'nu bile heyecanlandırmış olacak ki ziyaret haberleri, açılışların bir kısmının gerçekleşeceği düşünülen Söke Organize Sanayi Bölgesinin içinde yer alan yollara asfalt döşenmesi jet hızı ile başlanmıştı. Başlandı başlanmasına da geçtiğimiz hafta 3 vardiya asfalt dökülen Söke OSB yollarında bu hafta in cin top oynuyor. Neden? Çünkü ziyaret ertelendi. Yani opotünist anlayış yine galip geldi ki geçtiğimiz hafta sıcak asfalt dökme makinalarından geçmeye fırsat olmayan Söke OSB'nin yolları, bu hafta yamalı bohça gibi yarım bırakılarak alan terk edilmiş durumda. Bu konu hattı zatında bölge sakinleri tarafından da net şekilde bilinmekte.

Peki nedir bu ana muhalefet temsilcisi Büyükşehir Belediyesi’nin sahte hizmet aşkının sebebi diye merak edenlere açıklamak gerekirse; şöyle ifade etmeliyim ki, Ankara Büyükşehir Belediyesinin açık ihale ile Türkiye'de emsallerinden çok ucuza olduğunu iddia ederek metrekaresi 100 dolara dökülen asfaltı 25 dolardan ucuza döküyoruz açıklamasından sonra bütçe görüşmeleri sırasında İçişleri Bakanı tarafından soruşturmaya tabi tutulacağını açıklamasının Aydın Büyükşehir Belediyesinde panik yarattığını düşünüyorum.

Çünkü Ankara Büyükşehir Belediye Başkanının övünerek biz metrekaresini 25 dolardan ucuza döküyoruz dediği asfaltı Aydın Büyükşehir Belediyesi neredeyse 250 dolara döktüğünü biliyor olmasıdır demek istiyorum. Hem de yüklenici firmanın ihale şartnamesinde firmaya özel şartlarla adres gösterildiği ve katılan firmalar arasında ihalede kabul edilen tekliften çok daha uygun fiyatları teklif eden firmalar olmasını da dayanak göstererek.

Tabi sonuçta tek sebebin bu olduğunu söylersek de haksızlık etmiş oluruz. Türkiye de iktidar partisi mensubu olsun olmasın yapılan idari soruşturmalar, adli soruşturma ve kovuşturmalar neticesinde en çok dosyada şüpheli ve sanık durumunda bulunan Aydın Büyükşehir Belediye Başkanı Sayın Özlem Çerçioğlu'nun bu kadar panik ve endişe içinde olması gayet normal kabul edilmelidir. Kaldı ki bu kovuşturma ve soruşturma dosyaları Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Sayın Fahrettin Altun'a bağlı CİMER kaydının bulunması da endişe ve kaygıyı ne kadar arttırdığını da kabul etmeliyiz.

Her ne kadar CİMER’de oluşan bu şikayet başvuruları bürokraside yer alan İller İdaresi Aydın İl Müdürlüğü tarafından azamete uğratılsa da benzer durumlarda işletilen Anayasanın 127. Maddesindeki idari yaptırımlar Aydın Büyükşehir Belediye Başkanını korkuya sevk ettiği açıktır.

Zaten bürokrasi ve yargıyı kendi lehine balans ayarı vermek suretiyle Cumhurbaşkanımız Sayın Erdoğan'ın geçmiş ziyaretlerinde 25 dakika özel görüştük algısı eşliğinde manipüle edildiği hafızalardaki tazeliğini koruduğunu düşünürsek, oluşturulmak istenen algıyla nasıl bir zevahiri kurtarma çabası taşıdıkları net olarak görülecektir.

Şimdi gelelim Sayın Cumhurbaşkanımıza iletmek istediğimiz maruzatımıza...

Sayın Cumhurbaşkanım; 2012 yılında 6360 sayılı yasanın parlamentoda büyükşehir statüsüne dönüştürülmesine karar verilmesi sonrasındaki süreçte kamu bütçesi olarak merkezi bütçeden ayırdığınız pay dahil olmak üzere Aydın halkından toplanan su ücreti ve vergiler de dahil edildiğinde yaklaşık 1 milyar liradan fazla bir rakamın yolsuzluk ve usulsüzlük içinde harcandığı ile ilgili İçişleri Bakanlığı Mülkiye Müfettişlerinin hazırladığı ve bizzat Sayın Bakan Süleyman Soylu tarafından soruşturma izni verildiğini bilginize arz etmek isterim. Ayrıca bunca soruşturma izninin adli makamlar içinde özellikle Aydın Cumhuriyet Başsavcılığınca 100'e yakın olarak adli soruşturma ve kovuşturmaya dönüştürüldüğünü de eklemek isterim.

Efendim, bunun yanı sıra organize olarak çıkar amaçlı suç örgütü oluştuğu şüphesi ve kamuoyunda FETÖ Borsası olarak adlandırılan yapının sanıklarından maktul Ahmet Kurtuluş tarafından Ağır Ceza Mahkemesi nezdinde Aydın Büyükşehir Belediyesinden aldığı ihalenin belli kesimlerce Aydın Büyükşehir Belediye Başkanı Özlem Çerçioğlu'nun yargı dosyasını kapatmaları ile elde ettiği itirafını da bilmiş olmanızın hayati derecede önemli olduğu kanısındayım.

Şehrimizde hali hazırda milyarlık bütçelerini yöneten Sayın Çerçioğlu'nun Devlet Denetleme Kurulu tarafından yüzlerce sayfalık mobbing uyguladığını belirttiği raporunda yer alan personellerin hala mahkemeler nezdinde aynı dosyada sanık olduğu ve bu konunun adil yargılamayı nasıl etkileyeceğini de öngörmenizi istirham ederim.

Belediyecilik konusunda efsane olmuş bir siyasetçi olarak bir belediye personelinin ita amiri olan belediye başkanı aleyhinde gelişen dava süreçlerinde objektif olarak beyanda bulunmasının zorluğunu da en iyi sizin tahmin edeceğinizi düşünüyorum. Diğer yandan kurumunun menfaatlerini savunmakla yükümlü belediye müdafilerinin Sayın Çerçioğlu'nun eliyle kurumun aleyhinde gelişen zararları ita amiri konumundaki makam hakkında görüş beyan etmelerinin, hayatın olağan akışına aykırı olduğu hukuken malumunuzdur.

Tüm bunların yanı sıra yaklaşık 2014 yılından bu yana devam eden yargı süreçlerinin iktidarınız döneminde vücut bulan yargıda hedef süre projesinin tam tersi istikametinde ilerlediği bilinmektedir. Devam eden soruşturmaların 8 yıl gibi zaman aşımına neden olacak sürede sonuçlandırılmaması, davaya dönüşenlerin ise hedef sürenin çok daha üzerinde zamanda karara çıkmamış olması, şehrimiz adına adalet duygusuna verdiği zarar açık olarak ortadadır.

Bahsettiğim tüm gerekçeler değerlendirildiğinde maruzatımız o dur ki, efendim adı gibi Aydın olan şehrimizde kamu hakkının korunması, adaletin hakkıyla tecelli etmesi, şehrimiz kaynaklarının usulsüzlük ve yolsuzluk iddialarından arındırılması için gerekli adli ve idari ehemmiyetin biran önce şehrimizin adı gibi aydınlığa kavuşturulması en öncelikli temennimizdir.

Dile getirmeye çalıştığım konular hiç bir kurumu yada şahsı töhmet altında bırakmak adına değildir.

Tensip buyurursanız kamuoyunda genişçe yer bulan Aydın Büyükşehir Belediyesinin devam eden soruşturma ve kovuşturmalarıyla ilgili halk arasında bilinen ismiyle Asfalt, Eman, Çöp Süpürme, Litera, Sampaş, Küre, Atatürk Spor Kompleksi ihaleleri doğrudan temin yöntemi ile gerçekleşen satın almalar ve FETÖ Borsası Davası ve benzeri idari ve adli süreçler ile ilgili talimatınız çerçevesinde yetkili makamlardan edineceğiniz malumatlar, arz ettiğimiz maruzatımızı doğrulayacaktır.

Anlatmak istediklerimiz şahsi beklentilerimizi değil, bizzat Yüce Milletimizin taleplerini dile getirmektedir. Bu duygu ve düşüncelerimiz ile huzurunuza sunduğumuz her ayrıntı doğrultusunda Devletimizin gücünü ve hükmünü diğer şehirlerde gösterdiğiniz ölçüde hissetmek arzusundayız.

Gerçekleştireceğiniz ilk Aydın ziyaretinde ise artık yolsuzluk ve usulsüzlük iddialarından temizlenmiş, aynı zamanda şüphe ve sanık suçlamaları içinde yönetilen kamu bütçesinin Aydın Halkı menfaatleri doğrultusunda arındırılmış olmasını saygılarımızla arz ve talep ederiz.

Cennet Mekan Ceddimiz Kanuni Sultan Süleyman'ın da buyurduğu gibi;

“Halk içinde muteber bir nesne yok Devlet gibi,

Olmaya devlet cihanda bir nefes sıhhat gibi...”