Takip Et
  • 3 Nisan 2015, Cuma

Kırk yıllık kani...

Türk Kadınlar Konseyi Derneğinin Aydın Nevzat Biçer Kültür Merkezi’nde düzenlediği partilerin kadın aday adaylarının tanıtım toplantısına katılmıştım. Aday adayı bir hanımefendi kendisini tanıtmak yerine yapacaklarından bahsederken, orta çağ kalıntısı bütün ilişki ve kurumları hayatın her alanından temizlemek hedefleri olduğunu söyledi. Hanımefendiye yazı vermişler elindeki metni okudu. Bir ara hava almak için dışarı çıktığımda karşılaştığım hanıma, hanımefendi tebrik ederim güzel konuştunuz deyince sevindiği yüz ifadesinden belli oluyordu! Yalnız orta çağ kalıntısı kurum ve ilişkilerden neyi kast ettiğini açıklık getirmesini istedim. Aday adayı hanımefendiden önce orta yaş üzeri bir hanım araya girip feodal yapıdan ve Türkiye’de demokrasi olmadığından bahsetti ve başörtüsünün simge olduğunu söyleyiverdi. Bu arada benim soru sorduğum hanım kayboldu ve iki hanımla sohbetimiz devam etti. Hanımefendi demokrasi yok diyorsunuz, demokrasi yok diyorsunuz ama her gün bu ülkenin cumhurbaşkanına, başbakanına, hükümetine eleştiri sınırlarını aşan hakaret ediliyor ve siz başkasının özgürlüğüne karşı çıkıyorsunuz. Siz demokrasiyi, özgürlüğü kendiniz için mi istiyorsunuz derken söz Atatürk’e dayandı. Zaten bir kesim sıkışınca Atatürk’e sarılıyor. Hanımefendi sizin kafanızda bir Atatürk şablonu var Atatürk’ü o şablonun içine yerleştirmeye çalışıyorsunuz ama Atatürk o şablonun içine sığmaz dedim. Atatürk’ün ölümünden sonra paraların, altınların üzerinden ve resmi dairelerden Atatürk’ün resminin kaldırıldığını, İnönü’nün resimlerinin konulduğunu 1950 den sonra Demokrat Parti ve Menderes’in Atatürk’e iadeyi itibar ettiğini, Resmi dairelere, altınlara ve paralara yeniden konulduğunu Anıtkabir’in Menderes döneminde yapılıp Atatürk’ün naşının müzeden alınıp Anıtkabir’ Menderes döneminde nakil edildiğini bilip bilmediğini sordum. Ama Menderes’in Amerika’ya teslim olduğunu Marshall yardımı aldığını oysa ülkenin sosyalizmle kalkınabileceğini söyledi. Daha ileri giderek Hz. Muhammed’de sosyalistti deyiverdi. Bende peygamberi bu işe karıştırmayın dedim ve tabi Kuzey Kore gibi kalkınırdık dedim. Hanımefendi çantasından bir paket marlboro sigara çıkarıp ikram etmez mi? Bende kusura bakmayın hanımefendi ben Amerikan sigarası kullanmıyorum deyince renkten renge girdi. Hem Amerikan düşmanlığını haykırmaktan geri kalmayacaksınız hem Amerikan sigarası içeceksiniz Allah akıl fikir versin. Sevgili dostlar Türk solunun demokrasi özgürlük isteği sadece kendileri içindir. Tek parti döneminde kendisini sınıf üstü gören zihniyet çok partili hayata geçince tüm insanımızın eşit olmasını bir türlü içine sindiremedi, hazmedemedi vesselam. Kırk yıllık kani olur mu yani...

ÖNEMLİ NOT: Bu sayfalarda yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşlerdir.