Türkiye Değişim Partisi Genel Başkanı Mustafa Sarıgül, tvDEN'de Gazeteci Emin Aydın’ın hazırlayıp sunduğu ‘’Emin Aydın’la Baş Başa Özel’’ programının canlı yayın konuğu oldu. Futbolda ofsaytı kaldıracaklarını söyleyen Sarıgül, siyasette de delege ağalığına son vereceklerini ifade etti.

(FOTOĞRAFLAR İÇİN TIKLAYIN)

Sarıgül, “Türkiye tarihinde Pazar günü bir ilke imza atacağız. Demokrasi tarihinde bir ilke imza atacağız. Bugüne kadar biliyorsunuz Genel Başkanları sadece Genel Başkanların seçtiği delegeler seçiyordu. Biz diyoruz ki, bu doğru bir sistem değil. Türkiye’nin kaderiyle 1300 tane delege oynayamaz. O nedenle bir reform yaptık. Türkiye Değişim Partisi olarak Genel Başkanı partiye kayıtlı üyeler seçiyor. Şu anda adaylık müracaatları başladı. Partimize kayıtlı her yurttaşımız aday olabilir. Delege ağalığına son vermek istiyorum. İlçelerde de delege sistemini kaldırdık. Biz Türkiye Değişim Partisi olarak düşünce reformu yapan bir partiyiz. Türkiye’nin en büyük eksiği siyasi partilerin işlevi. Siz siyasi partileri demokratik hale getiremezseniz Türkiye’yi nasıl demokratik hale getireceksiniz? O nedenle demokrasinin partilerde başlaması lazım. Pazar günü bütün Türkiye’deki illerimizde sandık kurulacak. Şu anda binlerce üye oylamaya katılacak ama 3 sene sonra inşallah milyonlarca yurttaşımız oylamaya katılacak. Tam demokrasi, tam özgürlük, tam adalet diyoruz” dedi.

“BEN PARTİMİ İKTİDARA TAŞIYAMAZSAM GÖREVİ BIRAKIRIM”

Sarıgül, “Partiyi ben kurmadım. Partiyi bana yurttaşlarım, halkımız, milletimiz kurdurdu. Bugün 20 yıldır ülkeyi yöneten iktidar partisi var ama iktidardan anahtarı teslim alacak olan yeni bir parti yok. Bugüne kadar mevcut partiler defalarca sandığa gittiler ve sonuç alamadılar. Çünkü niye biliyor musunuz? Ankara’da tek parti var. Hepsi aynı, hiçbiri demokratik değil. Türkiye’nin tek demokratik partisi Türkiye Değişim Partisi. Çünkü Türkiye Değişim Partisi’nde birey yok, Genel Başkan yok. Üyesinden Genel Başkana kadar hepsi aynı hakka ve aynı hukuka sahiptir. Burada lidere bağlı demokrasi yok halka ve milletimize bağlı demokrasi var. Mesela hangi siyasi parti kurulurken tüzüğüne yazıyor ki 2 genel seçim. Ben partimi iktidara taşıyamazsam görevi bırakırım. Diğer partilerde defalarca sandığa gidiyorlar, defalarca seçimlere gidiyorlar. Seçimi kaybediyorlar ama görevlerine devam ediyorlar. Biz de öyle değil, biz yazdık çünkü biz Ankara’ya zaman tüketmeye değil hizmet etmeye gidiyoruz. Benim Rabbim bana çok erken yaşta parlamenterlik görevini verdi. TBMM Başkanlık Divanı üyeliği verdi. İlçe Başkanıyım, İl Başkanıyım, Milletvekiliyim, uzun yıllar Belediye Başkanlığı yaptım. Benim rütbe heyecanım yok ama cennet vatanıma hizmet heyecanım var” dedi.

“TÜRKİYE’NİN EN BÜYÜK PETROLÜ YÜZÖLÇÜMÜ”

Gazeteci Emin Aydın’ın tarım ve hayvancılığa Türkiye Değişim Partisi ne vaat ediyor sorusuna Sarıgül, “Türkiye Değişim Partisi tarım ve hayvancılığı bir numara olarak görüyor. Bazen söylüyorlar Türkiye’nin petrolü yok diye. Türkiye’nin petrolü var. Türkiye’nin en büyük petrolü yüzölçümü tarımı, hayvancılığı. Otoyollardan İstanbul’dan İzmir’e kadar geliyoruz, kaç yerde ödeme yapıyoruz. Ödeme yaptığımız zaman da o kadar araç oradan geçmezse de parasını devlet olarak yüklenici firmaya ödüyoruz. Otoyollara taşıt garantisi var da çiftçimizin niye alım garantisi yok? Biz çiftçimizin ektiğine biçtiğine mutlaka alım garantisi vereceğiz. Türkiye Değişim Partisi iktidarında ekilmeyen biçilmeyen arazi kalmayacak. Biraz önce Aydın İktidara Hazırlık Merkezimizde İl Başkanımız Selçuk Başkanın yanına birisi geldi. Dedi ki, lüks arabalardan özel arabalardan ÖTV alınır da traktörden niye alınıyor. Arkadaşlarımı Hollanda’ya gönderdim. Hollanda’da detaylı bir şekilde araştırma yaptılar. Hollanda’nın yüzölçümü Konya kadar. Hollanda’nın tarımdan ve hayvancılıktan ihracatı 210 milyar Euro. Benim cennet vatanımın Konya kadar olan yerden 210 milyar Euro sadece tarım ve hayvancılıktan benim bütün Türkiyemin ihracatı 200 milyar dolara ancak yaklaşabiliyor. Hollanda’nın 710 milyar Euro ihracatı var. O nedenle biz dünyadaki örneklere bakıyoruz” dedi.

“BİZİM HER SORUNA ÇÖZÜMÜMÜZ VAR”

Sarıgül, “Biz Türkiye Değişim Partisi olarak bir işe karşı olmak için karşı olmayız. Ülkemizin hayrına, ülkemizin yararına olan çalışmalar varsa biz buna evet deriz, eksik bırakılanlarda ne varsa çözüm önerilerimiz ile birlikte mutlaka açıklarız. Bizim her soruna çözümümüz var. Biz Atatürk Milliyetçiliğini savunan, inançlara saygılı, laikliği en önde tutan, üretimi destekleyen, esnafımızın, tüccarımızın, sanayicimizin, esnafımızın yanında olan alın teri ve emeğin hakkını veren, evrensel hukuk kurallarına saygı gösteren Türkiye Cumhuriyeti’nin en demokratik partisiyiz” dedi.

“ÖNCE SİYASETİN DİLİNİ DEĞİŞTİRECEĞİZ”

Sarıgül, “Önce siyasetin yapılış şeklini değiştireceğiz. Önce siyasetin dilini değiştireceğiz. Ondan sonra Türkiye’nin 7 bölgesi için de farklı projelerimiz var. O projeleri hayata geçireceğiz. Aydın hakikaten turizm cenneti. Yazın muhteşem bir noktada ama kışın da aynı turizmi yakalayabiliriz. Aydın’ın o kadar önemli boyutları var ki. Bizim coğrafi özelliklerimize göre bizim yetiştirdiğimiz zeytinimizi üzümümüzü incirimizi bir noktaya taşıdığımız zaman şahlanabiliriz. Bugünkü iktidar 20 sene oldu yoruldu, heyecan ve enerjileri bitti. Yenir bir değişime ihtiyaç var. Bunu da sağlayacak olan en güçlü partilerden bir tanesi Türkiye Değişim Partisi olarak biz” ifadesini kullandı.

“OFSAYTI KALDIRACAĞIZ, KALDIRMAMIZ LAZIM”

Sarıgül, “Ben Şişli Gençlerbirliği Spor Kulübü’nü kuranım, sağ bekte oynayanım. Galatasaray’ın 4 sene üst üste şampiyon olduğu dönemde Faruk Süren başkandı ben de o yönetimdeydim. Ben sistemi son derece iyi biliyorum. Aynı zamanda burada Amsterdam’da, Hollanda’da o sistemi inceleyen birisiyim ve gerçekten şu anda üzülüyorum. Şöyle bir şey düşünün, Portekiz’in nüfusu 16 milyon. Türkiye’de 20 milyon lisanslı oyuncu var. Bir Ronaldo çıkıyor Portekiz’e, değeri bugün 300 milyon Euro. Türkiye’deki bütün takımları toplasak bu rakamı bulamıyoruz. Her şey eğitimden geçiyor. Ben bu eğitim sistemini Alman hoca Derwall’dan öğrendim. Bu evlatlarımıza inşallah Türkiye Değişim Partisi olarak 3 yaş ve 9 yaş başlatmamız lazım. 3 yaş ve 9 yaş arasındaki çocuğa futbolda ne verirsek onu alıyor. Ben futbolcu fabrikası kurmak istiyorum. Sahada 11 tane yabancının olmasını ben doğru bulmam. Sahada en fazla 4 tane yabancı olur, diğer çocuklar bizim evlatlarımız olur. Bugün maçta yenilmemizin sebebi şu, aynı zamanda Şenol hocaya da bir sevgisizlik yapılmıştır bunu da asla doğru bulmam. Bizi dünya 3’üncüsü yapan kim? Şenol hoca. Biz Türkiye Değişim Partisi iktidarında Gençlik ve Spor Bakanlığı’nı kuracağız ve buna bir sektör ve endüstri olarak bakacağız. Mesela ofsaytı kaldıracağız, kaldırmamız lazım. Ofsayta her dakika düşebiliriz. Şu anda bile ofsayta düşebiliriz. Ofsayta düşmemek için dikkatli konuşmak lazım. Bu bile doğru bir şey değil direkt konuşmamız lazım. Galip takım bir çizgi yapıyor öbür taraftan birisi geçerse ofsayt oluyor. Yani aktivasyonu aşağı çekiyor biraz” dedi. (ELİF DUMANOĞLU)