Takip Et

/>

SON DAKİKA

Prof. Dr. Ata ATUN

Batı, Kıbrıs Müzakerelerini Neden Başlatmak İstiyor?

6 Şubat 2024, Salı

     

Rum lider Nikos Anastasiadis, 2017 yılında Crans Montana’da sürmekte olan Federasyon müzakerelerinde Kıbrıs Türk müzakere heyetinden istediği tüm tavizleri aldıktan sonra kendini adanın tek sahibi, tek egemen gücü ve Kıbrıs Türklerinin de patronu olduğu inancına kapıldı.

Bu aşamadan ve bunca tavizden sonra Kıbrıs Türklerinin kesinkes kabul edeceği inancı ile Helen ülküsü olan Megali İdea doğrultusunda Rumların adanın mutlak yöneticileri olması hedefli masaya “Sıfır asker, sıfır Garanti” isteğini koydu.

Kıbrıs Türk Müzakere Heyeti Anastasiadis’in “Sıfır asker, sıfır Garanti” talebine “Hayır” dememiş, esasta kabul etmiş ve uygulamaya “Türkiye’nin garantörlüğü 12 yıldan sonra iptal edilebilecek, Türk askeri de adadan süreç içinde tamamen çekilecek” ifadelerini ilave etmişti.

Anastasiadis, talebinin sulandırıldığını düşünerek derhal masadan kalkmış, müzakerelere son verdiğini açıklamış, arabulucular arkasından koşmasın ve devirdiği masaya tekrardan oturtmasınlar diye de Crans Montana’yı terk etmişti. ABD ve AB’nin kendisine verdikleri destekten dolayı kendinden son derece emindi. İllaki “adadan Türk askeri gidecek, garanti Anlaşması son bulacak ve zamanı gelince de Enosis gerçekleştirilecek” rüyasına bayağı kaptırmıştı kendisini.

Ne var ki, işler istedikleri gibi gitmeyince son dört yıldır müzakerelerin “Federasyon içeriğinde ve Crans Montana’da kaldığı yerden devam etmesi için” her kapıyı çalıyorlar. Neleri kaybettiklerinin tam olarak farkındalar ve Federasyon müzakereleri bir şekilde kaldığı yerden başlarsa, ilk verecekleri yanıt “Kıbrıs Türk Müzakere heyetinin teklifini kabul ediyoruz. Türkiye’nin garantörlüğü 12 yıl değil ama 6 yıl sonra bitsin, Türk askeri de o tarihte adadan çekilsin” gibi şeyler olacak.

Olmasına olacak ama Türk müzakere heyetinin o dönemde verdiği tavizler de geçerli hale gelecek. Ne idi bu tavizler;

•Kıbrıslı Rumlara, Türk bölgelerinde 4 özgürlük hakkının tanınması,

•Türk topraklarına nüfusumuzun dörtte biri oranında Rum’un yerleşmesi,

•Türk nüfusunun dörtte bir oranında dondurulması,

•Yasama ve yürütmede Kıbrıs Türkünün 1960 Anayasasında var olan ayrı oy çoğunluğu hakkının iptali,

•Devlete istihdamlarda 70 Rum’a 30 Türk, Polis ve askerdeki istihdamlarda 60 Rum’a 40 Türk istihdam edilmesini kaldırılması,

•Dönüşümlü Başkanlıkta sürelerin eşit olmaması,

•KKTC topraklarının beşte birinin ve 40 civarında yerleşim yerinin Kıbrıslı Rumlara iade edilmesi sonrasında Kıbrıs Türklerinin topraklarının yüzde 29.2’a inmesi,

•4 kategorideki taşınmaz malların anlaşmanın ertesi günü otomatik olarak Rumlara iade edilmesi,

•Devlet Başkanlığı seçiminde yüzde 20 çapraz oy prensibi nedeni ile Türk bölgesinde yaşayan Rumların, Kıbrıs Türklerinin Başkanının seçileceği seçimlerinde yüzde yirmi oranına oy kullanması. (Rumlar hangi Kıbrıs Türkünü kendilerine yakın görürlerse, yüzde 20 Rum oyları ile o kişinin Başkan seçilmesinin sağlanması.)

•Federal devlete üniversite eğitimi ve çalışmak için gelecek kişi ve öğrencilere, Federal devletler tarafından değil, Merkezi Hükümet tarafından izin verilmesi,

•Kıbrıs Türklerinin varlığını koruyabilmesine yönelik mevcut deregasyonların iptal edilmesi,

•Mülkiyet konusunun iki federal devlet arasında değil, bireysel bazda çözülmesi,

•Yunanlar Kıbrıs adasına serbestçe giriş yapabilecekken, Türklerin Şengen vizesi alarak giriş yapabilmeleri.

Bu tavizlerden sonra kurulacak olan Federal Devlet’ten dolayı, daha tartışmaların içine girmemiş olan Kıbrıs Türkleri olarak bizlerin ve anavatan Türkiye’nin kaybedecekleri masaya konacak.

Kurulacak “Kıbrıs Federal Cumhuriyeti”, 10. Protokol içeriğince AB’nin üye bir devleti olacağı için, Türkiye’nin ada üzerinde hiçbir hakkı olmayacak.

Türkiye’nin “Sevilla Haritasını” kabul etmesi ve Adalar Denizi (Ege) ile Doğu Akdeniz’den çekilmesi istenecek.

Mavi Vatan olarak tanımladığı “Münhasır Ekonomik Bölgesi”nin geçerli olmadığı kendisine dikte edilecek.

Adalar Denizi ve Doğu akdeniz’deki mevcut FIR hatlarının tümünün geçersiz olduğu açıklanacak.

Kıbrıs’ta, aynen Gazze’de olduğu gibi Kıbrıs Türklerine karşı bir saldırı olduğunca, Türkiye’nin müdahale etmek hakkı olmayacak.

Kıbrıs Türklerinin ekonomik yaşamlarına, vatandaşlık haklarına ve tüm insani haklarına Rum Yönetiminin iki dudağı arasından karar verilecek.

En önde Hristodulidis’in, perdelerin arkasında ABD ve AB’nin Kıbrıs’ta Federasyon içerikli müzakerelerin Crans Montana’da kaldığı terden devamı için çırpınmalarının nedeni bu gerçekler.

Unutulan ise KKTC’nin başında Crans Montana dönemindeki başkanın olmadığı, Türkiye’nin bölgenin en güçlü devleti olduğu ve Kıbrıs Türklerinin iki devletli çözümden farklı bir anlaşmaya yanaşmayacağıdır… 



Yazarın Tüm Yazıları

Türkiye mi AB’ye, AB mi Türkiye’ye muhtaç?

22 Nisan 2024, Pazartesi

Türkiye-AB İlişkilerinde Değişim

25 Mart 2024, Pazartesi

Doğu Akdeniz’de Temelden Değişiklikler

12 Mart 2024, Salı

60 Yıllık Yanlış Düzeltilmeli

4 Mart 2024, Pazartesi

Yanlış Strateji, Yanlış Başlangıç

19 Şubat 2024, Pazartesi

Batı, Kıbrıs Müzakerelerini Neden Başlatmak İstiyor?

6 Şubat 2024, Salı

Küresel Güç Değişikliği Başladı

11 Ocak 2024, Perşembe

AB-Türkiye İlişkilerinde Yeni Aşama

15 Aralık 2023, Cuma

Özeleştiri Zamanı Geldi

7 Aralık 2023, Perşembe

Filistinliler ve Kıbrıs Türkleri

19 Ekim 2023, Perşembe

Dünya siyasetinde değişim başlıyor

21 Eylül 2023, Perşembe

Rumlar Niçin Müzakerelere Geri Dönüş İstiyor

7 Eylül 2023, Perşembe

Menendez’in Türk Düşmanlığının sebebi ne?

31 Ağustos 2023, Perşembe

Kıbrıs Rum ve Yunanistan’ın Pembe Hayalleri

10 Ağustos 2023, Perşembe

Türkiye’nin Kıbrıs ve AB Stratejisi

3 Ağustos 2023, Perşembe

AB Niye Taraf Tutuyor

6 Temmuz 2023, Perşembe

AB’deki Yeni Oyun

27 Haziran 2023, Salı

BM’nin İşi Zor

20 Haziran 2023, Salı

AB’nin Gündeminde Kıbrıs Sorunu Yok

6 Haziran 2023, Salı

EastMed Battı

30 Mayıs 2023, Salı

Söz Milletin!

23 Mayıs 2023, Salı

Zorla el koymak istiyorlar

16 Mayıs 2023, Salı

Ortaklık mı, Mutlak Hakimiyet mi?

10 Mayıs 2023, Çarşamba

Türklerin Kardeş Kömeği

3 Mayıs 2023, Çarşamba

AB Kıbrıs’tan bıktı mı?

25 Nisan 2023, Salı

Kıbrıs niye önemli? (Ata Atun - Çarşamba)

19 Nisan 2023, Çarşamba

Rumların “çözüm” modeli!

5 Nisan 2023, Çarşamba

Bunlarla mı ortak olacağız?

29 Mart 2023, Çarşamba

Rumlar'ın umudu AB’de

22 Mart 2023, Çarşamba

Rumların Büyük Hayalleri

8 Mart 2023, Çarşamba

Savaşlar ve Depremler

1 Mart 2023, Çarşamba

Geleceğimizin Önderlerini Kaybettik

22 Şubat 2023, Çarşamba

ABD, AB’ye ayar mı veriyor?

8 Şubat 2023, Çarşamba

ABD'nin Kuklası BM'den Ne Bekliyordunuz?

25 Ocak 2023, Çarşamba

Avrupa tümüyle ABD’ye teslim oldu

18 Ocak 2023, Çarşamba

DOĞU AKDENİZ’DEKİ YENİ YAPILANMA

11 Ocak 2023, Çarşamba

Şehitlerimizi rahmetle anar, gazilerimizi minnetle selamlarım..

4 Ocak 2023, Çarşamba

BİZ İSYAN ETMEDİK

28 Aralık 2022, Çarşamba

İngiltere-Türkiye dayanışmasının hedefleri

21 Aralık 2022, Çarşamba

Küçük Kaymaklı ve Maraş

14 Aralık 2022, Çarşamba

İsrail Lübnan Anlaşması ve Doğu Akdeniz’deki Yeni Yapılanma

7 Aralık 2022, Çarşamba

HAYDUT DEVLET KİM?

30 Kasım 2022, Çarşamba

KKTC’nin Türk Devletleri Teşkilatına Üyeliği

23 Kasım 2022, Çarşamba

KKTC'nin üyeliğine AB İtirazı

16 Kasım 2022, Çarşamba

Rum yargısına güvenmiyoruz

9 Kasım 2022, Çarşamba

F-35 Savaş Uçağı ve Gerçekler

2 Kasım 2022, Çarşamba

Beşparmak Dağları'ndaki Bayrağımız

26 Ekim 2022, Çarşamba

Kıbrıs Sorununa Hindistan-Pakistan Çözümü

19 Ekim 2022, Çarşamba

BM’nin, KKTC ile S.O.F.A. Anlaşması Yapması Gerekir

12 Ekim 2022, Çarşamba

YUNANİSTAN’IN DOĞALGAZ STRATEJİSİ

5 Ekim 2022, Çarşamba

Yunanistan’ın ve Rumların Politik Hüsranı

28 Eylül 2022, Çarşamba

ABD’nin Türkiye Seçimlerine Yönelik Planı

21 Eylül 2022, Çarşamba

Türkiye Üzerinde Oyun mu Oynanıyor?

14 Eylül 2022, Çarşamba

BOP’un doğum tarihi 11 Eylül değil

31 Ağustos 2022, Çarşamba

Rumların Bitmeyen Yalanları

24 Ağustos 2022, Çarşamba

Rumların Azerbaycan korkusu

17 Ağustos 2022, Çarşamba

KKTC’deki Rum Okulu Kapatılmalı

10 Ağustos 2022, Çarşamba

BM ve Kıbrıs’ta Çözüm

20 Temmuz 2022, Çarşamba

ABD Türkiye İlişkileri Bozulabilir mi?

15 Temmuz 2022, Cuma

Mehmetçik’siz bir Kıbrıs olamaz!

6 Temmuz 2022, Çarşamba

Büyük Orta Doğu Projesinin Perde Arkası

5 Temmuz 2022, Salı

Kimmiş Revizyonist?

30 Haziran 2022, Perşembe

İHA’lar için kara propaganda

28 Haziran 2022, Salı

Türkiye Saldırı Altında

14 Haziran 2022, Salı

Hadi Oradan!

31 Mayıs 2022, Salı

Türkiye’nin Yükselişi

20 Nisan 2022, Çarşamba

İsrail doğalgazı KKTC’den mi geçecek?

6 Nisan 2022, Çarşamba

Rumlar hadlerini bilecek

23 Şubat 2022, Çarşamba

Kıbrıs’ta GYÖ aldatmacası

18 Şubat 2022, Cuma

TMT ve biz Kıbrıslı Türkler

16 Şubat 2022, Çarşamba

Böyle buyurdu AB!

9 Şubat 2022, Çarşamba

Kıbrıs Zafere Doğru - TRT

8 Şubat 2022, Salı

Anastasiadis’in Ercan Tuzağı

4 Şubat 2022, Cuma

Kıbrıs birleşirse Türklerin hakkı ne olacak?

5 Ocak 2022, Çarşamba

Kıbrıs’ın Kaderinin Değiştiği Gün

27 Aralık 2021, Pazartesi

Rumlar yeni yaptırımlar peşinde

15 Aralık 2021, Çarşamba

Vatikan’ın Gözü Kıbrıs’ta

8 Aralık 2021, Çarşamba

Rum Yönetiminin Yeni Hayali Projesi

30 Kasım 2021, Salı

Dünyada hoş bir seda bırakıp giden babam Prof. Dr. Hakkı Atun (ATA ATUN)

17 Kasım 2021, Çarşamba

Güvenlik kuvvetlerimize verilen arazi

26 Ekim 2021, Salı

İngilizlerin Kıbrıs tuzağı

27 Eylül 2021, Pazartesi

Doğu Akdeniz’de dengeler tekrardan değişti

23 Kasım 2020, Pazartesi