Takip Et
  • 10 Nisan 2015, Cuma

Fenerbahçe kafilesine saldırı

Bir süreden beri ülkemizin huzuruna kasteden, millitimizi üzüntüye sevk eden olaylara şahit olmaktayız. Bu ajitasyonların en sonu, Rize deplasmanından dönen Fenerbahçeli futbolcuların içinde bulunduğu otobüse yapılan silahlı saldırıdır. Profesyonelce yapıldığı düşünülen bu saldırıyı sanki Trabzonsporlu bir taraftar yapmış gibi tezgâh hazırlanıp saldırının av tüfeği ile yapılmış olması iki takım taraftarlarının çatışmasına yönelik olduğu değerlendirilmektedir. Otobüsün devrilmesi ve denize uçup Fenerbahçeli futbolcuların zarar görmesini, yaralı olmasına rağmen otobüs şoförünün ve koruma görevlisinin ani refleksi sayesinde, bu tezgâhı kuranların amaçlarına ulaşamaması, ülkemizi bir kaostan korumuştur. Komplo teorisi diyebilirsiniz ancak gezi parkı olaylarından bu güne kadar yapılanlara baktığımız zaman Türkiye’nin büyümesine, istikrarına kast edildiğini düşünmek yanlış olmaz. Gezi parkı olaylarından önce faizlerin %4,50 lere düştüğünü, üçüncü boğaz köprüsü, üçüncü ve dünyanın en büyük havalimanı, nükleer santral, kanal İstanbul, körfez geçişli İstanbul-İzmir otoyolu gibi dev projelere start verildiği bir zamanda gezi parkı olayların başladığı, gezi parkı platformunun okuduğu bildiride bu dev projelerden vazgeçilmesini istenmesi, gezi parkı olaylarından önce bazı yabancı TV canlı yayın araçlarının taksimde konuşlanması, gezi parklı olaylarından sonra faizlerin %10 ların üstüne çıkması, ardından 17–25 Aralık darbe girişimi, ardından 6–7 Ekim olayları ile bilhassa doğu ve güneydoğu bölgemizin yangın yerine çevrilmesi, ülkemizin istikrarına ve kardeşlik projesine yönelik saldırı değilse nedir? Yeni Şafak gazetesini iki gün üst üste bir takım karanlık ilişki ve masonluk belgelerini yayınlamasının ardından, dikkatleri başka yöne çekmek ve bu konunun tartışılmasını, konuşulmasını önlemek için İstanbul’da savcımızın şehit edilmesi, İstanbul Emniyet Müdürlüğü’ne yapılan saldırı gibi olaylara baktığınız zaman DHKPC izini görürsünüz. Bu taşörön örgütün öncülüğünde yapılan gösteri ve Vandallıkları yapanlar için o gençlerin alınlarından öpüyorum diyenlere selam olsun. Bir takım acıtasyonlarla ülkemizi yangın yerine çevirmek isteyen hainlerin milletimizin engin feraseti sayesinde menfur emellerine ulaşılamayan mahfillerin son marifetleri, Fenerbahçe kafilesine yapılan saldırıdır. Amaçlanan Türkiye’ni iki büyük kulübünün taraftarlarının ülke çapında çatışması, seçim öncesi ülkenin karışmasıdır. Sevgili dostlar! Seçimlere kadar buna benzer birçok olay meydana gelebilir. Uyanık olup birbirimize daha fazla sarılmamız, ülkenin istikrarına, huzuruna, kalkınmasına kast eden iç ve dış odaklara iyi bir ders vermemiz, haziran seçimlerini festivale çevirmemiz gereklidir diye düşünüyorum. Ne olur iç ve dış düşmanları bir kez daha hayal kırıklığına uğratalım. Özetle Fenerbahçe otobüsüne yapılan saldırı taraftar saldırısı değil, ülkenin istikrarına, birliğine kasteden terör saldırısıdır. 

ÖNEMLİ NOT: Bu sayfalarda yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşlerdir.